DBP Eşbaşkanı Keskin Bayındır, milyonların aktığı Newroz alanlarının verdiği mesajları gazetemize değerlendirdi
Hüseyin Kalkan
Halk bir kez daha 2022 Newrozu’nda ‘Sayın Öcalan’a özgürlük’ mesajını çok net ve çok güçlü bir şekilde verdi. İstisnasız hem Türkiye’de hem Kürdistan’daki tüm Newrozlara damgasını vuran temel talep ‘Sayın Öcalan’ın özgürlüğü’ oldu. Aynı zamanda Kürt sorununun çözümünde de Öcalan’ın kilit rolüne vurgu yapıldı
Çok net mesajlar verildi alanlardan. Kürdistan’da yürütülen savaş politikalarına karşı Kürt halkının, Kürt siyaseti yanında durma kararlığını gösterdi. Kürt halkının 2015’ten beri özellikle ‘Çöktürme Planı’ kapsamında yürütülen savaş politikalarına karşı duruşunu ortaya koydu. Bu duruş, AKP-MHP iktidarının saldırılarının boşa çıkarıldığını gösterdi
Halk şunu ortaya koydu: Çözüm, bir restorasyon seçeneğini ortaya koyan Millet İttifakı’nda değil. 2023 seçimlerine giderken Kürt siyaseti, sol-sosyalist güçler sürecin dışında tutulmak isteniyor. Ama Türkiye’nin kaderini Kürt siyaseti ve sol-sosyalist güçlerin ortak mücadelesi belirleyecektir. 2022 Newrozu bunu bir kere daha ortaya koymuştur
Kürtler için direnişin ve dirilişin sembolü olan Newroz hiçbir zaman birbirinin tekrarı olmadı. 1990’ların serhildanlarına dönen Newrozlarından 2000’li yılların Newrozlarına her dönemin mesajı kendini alanlarda ortaya koydu. 2000’lerde barışa ve çözüme işaret eden Newroz kutlamalarının ardından 2013 ve 2015 Diyarbakır Newrozlarında PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın milyonlara okunan mesajları döneme ve kutlamalara damga vurduğu gibi fikirleri itibariyle de Öcalan her Newroz bir kez daha çözümün adresi olduğunu kanıtladı.
Meydanlar tek ses
AKP iktidarının tüm saldırı ve provokasyon girişimlerine karşı bu 72 merkezde “Dem dema serkeftinê ye (Şimdi kazanma zamanı)” şiarıyla gerçekleştirilen 2022 yılı Newrozu da hem katılımı hem de içerdiği mesajları itibariyle döneme damga vuran Newrozlardan oldu. İstanbul’dan Ağrı’ya kadar ve yüz binlerin aktıdığı Diyarbakır Newrozu’nda bu yıl göze çarpan en temel talep “Öcalan’a özgürlük” olurken, “Be serok jiyan na be” sloganı ise her alanda yankılandı. Yine ulusal birlik ve seçim tartışmalarının yoğunlaştığı bir süreçte meydanlarda halklar ittifakı da bir kez daha dile gelen taleplerden oldu.
Biz de 2022 Newroz meydanlarının ne mesaj verdiğini Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır’a sorduk. 2022 Newrozu’nun “Öcalan’a Özgürlük” Newrozu olduğunu belirten Bayındır, Newroz’la ilgili olarak ayrıca ulusal birlik, demokrasi ittifakı ve 3. Yol’a vurgu yaptı.
Milyonların aktığı 2022 Newroz meydanlarından kuşkusuz birçok mesaj verildi. Ancak en çok göze çarpan özellikle PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve ona uygulanan tecride dair öfke oldu. Newroz meydanları bu açıdan ne dedi?
15 Mart’ta Beytüşşebap’ta başlayıp bütün engellemelere rağmen bir milyona yakın insanın toplandığı Amed’de çok net gördük ki temel talep Sayın Öcalan’ın özgürlüğüdür. İstisnasız hem Türkiye’de hem Kürdistan’daki tüm Newrozlara damgasını vuran temel talep Sayın Öcalan’ın özgürlüğü oldu. Aynı zamanda Kürt sorununun çözümünde Öcalan’ın kilit rolüne yapılan vurguydu.
Meydanları dolduran yüz binler bir çözüm olacaksa onun Sayın Öcalan öncülüğünde olacağını bir kez daha kanıtladı. Yine iktidarın tüm saldırılarına rağmen Kürt halkının Sayın Öcalan’dan haber almak için ısrarı da bir kez daha meydanlara damga vurdu. Sayın Öcalan her konuşmasında barışa vurgu yapan, çözüme katkı sunan bir lider ve iktidar asıl bu gücünden korkuyor. Ve uygulanan tecrit de bunun göstergesi ama meydanlar gösterdi ki artık sadece sesini duymak ya da mesajları almak yeterli değil, fiziki özgürlüğü de artık gerekli. Ve bunun için mücadele edileceği de bir kez meydanlarda ortaya çıktı. Bu açıdan 2022 Newrozu tam olarak milyonlar için Öcalan Newrozu oldu diyebiliriz.
Newroz meydanlarında öne çıkan ya da okumamız gereken diğer mesajlar neydi?
Çok net mesajlar verildi alanlardan. Kürdistan’da yürütülen savaş politikalarına karşı Kürt halkının, Kürt siyaseti yanında durma kararlığını gösterdi. Kürt halkının 2015’ten beri özellikle “Çöktürme Planı” kapsamında yürütülen savaş ve asimilasyon politikalarına karşı duruşunu ortaya koydu. Bu duruş, AKP-MHP iktidarının saldırılarının boşa çıkarıldığını gösterdi. Tam anlamıyla bütün baskı, engellemelere rağmen gördük ki AKP-MHP iktidarı Kürdistan’da ve Türkiye’de bütün varlığını, meşruiyetini ve gücünü yitirmiş durumda. Kürt halkına geri adım attırmak için çıktıkları bu yolda, geri adım atan Kürtler değil AKP-MHP iktidarı oldu. 2022 Newrozu bunu bize açıkça gösterdi.
Bir diğer faktör olarak, özellikle şunun üzerinde durmak lazım: Türkiye’de Kürt halkının ve sol-sosyalist güçlerin ortak ve birleşik mücadele ettiklerinde nasıl büyük bir gücü ortaya çıkardıklarını Newroz alanında bir kere daha gördük. Türkiye devrimci güçlerinin hem alanlara hem de hazırlık süreçlerine katılımı çok önemliydi ve tarihi bir momenti gösterdi. Türkiye’de faşizme karşı ortak mücadele temelinin 2022 Newrozu’nda atıldığını ifade etmek isterim.
Bölge kentlerinde Kürtlerin kazanımlarına yönelik saldırılara karşı özellikle ulusal birlik mesajları çok sık dile geldi. Meydanlar bu açıdan nasıl bir mesaj verdi.
Kürtlerin yüzyılı olarak nitelenen bu yüzyılda Kürtlerin parçalı bir görüntü vermeleri düşünülemezdi. Toplumsal, siyasal ve kültürel şartların Kürtler lehine geliştiği böyle bir dönemde birlik kaçınılmazdır. Halk bunu alanlarda ortaya koyduğu taleplerle gösterdi.
Kürt ulusal birliğinin önündeki en büyük engel yine AKP-MHP iktidarının dört parça Kürdistan’da yürüttüğü siyasettir. Tabii özellikle KDP’nin bu politikaya teşne olması, bu politikanın küçük ortağı haline gelmesine Kürt halkı ciddi bir tepki gösteriyor. Koşulların olgunlaştığı böylesine bir dönemde Kürt halkının hem özgürlük hem statü sorunu yaşadığı ve bu sorunları çözme imkanına kavuştuğu böylesi bir dönemde buna engel olan güçlere tepki gösterdiği bir dönemdeyiz. Bu Newroz aynı zamanda bunun da Newroz’udur. Ulusal birlik Newroz’udur. Milyonlar bu Newroz’da Sayın Öcalan’ın ulusal birliği sağlamadaki rolüne dikkat çekti. Ulusal birlik mimarlığını daha önce Sayın Öcalan, Ulusal Kongre fikriyatı ile yapmıştı. Gelinen aşamada yeni gelişmeler bağlamında fikriyatın tekrar ortaya konması bu anlamı ile önemli.
Bir yandan da yoğun bir seçim süreci tartışması yürütülüyor. İttifak arayışları söz konusu. Bir yandan toplum AKP-MHP, diğer yandan Millet İttifakı denilen CHP-İYİP-DEVA gibi 6 partinin bir araya geldiği bir cendereye sıkıştırılmak isteniyor. Buna karşı HDP’nin öncülüğünü yaptığı, yine Öcalan’ın fikri ile ortaya konan 3. Yol tezi ile bir araya gelen geniş bir muhalefet var. Ve geçtiğimiz günlerde bu amaçla birçok kez toplanıp bir koordinasyon da kurdular. 2022 Newroz kutlamalarının özellikle Türkiye kentlerinde bu kadar kitlesel geçmesinin hem bu tablo hem de seçim açısından önemi nedir sizce?
Halk kendi siyasetine, kendi partilerine ve kendi kurumlarına sahip çıkmıştır, 7 yıldır halkın üzerine ölü toprağı serpmek istiyorlar. Bütün kurumları ve siyasetçileri işlevsiz hale getirmek istiyorlar. Bunu başaramadıklarını gördük.
Evet, bir seçim atmosferine girmiş bulunmaktayız. Bu katılım, bu mücadele azmi sadece Kürdistan’da değil bütün Türkiye’de seçim atmosferini olumlu anlamda etkileyecektir. Halk şunu ortaya koydu: Çözüm, bir restorasyon seçeneğini ortaya koyan Millet İttifakı’nda değil. 2023 seçimlerine giderken Kürt siyaseti, sol-sosyalist güçler sürecin dışında tutulmak isteniyor. Ama Türkiye’nin kaderini Kürt siyaseti ve sol-sosyalist güçlerin ortak mücadelesi belirleyecektir. 2022 Newrozu bunu bir kere daha ortaya koymuştur. Türkiye’nin sorunlarını ne Cumhur İttifakı ne de Millet İttifakı çözebilir. Türkiye’nin sorunlarını çözümü demokrasi ittifakıdır. Bunun öncülüğünü Üçüncü Yol – Üçüncü Çizgi olarak ifade ettiğimiz HDP’nin kendisi yapıyor. HDP’ye yönelik baskılara, saldırılara karşı halkın çok büyük bir sahiplenme göstermesi bunun kanıtıdır. Bu güç, bu katılım Türkiye siyasetinde HDP’yi kilit bir pozisyona getirdi. Aynı zamanda kapalı kapılar ardında ittifak oluşturmak isteyenlerin hesaplarını da boş çıkaracaktır.