• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
25 Aralık 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Devlet, muhtar, siyaset – III-Adnan Çelik

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
7 Nisan 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Muhtarlık seçimi özellikle 1990’lı yıllarda köyleri yakılıp yıkılarak zorla yerinden edilen Kürtlerin yerleştiği ilçe ve kentlerdeki mahallelerde de günden güne önemli bir rekabet alanı haline geldi. Aynı geniş aile, aşiret veya köyden insanların genelde ilçe veya şehrin aynı veya yakın mahallesine yerleşerek hayatta kalma yolunu dayanışma ağlarını koruyarak sağlamaya çalışması; zamanla köylülük, aşiretçilik veya hemşerilik temelinde bir ortaklığın kentsel ölçeklerde de gelişmesine vesile oldu. Fakat bu defa ortaklık sadece birincil aile bağlarına dayalı asabiyet ilişkileri temelinde kurulmadı, buna bir siyasal dava etrafında kurulan daha geniş ve soyut bir kimlik ortaklığı da eklemlendi. Yani bir yandan kırsaldan taşınan asabiyet örüntüleri etrafında kurulan ortaklıklar öte yandan kentsel mekânda bu kısıtlı asabiyet bağlarının ötesine geçen yeni siyasallaşma formlarının oluşturduğu dava temelli bir politik ethos da gelişti.

Aslında hem Kürt yerleşim bölgelerindeki köy, ilçe ve şehirlerde hem de Türkiye’nin batısında Kürt nüfusunun toplaştığı bazı kentsel mahallelerde bu asabiyet örüntüleri ile siyasal kimlik mensubiyeti arasındaki ilişkinin özellikle muhtarlık seçimlerinde ne gibi ittifak ve çatışma zeminleri ortaya çıkardığına odaklanacak ciddi etnografik saha araştırmalarına ihtiyacımız olduğu açık. Özellikle Türkiye’nin batısındaki kentlerde bu asabiyet-dava ikilisine eklemlenen etnisite, din/mezhep ve yer yer sınıfsal aidiyet gibi değişkenleri de düşündüğümüzde meselenin daha da karmaşıklaştığı aşikâr. Elimizde buna dair yeterince saha bilgisi olmadığı için şimdilik Kürt bölgesindeki ilçe ve kentlere dair gözlemlerimizle yetinelim.

31 Mart Mahalli İdare Seçimleri’nin kesinleşmeyen sonuçlarına bakıldığında Kürt kentleri için en dikkat çeken noktalardan birisi Belediye Başkanlığı ile İl Genel Meclisi sonuçları arasındaki kısmi farktır. Bu farkın tek bir nedeni yok elbette. Adayların profili, yereldeki mikro çatışma dinamikleri, ‘tayin edilmiş seçmen’ vb. birçok faktörden bahsedilebilir. Fakat kişisel gözlemlerim ve seçim çalışmalarında aktif olarak yer almış birçok kişi ile yaptığımız sohbetlerden hareketle diyebilirim ki bu farkın önemli belirleyenlerinden birisi de muhtarlık seçimleridir.

Birçok tanıklık bu farkın bir yandan devletin yereldeki bürokratik uzantıları üzerinden desteklenen muhtarların kendi seçmenlerini hükümet partisine yönlendirmeleri, bir yandan da muhtara asabiyet bağları ile bağlı olanlar ile hükümet partisi lehine siyaset yapanlar arasındaki birtakım ittifaklara dayandığını göstermektedir. Örneğin A köyü veya mahallesindeki bir muhtar adayı o mahallede kendisine yakın seçmenleri bir siyasi parti adayına oy vermeye, o siyasi partiye yakın seçmen de o muhtar adayına oy verme temelinde ittifaklar geliştirebilmektedir. İlk etapta bunun sadece iktidar partisi için değil diğer siyasi partiler için de geçerli olabileceği söylenebilir fakat kaynakların yeniden bölüşümünü esas olarak tekelinde tutan merkezi iktidarın altyapısal kapasitesi, bu ilişkinin kurulma biçimindeki tartışmasız merkeziliğini göstermeye yeter. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, İŞKUR, taşımalı eğitim, güvenlik korucusu alımı vb. birçok yeniden dağıtım mekanizması üzerinden merkezi iktidara yakın ve onun himayesinde çalışma yürüten bazı muhtarların seçimlerde ciddi avantajlar elde ettiğini görüyoruz.

Fakat bütün bu içerme çabalarına rağmen birçok yerde bu bölüşüm ilişkilerinin dışında duran ve siyaseten de merkezi iktidara muhalif muhtarların seçimi kazanması gerçeği bize hem asabiyet ilişkilerinin sınırlarını hem de kendini siyasi bir dava temelinde örgütleyen seçmenlerin ciddi düzeydeki çokluğunu da gösteriyor. Muhtarlık seçimlerinde özellikle ilçeler düzeyinde bir yandan köy ve aşiret aidiyetinin seçmenin tercihi üzerinde önemli bir belirleyen olduğunu fakat bir yandan da bu aidiyetlerin ötesine geçen, muhtar adayını bile siyasi kimliği üzerinden tercih eden bir seçmen profilinin oluştuğunu görüyoruz. Her ne kadar yer yer asabiyet ilişkilerinin siyasi parti kimliğinin önüne geçtiği örneklerle karşılaşsak da genel olarak muhtar tercihi ile siyasi parti adayının tercihi arasında doğrusal bir ilişkinin kurulduğunu söylemek mümkün.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

‘Asgari ücreti reel olarak artıramadık ama biraz sabır üst gelirli ülkeler grubuna girmek üzereyiz’ (!)

Yazar: Heval Elçi
25 Aralık 2025

Siyasal iktidarın, 10 milyona yakın (kayıtlı ve kayıtsız) asgari ücretli işçi ve bakmakla yükümlü oldukları aileleri açlık sınırının altında bir...

Açlık bir yazgı değil adaletsizlik

Yazar: Heval Elçi
25 Aralık 2025

Memura emekliye, emekçiye yapılacak zamlar konuşuluyor. Sanki derde deva olacak, insanların alım gücü artacakmış gibi algı yaratılıyor. Hükümet ve kimi...

Yeni yıl ve beklentiler için mücadele

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
25 Aralık 2025

Yeni bir yılı daha karşılıyoruz. Her yeni yıl için yeni umutlar ve yeni dileklerde bulunuyoruz. Yıl sonunda bir yılın muhasebesini...

2026 için beklentiler

Yazar: Aziz Oruç
25 Aralık 2025

Her yılın sonunda yeni bir yılın başlangıcında insanlar umut içinde isteklerini talep ederler. Yeni sene için de özlemini duyduğumuz konuları...

Kimse kendini kandırmasın: asgari ücrete gerçekte zam yapılmadı!

Yazar: Heval Elçi
24 Aralık 2025

2026 yılında geçerli olacak asgari ücret; Hükümet ve işveren sendikası tarafından tek taraflı olarak 28,075 TL olarak belirlenerek 10 milyona...

Paradigmanın iki temel ayağı 

Yazar: Bedri Adanır
24 Aralık 2025

Sayın Öcalan’ın bütüncül hukuk, barış hukuku ve demokratik entegrasyon kavramları; tek tek alındığında değil, ortaya koyduğu paradigmanın bütünü içinde okunduğunda...

Sonraki Haber

İktidar nefsiyle mücadele kazanılmışsa-Ayşe Gökkan

SON HABERLER

Derik’te Mazlum Alas için kurulan taziyeye ziyaret

Yazar: Yeni Yaşam
25 Aralık 2025

Libya heyetinden başsavcılığa ziyaret

Yazar: Yeni Yaşam
25 Aralık 2025

İran’da Kürt yurttaş hakkında idam cezası kararı

Yazar: Yeni Yaşam
25 Aralık 2025

Nihal Ay’ın taziyesine kitlesel ziyaret

Yazar: Yeni Yaşam
25 Aralık 2025

Barış Terkoğlu gözaltına alındı

Yazar: Yeni Yaşam
25 Aralık 2025

Pêrtag Belediyesi’nden GES için 350 dönüm arazi tahsisi

Yazar: Heval Elçi
25 Aralık 2025

Mazlum Ebdî: Özerk Yönetim ile Şam yönetimi arasında ortak anlayışa varılmıştır

Yazar: Heval Elçi
25 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır