Bu süreç, gençlik açısından olası barışçıl çözümün önünü açacak ve ona paralel olarak toplumun demokratik inşasına aktif katılım göstereceği bir süreçtir. Bu da her zamankinden çok örgütlenerek ve ideolojik anlamda kendini donatmakla mümkündür
Şerzan Özgür
Yeni süreçle beraber gençliğin mücadelesi de yeni bir aşamaya geçmiştir. Bu sürecin en aktif öznesi olan gençliğin, öncülük temelinde göstereceği katılım sürecin başarısında belirleyici olacaktır. Bunu bilmek ve gerekleri üzerinde durmak gençlik için bu dönemin temel görevi olmaktadır.
Bu süreç, gençlik açısından olası barışçıl çözümün önünü açacak ve ona paralel olarak toplumun demokratik inşasına aktif katılım göstereceği bir süreçtir. Bu da her zamankinden çok örgütlenerek ve ideolojik anlamda kendini donatmakla mümkündür. Yoksa öyle kuru kuruya Kürt sorununun barışçıl çözümünü savunmakla ve demokratik dönüşümden söz etmekle bir yere varılamaz. Tek cümleyle söylersek, gençlik sözüyle de eylemiyle de bu sürecin merkezinde olmalıdır.
Demokratik toplumun temel inşa gücünün gençlik olduğunu unutmamalıyız. Gençliğin sürece katılımı ve başarısı ise, örgütlülüğüyle orantılı gelişecektir. ‘Ne kadar örgütlüysek o kadar varız’ demeliyiz. Örgütlenmek demek, irade olmak demektir. Toplumlun belirleyici bir kesimi olarak iradeleşmek ve başarmak istiyorsak örgütleneceğiz. Bunun başka yolunun olmadığını bilmek, ikna olmak ve adeta örgütlenme seferberliği başlatmalıyız. Örgütlenmedik yer, örgütlenmedik sokak, örgütlenmedik okul ve işyeri bırakmamalı, her yerde kendine özgü örgütlü yapılarımız olmalı.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın başlattığı süreç, belirtildiği üzere bir sonu değil, mücadele tarihinde yeni bir aşamayı ifade ediyor. Şüphesiz bu sürecin nasıl gelişeceği, başarıya ulaşıp ulaşamayacağı şimdiden bilinemez. Ancak bundan da öte ve daha önemlisi bu sürece istenen katılımı ve katkıyı göstermektir. Bu anlamda bu süreç öyle kendimizi bırakacağımız bir süreç değil, aynı zamanda toparlanma ve her konuda hazırlama sürecidir.
Gençliğin son dönemdeki katılımının genel olarak iyi olduğu belirtilebilir. Kayyım direnişinden üniversitelerdeki örgütlü tepkilere ve son olarak düzenlenen Newroz kutlamalarına kadar ki sürece yaptığı pratik öncülükle ön açıcı olmuştur. Bunu üst aşamalara taşıyarak sürdürmek gerekiyor. Bunun zemini de vardır, doğru değerlendirilmesi durumunda çok güçlü bir çıkış yapılabilir. Bunu görmek ve gereğini yapmak lazım.
Son olarak, bu sene halkımız Newroz’u büyük bir coşkuyla, alanlarda özgürlüğü haykırarak kutladı. Bu yılın Newroz’u son 10 yılın en görkemli Newroz’u olarak tarihe geçti. Yine rahatlıkla denilebilir ki, bu Newroz’a gençlik damgasını vurdu. Gençliğin Newroz’a yüksek coşkuyla katılım göstermesi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çağrısına verilmiş en anlamlı cevap olmuştur.
Newroz ruhuyla mücadeleyi yükseltelim, demokratik toplumun inşasını sağlayalım…