Açlık grevindeki çocukları için Ankara’da olan anneler, kurum kurum gezerek taleplerini iletti. Annelerin ziyaret ettiği yazar Baskın Oran, ‘Ben bu rejimin sorumluları arasında olmak istemezdim’ dedi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Hakların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle başlattığı açlık grevi eylemi 7. ayında devam ederken, yetkililerin ve kamuoyunun duyarsızlığına karşı 30 tutuklu eylemlerini bir üst aşama olan ölüm orucuna dönüştürdü. Çocukları devam eden tecride karşı bedenlerini yatırırken, anneler de çocuklarını yaşatmak için Gebze, Bakırköy, Urfa, Mardin, Batman, Dersim ve Ankara’da Meclis’te eylemini sürdürüyor. Tüm saldırı ve gözaltına rağmen eylemlerinden vazgeçmeyen anneler, çocuklarının talebinin karşılanmasını istiyor.
Sağlıkçılara görev düşüyor
Ankara’da HDP Genel Merkezi’ne eylemlerini taşıyan anneler, dün 11. günü de geride bıraktı. Tüm gün kurum kurum gezen annelerin ilk durağı, Genel İş Sendikası oldu. Anneler burada taleplerini ve yaptıkları eylemlere dair bilgilendirmelerde bulundu. Genel İş’ten ayrılan anneler akabinde Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Merkezi’ni ziyaret etti. Anneler, SES Eşbaşkanları İbrahim Kara ve Gönül Erden tarafından karşılandı. Cezaevlerinde çocuklarının yaşadıkları hak ihlallerini ve sağlık durumlarına dair konuşan anneler, açlık grevleri bittikten sonra sağlık örgütleri olarak üzerlerine büyük görevler düştüğünü söyledi. Annelerle bir araya gelen SES Eşbaşkanı Erden, “Bu ülkenin bu anlamda kötü bir tarihi var. Bir diyalog zemini kurulması, konuşulması ve daha kötüye gitmeden olumlu bir şekilde sonuçlanması için sözümüzü söyledik. ‘Tecrit işkencedir, tecrit sağlıksızlıktır, tecrit insana aykırı bir durumdur’ dedik. Bunu yıllardır söyledik. Bugün de söylüyoruz” dedi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Merkezi’ne geçen anneler, TTB Merkez Konsey Başkanı Sinan Adıyaman ve Merkez Konsey Üyesi Selma Güngör tarafından karşılandı. Annelerle bir araya gelen Adıyaman, deneyimlerinden oluşan bilgileri tüm kurumlarla paylaştıklarını ve Sağlık Bakanlığı’ndan yeniden randevu talep ettiklerini belirtti. Güngör ise “Açlık grevlerini bitmesi durumunda cezaevlerindeki hekimlere broşür yolladık. Hem cezaevleri hem de doktorlar ilk müdahalenin nasıl olması gerektiğine dair rehberlere sahip” dedi. Sağlık örgütleri ardından anneler Düşünce İçin Özgürlük üyelerini İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi’nde ziyaret etti. Aralarında yazarımız Fikret Başkaya ve Baskın Oran’ın da bulunduğu heyet annelerin taleplerini dinledi. Kalbinin annelerle olduğunu söylen Başkaya, “Haklı davayı destekliyoruz, desteklemeye devam edeceğiz. Umuyorum en kısa sürede bir gelişme olacaktır” dedi.
Bu bir kimlik sorunudur
Açlık grevlerini başından beri izlediğini söyleyen yazar Baskın Oran da, açlık grevlerinde en çok etkilendiği durumun, Diyarbakır’da annelerin iftar sofrası orucunu bir bardak suyla açarak, “Çocuklarımız açken biz daha fazla oruç bozamayız” demeleri olduğunu söyledi. Bu sözün rejimin suratına vurulmuş en büyük şamar olduğunu kaydeden Oran, “Ben bu rejimin sorumluları arasında olmak istemezdim. Kürtler, Kürt olarak bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak yaşamaktan başka bir şey istemiyor. Bu, bir kimlik sorunudur. Bu kadar basit bir şeyi vermemek, bırakın Kürtlere memlekete ve devlete zarardır” diye ekledi.İktidarın tutumunu da eleştiren Oran, “Biz o çocukları canlı almak istiyoruz” dedi. Annelerin 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği oldu.
AKP Sözcüsü: Engel yok
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Genel Merkezi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken basın toplantısı düzenledi. Toplantıda teşkilatlarının genel durumlarıyla ilgili değerlendirme yanı sıra Meclis gündemine gelecek konuların da görüşüleceğini söyledi. Önceki gün PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlarının İmralı’ya gitmesine ilişkin de konuşan AKP’li Çelik, “Bu tip görüşmeler mutlaka gündeme bağlanmaya çalışılır. Her dönemde bu tip tartışmalar yaşandı” dedi. Şimdiye kadar görüşmeye izin verilmemesine ilişkin de konuşan Çelik, “Görüşmeleri engelleyen bir yargı kararı vardı, yakın zamanda kalktı. Hukuki engel kalkınca bu görüşmenin önünde bir engel kalmadı” diye konuştu.
Açlık grevleri 7. ayında
Leyla Güven’in başlattığı açlık grevi eylemi 198. gününde. Güven’in hemen ardından 66 cezaevinde 300’ün üzerinde tutuklu 159 gündür eylemini sürdürürken, 1 Mart’ta tüm cezaevlerinde binlerce tutuklu da açlık grevine başladı. Şimdiye kadar 7’si tutuklu 8 kişi tecridi protesto etmek amacıyla yaşamına son verdi. Hükümetin adım atmaması üzerine aylardır açlık grevinde olan 15 tutuklunun 30 Nisan’da başlattığı ölüm orucu eylemi devam ederken 10 Nisan’da 15 tutuklu daha ölüm orucuna başladı. Yine Irak Federe Kürdistan Bölgesi’ne bağlı Süleymaniye’de bulunan Mervan Memduh Özdemir’de 11 gün önce başlattığı ölüm orucu eylemini sürdürüyor. Eylemler Güven ve tutuklularla sınırlı kalmayarak dünyanın birçok yerine yayıldı. Irak Federe Kürdistan Bölgesi’ne bağlı Hewler’de bulunan Nasır Yağız aynı taleplerle 185. gündür açlık grevi eylemini sürdürüyor. Yine Fransa’nın Strasbourg kentinde aralarında siyasetçi ve gazetecilerinde olduğu 14 kişinin ve Birleşik Krallık Bölgesi’ne Bağlı Galler’de İmam Şiş’in eylemi ise 158 gündür devam ediyor.
HABER MERKEZİ