• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
12 Eylül 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Demirtaş ve muhalefet

15 Eylül 2020 Salı - 00:13
Kategori: Yazarlar

Bir iki hafta önce cezaevinden gönderdiği iki yazıda Türkiye’de bir demokrasi ittifakının nasıl oluşturulabileceğinin ilke ve yöntemlerini ortaya koyan Selahattin Demirtaş’ın adı etrafında dönen tartışmalar yine siyasi gündemin en önemli maddelerinden biri oldu.

Muhalefet çevrelerinde de, iktidar medyasında da durum aynı. Demirtaş’ın önerileri iki tarafı da zorluyor.

HDP ile siyasetin kilit gücü haline gelmiş olan Kürt siyaseti, muhalefeti de iktidarı da ne olduğunu açıkça ortaya koymaya itiyor. Eğer ülkede bir demokrasi ittifakı ya da seçim birliği oluşacaksa Demirtaş’ın önerilerine yönelik tavırları muhalefet için bir turnusol olacaktır.

İktidar Selahattin Demirtaş’ı ve genel olarak HDP’li vekil ve yerel yöneticileri tutukladığından beri nasıl yanlış bir hamle yaptığının farkında olmalı.

Bu hamle dünya ve Türkiye kamuoyunda vicdanları sızlatırken, Selahattin Demirtaş ve parti arkadaşlarının politik gücünü de azaltmadı. Özellikle seçim dönemlerinde Türkiye toplumu, Edirne’deki hücresinden Demirtaş’ın hangi mesajları göndereceğine dikkat kesiliyor.

Bu yüzden de iktidar medyası her zamanki taktiklerine başvuruyor. Önce Demirtaş’ın partisiyle sorunları olduğu ya da yeni bir parti kuracağı yönünde dedikodular üretilip yayılıyor. Ancak geleneksel Türkiye siyasetinin kariyerist hastalıklarından ve hırslarından sıyrılmış Kürt siyasetini tanımayanların aldanabileceği bu dedikodular yalanlandığında da, bu defa itibar suikasti yoluna sapıyor iktidar medyası.

Mahkeme heyetlerinin bile kullanmaktan vazgeçtiği asılsız suçlamalarla Demirtaş’ın toplum nezdindeki prestijine saldırıya geçiliyor.

Bu defa da iktidarın her iki taktiği de işe yaramadı.

Demirtaş, önce eşi Başak Demirtaş’la görüşmesinde HDP’ye bağlılığını net olarak ifade etmişti, daha sonra geçen Pazar kendisini cezaevinde ziyaret eden HDP Eşbaşkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar’a da şöyle demiş: “Ben siyaseti, hayatı bu partide öğrendim. Bu partide mücadele ettim, büyüdüm, yürüdüm. Dolayısıyla benim partim dışında herhangi bir mecrada, HDP dışında herhangi bir arayışta adımın geçmesi beni üzer, hatta öfkelendirir.”

Demirtaş, cezaevinden bu mesajları gönderirken, itibar suikastini gazetecilik kisvesi altında deneyen iktidar çevrelerine de en iyi cevabı hukukçular ve demokratik kamuoyu verdi.

Selahattin Demirtaş’ın cezaevinden yazdığı yazılar ve verdiği röportajlar sadece iktidarı değil ortalıkta demokratlık maskesi ile dolaşan kimi siyasetçileri de ne olduklarını ortaya koymaya zorluyor.

Meral Akşener’in Demirtaş’ın bir ifadesine verdiği karşılık ve kullandığı ‘kan davası’ lafı onun nasıl kolayca ırkçılığa kayabileceğini gösterdi.

Türkiye muhalefeti bu ırkçı ve ulusalcı saplantılarından kurtulmadan bu ülke için demokrasi umudu olamaz.

Kürt siyaseti, HDP ve Demirtaş’ın önerileri, Türkiye’de bir demokrasi ittifakının kurulmasında kilit rolde bir konumun yanı sıra böyle bir ittifakın yol göstericisi olma işlevini de edinmiştir artık. Kürt siyaseti bu siyasi konum ve işlevi onlarca yıldır süren ve ağır bedel ödediği bir mücadelede edinmiştir.

Bu yüzden eğer Türkiye’de bir demokrasi ittifakı kurulacaksa, muhalefetin önce bu mücadeleyi ve Kürt toplumunun demokrasi ve barış taleplerini anlaması gerekiyor.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Doktor Mustafa Salğın hayatını kaybetti

Sonraki Haber

KDP-MHP ortaklığı neye dayanıyor?

Sonraki Haber

KDP-MHP ortaklığı neye dayanıyor?

SON HABERLER

İspanyol STK’lerden Avrupa Konseyi’ne Abdullah Öcalan için ‘umut hakkı’ çağrısı

İspanyol STK’lerden Avrupa Konseyi’ne Abdullah Öcalan için ‘umut hakkı’ çağrısı

Yazar: Yeni Yaşam
12 Eylül 2025

Komünal örgütlenmenin ana aktörü yerel yönetimler

Komünal örgütlenmenin ana aktörü yerel yönetimler

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

Doğa haykırıyor: Yarın geç!

Doğa haykırıyor: Yarın geç!

Yazar: Heval Elçi
12 Eylül 2025

Eski sözcük

Eski sözcük

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

Savaş siyasi olarak örgütlenmiş kolektif cinayettir

Savaş siyasi olarak örgütlenmiş kolektif cinayettir

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
12 Eylül 2025

Dêrsim’de eğitim hakkı sözde mi?

Dêrsim’de eğitim hakkı sözde mi?

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

Ortadoğu dönüşürken iktidar hâlâ 20. yüzyılda mı?

Ortadoğu dönüşürken iktidar hâlâ 20. yüzyılda mı?

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır