Dêrazor’da çocuk yaşta evlilik ve berdellere karşı mücadele eden Zenubya Kadın Topluluğu’ndan Haya El-Ahmed, ‘Sanki kızlar insan değil de ticaret konusuymuş gibi yaklaşılıyor’ dedi
Dêrazor Kantonu kırsalında çocuk yaşta evlendirmelerden berdele zorla evlilikler devam ediyor. Çoğu zaman genç kadınlar rızaları sorulmadan evlendirilirken bazen de ‘bir akrabaları için’ evlenmeleri engelleniyor. Kısaca kadınlar bir pazarlık konusu haline getiriliyor.
Evlilik kararları erkeklerin kurduğu meclislerde alınıyor. Nikâhlar “bedle”, “diye” ya da “hiyar” gibi geleneksel uygulamaların bir parçası olarak ilan ediliyor. Demokratik Özerk Yönetim’in çıkardığı Aile Kanunu, evlilik yaşını yükselten ve ihlallere ceza getiren düzenlemeler ile Zenubya Kadın Topluluğu’nun yürüttüğü farkındalık kampanyalarına rağmen, Dêrazor toplumu yeterince karşılık vermiyor. Değişim isteyen aileler ve genç kadınlar ise büyük toplumsal baskı ve dışlanma tehdidiyle karşı karşıya.
‘Ne istediği sorulmaz’
‘Dêrazor’dan Subha El-Hemed, trajik durumu şöyle anlatıyor:
“Bir kadının fikri yok. ‘Kısmeti geldi’ denildiğinde mesele biter, evlenmek zorunda kalır. Kimse ona ne istediğini sormaz. Katlanır, sabreder. Sorunlar başladığında ise ona ‘sabret, bu senin kaderin’ derler.”
Subha El-Hemed, akrabalarıyla zorla evlendirilen veya “berdel” evliliklerine zorlanan kızların hikâyelerini paylaşıyor. Burada evlilik, insani duygular ve haklarla ilgisiz bir takasa dönüşüyor.
‘Berdel’ evliliği
En tehlikeli geleneksel evlilik biçimlerinden biri “berdel” olarak görülüyor. Bir genç kadın, karşılığında başka bir genç kadın; bu şekilde adeta takas yapılarak evlendirmeler gerçekleştiriliyor. Bu evliliklerin kaderleri de birbirine bağlanıyor yani evliliklerden biri sonlanırsa, diğeri de sonlandırılıyor. Subha El-Hemed, bu uygulamayı “Ben sana kızımı verdim, sen de bana kızını ya da kız kardeşini oğluma ver. Eğer işler istediğimiz gibi gitmezse, kızınızı size geri veririz deniliyor” sözleri ile özetliyor.
‘İnsan değil ticaret konusu gibi’
Zenubya Kadın Topluluğu Uzlaşma Komitesi yöneticilerinden Haya El-Ahmed, çocuk evliliklerine dikkat çekerek, “Elbette küçük kız hayatı bilmez, evliliği bilmez, haklarını bilmez. Birçok kız ailesine perişan, kaybolmuş ya da boşanmış halde dönüyor” diyor. Berdel evliliklerinde de bir boşanmanın diğerini zorunlu kıldığını dile getiren Haya El-Ahmed, “Biri boşandıysa diğeri de boşanmalı. Erkek ‘kız kardeşim boşandı, neden sizin kızınız hala yanımda’ diyor. Sanki kızlar insan değil de ticaret konusuymuş gibi.”
Kız çocukları evliliği
Bölgede çokça görülen bir diğer uygulama da küçük yaşta kızların yaşlı erkeklerle evlendirilmesi. Haya El-Ahmed, bu durumla ilgili olarak şunları söylüyor: “14–15 yaşındaki bir kız çocuğunu, 60–70 yaşındaki bir adama veriyorlar. Çocuk sanıyor ki oyun oynayacak, beyaz elbise giyecek, sevinecek… Oysa ömrü boyunca sürecek bir çileye başlıyor.”
‘Çalışmaların sonuçları umut veriyor’
Haya El-Ahmed, farkındalık çalışmalarının somut sonuçlar doğurmaya başladığını söyleyerek “Çocuk evliliğinin tehlikelerini anlattık, çok konuştuk. Vakalar azalmaya başladı. Artık önümüze aynı sayıda berdel ya da çocuk evliliği dosyası gelmiyor” diyor.
Zenubya Kadın Topluluğu zorla evlilik, ayrımcılık ve dışlanmaya karşı toplumda farkındalık yaratmayı amaçlayan kampanyalar yürütüyor. Ailelerle yapılan açık diyaloglar, saha etkinlikleri, raporlar ve kampanyalar sayesinde toplumun çocuk evliliğine bakışını değiştirmeye çalışıyorlar.
Kaynak: NûJINHA