• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
7 Ağustos 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Nihat Demir

Bitlis’te beş minarenin yerini HES’ler alıyor

20 Haziran 2025 Cuma - 00:00
Kategori: Nihat Demir, Yazarlar
Köyden kente işçi göçü

Bitlis’in dağlarında yankılanan su sesleri, rüzgârla dans eden ağaçların fısıltısı, balın kokusu, ceviz ağacının gölgesi, yüzyıllardır burada yaşayanların hikâyesidir. Fakat bugün bu sesler, baraj motorlarının uğultusunda boğulmakta; derelerimize, ormanlarımıza ve köylerimize sessizce ölüm taşınmaktadır.

Bitlis, yalnızca taşın toprağın değil, suyun, ağacın ve canlıların ortak evidir. Bugün bu ev, sistematik bir şekilde parçalanıyor. Asimilasyon, zorunlu göç ve kalkınma maskesiyle sürdürülen ekolojik yıkım politikaları, kenti insansızlaştırmakla kalmıyor; doğasını da susturuyor. HES projeleriyle, orman kıyımlarıyla Bitlis adım adım boğuluyor.

Baykan 1 ve 2 HES projeleri, Botan Çayı kolu üzerine kurulmak istenen Hizan HES, Şahin Güzeldere-Ölek Deresi hattında planlanan barajlar… Her biri doğayı sadece teknik bir harita üzerinde değerlendiren anlayışın ürünüdür. Kürtçe isimleri gizlenmiş, yerelin hafızası silinmiş, vadilerin ruhu duyulmaz hale getirilmiş durumda.

Barajların kurulacağı bölgeler, endemik bitki çeşitliliğiyle, şelaleleriyle, su kaynaklarıyla eşsiz doğal alanlardır. O dereler sadece su taşımaz; yüzlerce canlının yaşam alanıdır, köylünün geçim kaynağıdır, arıcılığın, hayvancılığın, tarımın nabzıdır. Barajla birlikte bu yaşam damarları kesilecek; nehirle birlikte umut da akıp gidecektir.

Bitlis’te orman kıyımı artık sıradanlaşmış bir vakadır. Jandarma aracılığıyla Orman Müdürlüğü’ne bildirilen alanlar, “güvenlik” gerekçesiyle ihaleye açılmakta, adeta süpürgeyle temizlenircesine, bir dal dahi kalmadan yok edilmektedir. Kolludere, Simek, Sihe bölgelerinde kesim hâlâ sürüyor. Üstelik kesilen odunlar, Bitlis halkının değil, 18 ilin yakacak ihtiyacını karşılamaktadır. Bu, açıkça kaynak sömürüsüdür. Yoksul bir ilin doğası, başka illerin sobasında kül olmaktadır.

Bu ağaçlar sadece odun değil; aynı zamanda Bitlis’in doğasıdır, nefesidir. Bitlis halkı gölgesini bile kaybederken, emeği başka yerlere peşkeş çekiliyor. Bu kıyım ne ekonomik akla, ne ahlaka, ne de hukuka sığar.

Bugün onaylanma aşamasında olan ya da ÇED raporlarıyla önü açılan birçok HES projesi var. Ancak bu raporlar yalnızca teknik verilerle sınırlı. Hiçbiri, orada su içen bir ceylanı, arıcının kovansız kalışını, köylünün topraksız kalışını anlatmıyor.

Şahin Güzeldere, Ilıcak, Aşağıbalcılar, Çeltikli köylerini kapsayan proje, yalnızca evleri değil, bir kültürü sular altında bırakacak. Sulak alanların yok olması, akarsu rejiminin değişmesi demek; iklimin bozulması, toprak veriminin düşmesi, geri dönüşü olmayan kayıplar demek.

Bugün bu projelere onay veren, ihaleye giren, bu inşaatlarda çalışan herkes bilmelidir ki: Bu projeler yalnızca doğayı değil, insanı da yıkıma sürüklüyor. Bu bir kalkınma değil, çöküştür. Suyun yolunu betonla kesmek, doğaya yapılan en büyük ihanettir.

Vicdan sahibi hiçbir yurttaşın bu projelerde yer almaması gerekir. Teknik değil etik bir duruştur bu. Her sözleşmenin altında yalnızca imza değil, binlerce canlının vebali olacaktır.

Bugün Bitlis’in vadilerini, ağaçlarını, sularını savunmak; çocuklarımızın nefes hakkını, arının balını, köylünün emeğini savunmaktır. Bu sadece çevrecilerin, ekolojistlerin ya da aktivistlerin meselesi değil; her vicdan sahibi insanın meselesidir.

Bitlis yerel halkı başta olmak üzere, herkesin bu sessiz felakete dur demesi gerekiyor. Çünkü yarın geç olabilir. O dereler kuruduğunda, o ormanlar yok olduğunda, sadece bir doğa kaybı değil; bir halkın, bir kültürün ve bir tarihin de yitimi olacaktır.

Sessizliğimiz bir çığlığa dönüşmeden, gelin başımızı iki elimizin arasına alıp düşünelim…

Bitlis’in o eşsiz güzelliklerini, serin sularını, yemyeşil doğasını, göğe uzanan ağaçlarını gözümüzün önüne getirelim.

Sahip olduklarımızın kıymetini bilelim.

Bu güzellikler için mücadele edelim.

Çünkü bir gün, “vah vah!” diyerek dizlerimize vursak da, bu derenin, bu toprağın, bu doğanın güzellikleri bir daha asla geri gelmeyecek…

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Bakur’da Demokratik Konfederalizmin gerilimi: İçsel dinamikler, devlet stratejisi ve yeniden inşa imkânı

Sonraki Haber

‘Vatan savunması’ ve Üçüncü Yol

Sonraki Haber
Bir milyon dolarlık füze ve kriz

‘Vatan savunması’ ve Üçüncü Yol

SON HABERLER

TBB Başkanı: 15 hukuk fakültesi mezuniyet belgesinde sahtecilik tespit edildi

TBB Başkanı: 15 hukuk fakültesi mezuniyet belgesinde sahtecilik tespit edildi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Ağustos 2025

Xan El Şêx’de mayın patlaması: Anne ve iki çocuğu yaşamını yitirdi

Xan El Şêx’de mayın patlaması: Anne ve iki çocuğu yaşamını yitirdi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Ağustos 2025

Aydın’da bir kadın katledildi

Aydın’da bir kadın katledildi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Ağustos 2025

Komisyonun ilk toplantısı 5 Ağustos’ta

DEM Parti ‘sahte diploma’ için Meclis araştırması istedi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Ağustos 2025

Barış Anneleri: Sayın Abdullah Öcalan ile görüşmek istiyoruz

Barış Anneleri: Sayın Abdullah Öcalan ile görüşmek istiyoruz

Yazar: Yeni Yaşam
7 Ağustos 2025

Çocuk ‘işçi’ Süleyman Keskin iş cinayetinde hayatını kaybetti

Çocuk ‘işçi’ Süleyman Keskin iş cinayetinde hayatını kaybetti

Yazar: Yeni Yaşam
7 Ağustos 2025

Özel’e saldıran Tengioğlu için tutukluğuna devam kararı

Özel’e saldıran Tengioğlu için tutukluğuna devam kararı

Yazar: Yeni Yaşam
7 Ağustos 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır