• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
9 Eylül 2025 Salı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Ekoloji

Bilim üssü mü petrol üssü mü?

26 Mayıs 2018 Cumartesi - 20:27
Kategori: Ekoloji, Manşet

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Antarktika’da ‘Bilim üssü kuracağız’ açıklaması tartışmalara yol açtı. 2013’te Ulaştırma Bakanı olan Binali Yıldırım’ın bürokratlarına verdiği talimatta amacın maden, petrol ve doğal gaz yatakları olduğunu söylediği basına yansımıştı

Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, açıkladığı seçim beyannamesinde, “Antarktika’da kuruluş hazırlıklarını başlattığımız Türk Bilim Üssü’nü önümüzdeki yıl faaliyete açıyoruz” açıklamasında bulundu. Erdoğan, “Türkiye’nin Antarktika kıtasına bilim üssü kurması konusu için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nı görevlendirdiği duyurulmuştu. Hiçbir ülkenin tek başına hak sahibi olmadığı iddia edilen ve 53 ülkenin bayrağını diktiği işgal alanlarıyla penguenler soykırıma uğruyor. Antarktika’da; 1961’de yürürlüğe giren, Türkiye’nin de taraf olduğu “Antarktika Antlaşması” ile sadece bilimsel çalışmalara ve araştırma istasyonlarının faaliyet göstermesine izin veriliyor.

Antarktika Antlaşması

Antraktika Antlaşması’yla, ‘yeraltı ve yer üstü kaynakları’ 2048 yılına kadar koruma altında olan Antarktika kıtası için 29 ülke karar verici durumda. Türkiye’nin de içinde bulunduğu 24 ülke ise gözlemci statüsünde. 1961 yılında yapılan anlaşmaya göre, Antarktika kıtasının geleceğinde söz sahibi olmak ve ilgili kararlarda oy hakkı elde edebilmek için kıtada bilimsel araştırmaların yapılması gerekiyor. 1988 yılında anlaşmayı imzalayan ve bu statüyü elde etmek isteyen Türkiye, TÜBİTAK ve İTÜ Kutup Araştırmaları Merkezi, Antarktika kıtasında araştırmalar yapmak için “Türk Üssü” kurulmasına yönelik işbirliği yapıyor.

Penguenler adası üs seçildi

İstanbul Üniversitesi adına 2013 yılı Mayıs ayında bir çalıştay düzenlenmişti. Çalıştayda sunum yapan Prof. Dr. Kemal Başlar, “Antarktika’nın yönetimine dahil olup oy kullanma hakkı elde etmek, seçilecek üssün stratejik yerde olması ve bilimsel araştırma yapma zorunluluğu, dünyanın 17. büyük ekonomisi olmanın gerekleri, küresel bir güç olarak Türkiye ve prestij arayışları, Antarktika maden ve petrol rezervlerinin işletmeye açılma olasılığı’ gibi bir takım açıklamalarda bulunmuştu. Antarktika’da, 29 ülkeye ait 101 yerleşik araştırma üssü var. Yazın kıtadaki toplam araştırmacı sayısı 4 bin 300 kişiyi geçerken, kışın bu sayı bin 100’ün altına düşüyor. Türkiye’nin belirlediği üs bölgesi ise, penguenlerin yaşam alanı.

Üs petrol ve gaz için!

Çalıştayı Türkiye Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk ile birlikte hazırlayan denizci Osman Atasoy, “Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile iki kez görüştük ve bakan bürokratlarına derhal çalışma başlatma talimatı verdi. Asıl amaç, kıtanın altında çok zengin maden, petrol ve doğalgaz yatakları olduğunun ortaya çıkması” diye konuşmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Bilim üssü’ açıklamasının gerçeğin ters yüz edilerek asıl amacın gizlenmesine dönük olduğu anlaşılabiliyor. Kıtada üs kuran tüm ülkelerin başlıca amacının petrol, gaz ve maden olduğu biliniyor.

Dünyanın kaderi buzullara bağlı

Antarktika’da buzullar her geçen gün eriyip okyanus sularına karışıyor. NASA uydularının ölçümlerine göre, geçtiğimiz on yılda her yıl 130 milyar ton buz eridi ve bu erime günden güne hızlanıyor. Yapılan senaryolara göre buzullar tamamen eridiğinde, su seviyesinde olan yoğun nüfuslu bölgeleri sular altında bırakarak ortalama üç metre artması bekleniyor. Harvard jeofizikçilerinden Jerry Mitrovica, Antarktika’nın iklim değişikliğinin sıfır noktası haline geldiğini belirttiğini hatırlamak gerekiyor. Antarktika daha sıcak bir okyanus içerisinde yer aldığı için ısınma dünya ortalamasından daha yüksek. Geçtiğimiz elli yılda 3 santigrat derecelik bir artış görüldü. Britanya Antarktik Araştırmaları’ndan Peter Convey, Robert adındaki adada kalıcı kar ve buzulların hâlâ bulunduğunu fakat artık çok daha az olduklarını söylüyor. Bitki biyoloğu Angelica Casanova, 1995 yılında adaya geldiğinden beri çok fazla değişiklik olduğunu söylüyor. Antarktika’da ısınan su buzu alttan eritmeye başlıyor ve buz eriyip suya karıştığında buzulların üst kısmı da suya düşüyor ve o da erimeye başlıyor. Dünyanın kaderi buzulların erime hızına bağlı.

Penguen nesli tükeniyor

Güney kutbunda yaşayan penguen türleri küresel ısınma yüzünden yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) tarafından yapılan açıklamada, Antarktika’da başlıca dört penguen türünün yaşadığı, iklimin ısınması yüzünden bu hayvanların neslinin tükenme riskinin ortaya çıktığı belirtildi. Dört tür arasındaki “Adelie” penguenlerinin nüfusunun şimdiden yüzde 65 azaldığına işaret edildi. Diğer penguen türlerinin sayısı da yüzde 30 ila 60 arasında azalma yaşandığı belirtildi. Kıtada üs kurmak isteyen ülkelerin politikaları penguenlerin soyunu tüketecek.

EKOLOJİ SERVİSİ

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Açıkhava Festivali’nde Suyun Sesi duyulacak

Sonraki Haber

Eleştiri ve önerilerinizi bekliyoruz

Sonraki Haber

Eleştiri ve önerilerinizi bekliyoruz

SON HABERLER

Zinnar’da yıkılan sadece ağaçlar değil: Kadınların doğa, hafıza ve mekanına müdahale

Zinnar’da yıkılan sadece ağaçlar değil: Kadınların doğa, hafıza ve mekanına müdahale

Yazar: Heval Elçi
9 Eylül 2025

Uruk’tan Besta’ya eko kırım

Uruk’tan Besta’ya eko kırım

Yazar: Aziz Oruç
9 Eylül 2025

Onurlu eşit yurttaşlık

Onurlu eşit yurttaşlık

Yazar: Özge Kar
9 Eylül 2025

Demokratik Entegrasyon: Asimilasyon değil, çözümün anahtarı

Demokratik Entegrasyon: Asimilasyon değil, çözümün anahtarı

Yazar: Bedri Adanır
9 Eylül 2025

Toplumsal barışın temeli: Kadınların öncülüğü

Toplumsal barışın temeli: Kadınların öncülüğü

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
9 Eylül 2025

Rojava: Anadille geleceğe yürüyüş

Rojava: Anadille geleceğe yürüyüş

Yazar: Heval Elçi
9 Eylül 2025

‘Bir de ‘ciddiyet’i denesek?!’

‘Bir de ‘ciddiyet’i denesek?!’

Yazar: Heval Elçi
9 Eylül 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır