DEDAŞ, Derik ve Kızıltepe’de onlarca mahalleyi elektriksiz bıraktı. Kesinti nedeniyle elektriğe bağlı suları da kesilen mahalle sakinleri, duruma tepki göstererek ‘Böyle giderse hastalık çıkacak’ dedi
Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ), hükümetten gelen “normalleşme” açıklamalarından sonra Mardin’in Derik ve Kızıltepe ilçelerine bağlı 40’ı aşkın kırsal mahallenin elektriğini kesti. 4 gün önce yaşanan kesintiye ise, “çiftçilerin su kuyularının elektrik borçları” gerekçe gösterildi. Kesintilerin merkez trafolardan yapılması nedeniyle, borcu bulunmayan hanelerin de elektrikleri kesilmiş oldu. Yine, mahallelere su pompalayan Mardin Büyükşehir Belediyesi’nin su pompaları da çalışmaz hale geldi. Bu nedenle mahalle sakinleri hem elektriksiz hem de susuz kaldı. Ayrıca, mahalle sakinlerinin binbir zorlukla ektiği ekinler de susuz kaldı.
Mahalle sakinleri tepkili
Kesintinin yaşandığı Kuyulu (Selmê) kırsal mahallesi sakinleri, yaşananlara tepki göstererek, DEDAŞ’ın kesintilerinin “bıkkınlık” yarattığını ifade etti. Mahalle sakinlerinden Ömer Süren, hanelerin sulama kuyuları ile alakaları olmadığını belirterek, “Kuyuların sularını kesmelerine kimse bir şey demiyor. Bizim kuyularla alakamız yok. Gelsinler kimin elektriğini keseceklerse biz de yardımcı olalım kendilerine. Kuyular başka, köy başka” dedi. Elektrik kesintisi nedeniyle buzluktaki gıda maddelerinin de bozulduğunu belirten Süren, kesintinin son bulmasını istedi.
Mahalle Muhtarı Mehmet Hanefi Arda, daha önce şebeke suyu içtiklerini, ancak büyükşehir olduktan sonra belediyeye bağlandıklarını hatırlattı. Bu nedenle belediyenin deposundan mahallelerine su verildiğini aktaran Arda, elektrik kesintileri ile birlikte belediyenin pompalarının da çalışmadığını kaydetti. Ramazan ayı ve koronavirüs salgını döneminde temizlik yapabilecek suları olmadığını belirten Arda, “Hayatımda ilk defa böyle bir şey görüyorum. Devlet yok mu bu soruna bir çözüm bulsun. Biz her defasında basın üzerinden mi sorunu çözmeye çalışacağız” diye sordu.
‘DEDAŞ ne yapmaya çalışıyor’
Mahalle sakinlerinden Şehmuz Demirel, Türkiye’nin her yerinde elektrik faturalarının 3 ay ertelendiğini hatırlatarak, “Bu haksız uygulama sadece bölgemizde, Mardin’de uygulanıyor. Teller kesiliyor. Elektrikler kesiliyor. DEDAŞ ne yapmaya çalışıyor? Neden Türkiye’nin başka yerlerinde yapılmıyor? Niye bölgemizde yapılıyor? Hastalar var. İhtiyarlar var. Böyle giderse salgın hastalıklar baş göstermeye başlar. Yarın öbür gün vermedikleri elektriğin parasını da isteyecekler” şeklinde konuştu.
Borçlarını ödediklerini ancak buna rağmen elektriklerinin kesildiğini paylaşan Ahmet Taşkıran, “Ne yapalım devlet yok burada” tepkisinde bulundu.
‘Hepsi mahvoldu’
Mahalle sakini ve çiftçi Hasan Taşkıran ise, elektrik faturalarını ödeyen çiftçilerin de elektriklerinin kesildiğine işaret ederek, ekinlerinin kurumaya başladığını söyledi. Taşkıran, eline aldığı buğday başaklarını göstererek, “Banka borçlarımız var. Tohum borcumuz var. Ekinler olmazsa ne yapacağız? Yönümüzü İzmir’e de çevirsek İstanbul’a da çevirsek çıkamayız bu işin içinden. Yapacak bir şeyimiz de yok” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
Ekinlerinin hepsinin yanmaya başladığını belirten Taşkıran, “Hepsi mahvoldu. Gözümüz yaşarıyor artık bu halde gördükçe. Bu DEDAŞ’a bir şey diyecek kimse yok mu? Köylerin suyunu kesti, kuyuların suyunu kesti. Millet namaz kılamaz hale geldi. Bu Ramazan ayında dudaklarımız kurudu. Nereye gideceğimizi bilmiyoruz. Savcılığa gidiyoruz, DEDAŞ olduğu zaman ‘kapatın’ diyorlar. Valiliğe gitsek aynı, Kaymakamlığa gitsek aynı. Daha dün elektrik telleri koptu bin 500 dönüm arazi yandı. Evimizi yaktılar. Yönümüzü nereye verelim? Ne fabrikamız var ne bir şey. Bir hakkımız yok, her hak DEDAŞ’ın hakkı” ifadelerini kullandı.
Evindeki ampuller patlayan, çamaşır makinesi, televizyon ve dondurucusu bozulan Sultan Akkaş da, DEDAŞ’ın kesintisi sonrası düzensiz enerji vermesi nedeniyle evde kullanacak eşyasının kalmadığını ifade etti.
Kaynak: MA / Ahmet Kanbal
