• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
31 Aralık 2025 Çarşamba
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Ekoloji

Doğamıza zarar vermekten vazgeçin

27 Eylül 2020 Pazar - 14:54
Kategori: Ekoloji

MAGEP’in Hakkari’nin 5 bölgesinde maden ruhsatı için ihale başlatmasına Hakkarililer tepkili

Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAGEP), Hakkari merkez, Yüksekova ve Derecik ilçelerinde bulunan 5 bölgede maden ruhsatı için bir süre önce ihale süreci başlattı. Yüksekova’daki Cilo Sat Gölleri ve Korgan köyü, Derecik’teki Govend Dağı ile kent merkezine bağlı Ördekli (Kotranis) köyü vadisi ve Nebirnav Yaylası’nın maden bölgesine çevrilmek istenmesine karşı tepkiler de devam ediyor. Yüksekova’da yaşayan Yıldız Akdoğan, Öznur Evin ve Gülçin Karabürk, Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Hamza Gündüz’e konuştu.

Kentin en güzel alanlarından birinin de Sat Gölleri olduğunu vurgulayan Yıldız Akdoğan, kadınlar olarak kentin doğal güzelliklerinin maden şirketlerine kurban edilmemesi gerektiğini söyledi. Yıllardır bölgede yapılan güvenlik yolları nedeniyle doğanın tahrip edildiğini ifade eden Akdoğan, bu bölgelerin bilinçli bir şekilde tahrip edildiğini dile getirdi. Maden aramasıyla Kürt halkının değerlerinin de yok edilmeye çalışıldığını belirten Akdoğan, “Bu tarihi yerlere zarar verilmesi bizim canımızı acıtıyor. Sadece bölgemiz değil, Karadeniz’de de Ege’de de bir yer tahrip edildiğinde yüreğimiz acıyor. Bölgemizin güzelliklerini tahrip etmekten ve doğamıza zarar vermekten artık vazgeçin. Çocuklarımızın bu doğa için hayalleri var. Bu mirasın böyle birkaç şirkete peşkeş çekilmesini kabul etmiyoruz” dedi.

Maden çalışmasıyla bölgenin en güzel doğasının katledileceğini ifade eden Öznur Evin, bununla birlikte ekolojik dengenin de bozulacağı ve artık bu alanların yaşam alanı olmaktan çıkacağını hatırlattı. Doğanın hiçbir şekilde ekonomik bir rant haline getirilmemesi gerektiğini sözlerine ekleyen Evin, doğanın tahrip edilmesinin insanlık için ağır sonuçlarının olacağını dile getirdi. Aldıkları bu mirası aynı şekilde çocuklarına bırakmak istediklerini belirten Evin, şöyle devam etti: “Gelecek nesillere daha güzel ve anlamlı bir dünya bırakmak zorundayız. Bunun yanı sıra doğanın kendi içinde barındırdığı binlerce tür hayvan var. Bu canlıların yaşam alanları yok edilmemeli. Hayat bir bütün olarak birbiri ile bağlantılıdır. Bir tarafı yok ettiğinizde diğer alanlar da etkilenir. Biz insanlar bu zincirin sadece bir halkasıyız. Bu yüzden her tarafa müdahale etme hakkımız yoktur ve olmamalı. Biz kadınlar olarak ekolojinin korunması gerektiğini savunuyoruz. Kürt halkının tarihinde çok önemli yerlere sahip olan bu alanların tahrip edilmesi derhal durdurulsun.”

Cennet gibi

Bölge doğasının yıllardır güvenlik yolu adı altında zaten tahrip edildiğini anımsatan Gülçin Karabürk, maden arama izni ile geri kalan yerlerin de artık yok edileceğini vurguladı. Halkın en büyük varlığı olan yayla, mera ve doğaların yok edilmesine karşı olduklarını belirten Karabürk, şunları söyledi: “Bu yayla ve meralar olmazsa bu bölge halkı nasıl yaşayacak? Nasıl hayvancılık yapacak? Burada iki şirket kâr edecek, peki ya halkımız? Oradaki canlılar ve bölgede yaşayan köylüler nasıl yaşayacak? Bizler yıllarca o bölgelere çıktık ve aylarca o yaylalarda kalırdık. Sat Gölleri’ne çıktığımızda kendimizi cennete gitmiş gibi hissederdik. Yollar yoktu, katır ve atlarla giderdik. Şimdi bu güzellikler yok ediliyor. Bu güzelliklerin çocuklarımıza kalmasını istiyoruz. Bizler gençliğimizde bu güzellikleri gördük, evlatlarımızın da görmesini istiyoruz.”

HAKKARİ

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Eleştirmenlerden tam not

Sonraki Haber

Helikopterden atılan Şiban hafıza sorunu yaşıyor

Sonraki Haber

Helikopterden atılan Şiban hafıza sorunu yaşıyor

SON HABERLER

Kürt’ün yegâne talebi, iktidar sözcülerinin yeni söylemi

Yazar: Bedri Adanır
31 Aralık 2025

DAİŞ, Türkiye ve Kürtler

Yazar: Aziz Oruç
31 Aralık 2025

Toplumsal apoptozis: Sosyalist mücadele ile erkek egemenliğini öldürmek

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
31 Aralık 2025

Doğu Akdeniz: Enerji hatlarından hegemonya düğümlerine

Yazar: Heval Elçi
31 Aralık 2025

Merkezsiz Ortadoğu’da yeni bir merkez arayışı

Yazar: Heval Elçi
31 Aralık 2025

Türkiye dış politikasının iflası

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
31 Aralık 2025

Ortadoğu’da yeni haritalar oluşuyor

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
31 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır