Halep’in Şêxmeqsûd mahallesinde SZK tarafından meclis ve kurumlar için başlatılan eğitim devrelerinde her 4 ayda bir 150 kişi Kürt dili eğitimi görüyor
Kürt Dil Kurumu (SZK), Kuzey ve Doğu Suriye’de Halep’in Şêxmeqsûd mahallesinde yürüttüğü faaliyetlerle Kürt dili ve kültürünü koruma ve geliştirme çalışmalarını sürdürüyor.
Kürtçenin korunması ve geliştirilmesine yönelik çalışmalar, ilk olarak 19 Temmuz 2012 Devrimi’yle başladı. Özerk Yönetim sisteminin hayat bulduğu her yerde olduğu gibi Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê mahallelerinde de anadiller için çalışmalar yürütüldü. Bu kapsamda SZK de Kürt diline geliştirme ve yeni nesillere aktarma çalışmalarını eğitim faaliyetleriyle yerine getirdi.
Üç kademede Kürtçe eğitimi
SZK yetkilileri, Kürtçe eğitiminde 3 ayrı seviyede eğitim verdiklerini, her seviyede 15 ila 20 kişilik gruplara 4 aylık eğitim devreleri oluşturduklarını belirtti. Bu eğitimlerde anne babalar da yer alıyor, üniversite öğrencileri de.
ANHA’dan Nesrîn Şêxo’ ya konuşan SZK üyesi Zozan Dehar eğitim gruplarını oluştururken yaş faktörüne değil, dildeki seviyeye baktıklarını söyledi. Dehar, “Bazen zorlukları olsa da herkesin bir şekilde anadilinin ayrıntılarını öğreneceğine inanıyoruz. Maalesef önceki nesiller Kürtçe okuma yazmadan mahrum kalmıştı. Bugün görevimiz, bu yaşananlardan dolayı dilimizi yok olmaktan kurtarmak ve geliştirmektir” dedi.
Eğitim programlarının okuma-yazmanın temel kurallarından gramer ve üst seviye dil kullanımına kadar devam ettiğini kaydeden Dehar, neredeyse her gün bir ya da 2 saatlik dersler olduğunu, öğrencilerin dil seviyelerine göre derslerin günde 4 saate çıkabildiğini ifade etti.
Eğitim görenler ise anadillerinde okuma ve yazmadan mahrum kaldıkları için gördükleri eğitiminin kendileri için bir fırsat olduğunu belirtiyor. Birinci seviye Kürtçe derslerinde yer alan Mihemed Bekir, Kürtçe eğitimi için şunları söylüyor: “Bu, önemli bir imkan. Dilimiz kültürümüzdür. Biz gençlerin öncelikli amacı anadilimizi iyi bir şekilde öğrenmek olmalı.”
Kürt Halk Lideri Abdullah Öcalan’da ‘Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü’ adlı savunmasında dilin önemine ilişkin şunları belirtiyor:
“Dilin kendisi bir toplumun kazandığı zihniyet, ahlâk, estetik, duygu ve düşüncenin toplumsal birikimidir; anlam ve duygunun bilince çıkmış, ifadeye kavuşmuş kimliksel ve ansal varoluşudur. Dile kavuşan toplum, yaşamın güçlü gerekçesine sahip olmuş demektir.”
HALEP