• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
8 Kasım 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Kültür

Bu bir aşk hikayesi değil

21 Haziran 2019 Cuma - 00:50
Kategori: Kültür, Manşet

Bu yıl 15 Haziran’da başlayan Dokumentarist 12. Belgesel Günleri kapsamında gösterilen ‘Aşk Yegânedir’ (Love is Unique) güçlü bir kadının yaşama ve sevme isteği ile mücadelesi hakkındaki hayat dolu bir film. Dona Alva, Brezilya’da palmiye ve muz ağaçları ile çevrili bir köyde yaşayan 80 yaşında bir kadın. 14 yaşında aşık olmadığı bir adamla evlenmek zorunda kalıyor. Hikayenin geri kalan kısmını kayda alan Hollandalı yönetmen Marina Meijer’den dinleyelim.

Hollanda’da başlayan ve Brezilya’ya uzanan belgesel yolculuğundan bahsedebilir misin bize?

Benim için belgesel sinema duygusal bir alana tanıklık etmektir. Öncelikle kendime soru sorarak başlıyorum. Ondan sonra kendimden uzaklaşıp farklı olanın peşine düşüyorum. Ama aynı zamanda bende olan duyguları içinde barındıran, ilişki kurabileceğim insanları arıyorum. Film akademisinde okurken, hayatımda çok değişiklik oldu. On yıldır devam eden bir ilişkin vardı, bu sırada erkek arkadaşımdan ayrıldım. O süreçte çevremdeki herkes aşk ve sevgi hakkında bana öğütler veriyordu. Çok uzun yıllar önce Brazilya’da bir köyde kalmıştım. O köyün kalp şeklinde olan dağları beni çok etkilemişti. Bütün bu yaşadıklarımdan ve insanlardan uzaklaşmak istedim. Aslında kalbime doğru yola çıktım diyebilirim ve küçük bir kamera yanıma alarak o köye gittim. Köye ilk vardığım gece 80 yaşındaki Dona Alva ile tanıştım. Benden yaşça çok büyük olmasına rağmen kendimi görüyordum onda. Köy halkı ona maço diyor. Alva’da tam o sıralar eşini kaybediyor ve bekar bir kadın. Duygusal anlamda ikimizde yalnızız. 14 yaşında evlenmiş. Bir taraftan kocası, babası, oğulları diğer taraftan kilise. Sürekli onun yaşamını etkileyen, yönlendiren birileri olmuş. Alva’nın evliliği bir aşk hikayesi değil öncelikle onu belirteyim. Alva eşini kaybedince özgürleşmiş. Hayatında ilk defa genç birine aşık oluyor. Bu hikayenin aynı zamanda politik bir yanı da var. Biliyorsunuz Brazilya’nın yeni seçilen aşırı sağcı başbakanı Jair Bolsonaro kendisinden 27 yaş küçük olan Michell Bolsanaro ile evli. Ve bu çok doğal karşılanıyor orada. Alva’da kendisinden 40 yaş küçük bir erkeğe aşık olmuş. Köyde yaşayan herkes tuhaf karşılıyor ve olumlu bakmıyorlar bu duruma. Orada da erkek istediği yaşta bir kadınla evlenebilir ama bir kadın aşık olamaz, evlenemez düşüncesi hakim. Bir taraftan bunu işlemek istedim. Bu Alva’nın aşk hikayesi değil, tam tersi onun yaşama olan sevgisi ve aşka dair inancı.

Dona Alva ile görüşüyor musunuz?

Alva’nın telefonu yok. Ama gelini üzerinden sürekli iletişim halindeyiz. Eylül’de Brezilya’ya gidip filmi izleteceğim ona.

Sizi ve Dona Alva’yı ortaklaştıran duygu sevgi miydi?

iAşk ve sevgiyi izliyorsunuz belgeselde. Ama asıl aradığım şey bir kadının özgürlüğüydü. Kendi ayakları üzerinde duran, kimseye muhtaç olmayan bir kadın. Hem güzel hem çirkin. Bir taraftan da maço. Oturuşu, duruşu sert olan bir kadın. Ben kendi kendime yetiyorum özgüveni. Bir taraftan makyajını yapıp, aşk ve sevgiye ihtiyaç duyması. Bunu kendimde de görüyorum. Bir taraftan kendi yaşamım olsun, ben seçiyim istiyorum. Bir taraftan da yaşamımda birisi olsun beraber ortada buluşalım istiyorum.

Bu özgürlük arayışın ne kadar devam edecek?

Sanırım kendi durumumu Alva’nınkiyle kıyasladığımda ben daha şanslıyım diyebilirim. Ama bir kadın olarak Hollanda’da yaşıyor olsam da, bazen kendimi bir kafese kapatılmış gibi hissediyorum. Orada da halen bir erkek ve kadın arasında tamamen eşitlik yok maalesef.

Neğşirvan Güner / İSTANBUL

 

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Acının sıradanlaşması ya da yargılı infaz-Ragıp Zarakolu

Sonraki Haber

İstanbul’da Osmanlı oyunları-Kenan Kırkaya

Sonraki Haber

İstanbul’da Osmanlı oyunları-Kenan Kırkaya

SON HABERLER

ABD, Şara’ya yönelik yaptırımları kaldırdı

ABD, Şara’ya yönelik yaptırımları kaldırdı

Yazar: Yeni Yaşam
8 Kasım 2025

Süreç ve HDK davasında adalet arayışı

New York, Mamdani ve halkın zaferi

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

Bir kadının kavgaları: İnsan mağdur olmaktan sıkılır

Bir kadının kavgaları: İnsan mağdur olmaktan sıkılır

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

45 yıllık darbe rejimine mahkûm muyuz?

2026 bütçesinde emekçiler

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

DEM Parti MYK toplandı

Ankara çözümü savrulmamalı

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

Hikmet Kıvılcımlı ve strateji sorunu

Kapitalizmin başkenti New York’da deprem

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
8 Kasım 2025

Plastik gezegeninde tüketim artıyor, doğa boğuluyor

Plastik gezegeninde tüketim artıyor, doğa boğuluyor

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır