• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
12 Kasım 2025 Çarşamba
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Dünya Barış Günü’nde yeniden barış hakkı

31 Ağustos 2018 Cuma - 23:11
Kategori: Yazarlar

Hem içeride hem de dışarıda savaşın yoğun bir şekilde sürdüğü bir ortamda barıştan ve demokratik siyasal çözümden söz etmek iyice zorlaştı. Tek tipleşme, otoriterleşme, savaş çığırtkanlığı, egemen ulus ve devlet şovenizminden kaynaklı ulusal, sınıfsal, cinsel, etnik, kültürel ve inançsal farklılıkların ve Kürt sorununun inkârı öyle bir düzeye ulaştı ki, egemenler artık barış ve çözüm talebini duymak bile istemiyor.

Her şeye karşın, barış, demokrasi, eşitlik, adalet ve özgürlük talebini dün olduğu gibi bugün de dillendiren, Cumartesi Anneleri’nden Barış Anneleri’ne, insan hak ve özgürlük savunucularından özgürlükçü hukukçulara, bağımsız ve özgür basın emekçilerinden devrimci ve demokrat aydınlara, sendikalardan demokratik kitle örgütlerine kadar geniş bir kesimin kararlı duruşu var. Ağır bedeller ödeyerek de olsa barış hakkını savunanların mücadelesi devam ediyor. İnsan haklarını kullanabilmenin ön koşulu olan barış hakkı, en temel insan hakkıdır.

Barış hakkı, herkesin barış içinde ve şiddetten korunarak yaşama hakkına sahip olmasıdır. Barış hakkı, belli bir toplumsal kesime ya da gruba yöneltilmiş nefreti yayan, körükleyen, teşvik eden ya da meşrulaştıran tüm ifade biçimlerinin ve savaş kışkırtıcılığı, militarizm, antisemitizm, ırkçılık ve yabancı düşmanlığının önlenmesi demektir. Barış hakkı, farklı kültürel kimliklerin karşılıklı tanınma ilişkisi çerçevesinde, eşit hak, adalet ve onur ilkesi uyarınca birlikte barış içinde yaşanmasını savunmaktır. Bir ülkedeki siyasal rejimin karakteri, insan hak ve özgürlüklerinin geçerliliği ile yakından ilişkilidir.

Otoriter ve totaliter rejimlerde demokratik hak ve özgürlükler keyfi olarak sınırlanıyor. Ağır baskı ve terör koşullarına mahkûm edilen toplumun çeşitli yöntemlerle yönlendirilmesi sistematik bir hal alıyor. Demokratik hak ve özgürlüklere, etnik, kültürel ve inançsal farklılıklara ilişkin çok sayıda uluslararası anlaşmalardan doğan yükümlülükler yerine getirilmiyor. Bu bağlamda Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 12 Kasım 1984 tarihli 39/41 sayılı kararına konu olan, “Halkların Barış Hakkına Dair Bildiri” sinin 1.maddesinde, “Gezegenimizde yaşayan halkların kutsal barış hakları bulunduğunu ilan eder” denilmesine karşın, bu karar Türkiye dâhil BM üyesi birçok ülkede geçerli olmuyor. BM tarafından “kutsal barış hakkı” olarak nitelenen barış hakkı, insan hakları belgeleri esas alındığında yaşam hakkının, işkence yasağının, gözaltında kaybetmelerin, yargısız infazların, faili meçhullerin, soykırımların olmamasını isteme hakkıdır.

Her türlü ayrımcılığın, yani ırk, dil, din, etnik, cinsiyet, engellilik, cinsiyet kimliği, cinsel yönelimi, sosyal statünün ortadan kaldırılması, sosyal ve ekonomik hakların tüm bireyler ve halklar için tanınması ve yaşama geçirilmesini talep etme hakkıdır. Savaş ortamının yarattığı anti demokratik uygulamalar, ulusal, sınıfsal, cinsel, etnik, kültürel ve dinsel dayatmalar ortadan kaldırılmadan bu haklara ulaşmak ve bir barış ortamı yaratmak mümkün olmuyor. Savaşın olduğu her yerde bir barış sorunu ve talebi vardır.

Savaş durumunun sonucu olan barış hali, sürmekte olan bir savaşı durdurmak ve kalıcı bir barış anlaşması yapmaktır. Barış hali genel olarak savaşın karşıtı bir uzlaşma durumudur. Barış için eşit, özgür ve demokratik bir ortam gerekiyor, yani demokrasisiz bir barış kurulamıyor. Savaşın durması ve bir daha tekrarlanmaması, savaşa neden olan sorunların çözümlenmesiyle mümkün olabilir. Romalı senatör ve tarihçi Cornelius, “Kötü bir barış, savaştan daha berbattır” sözüyle bize iyi bir barışın önemini anlatır. Barış, demokrasi, eşitlik, özgürlük, hak, hukuk ve adalet istemek her adımda yeni bir bedel ödemeyi gerektiriyor. Barış isteyen, barıştan ve demokratik çözümden yana olan herkes, “aslolan barıştır” şiarıyla barış cephesini genişletmeye çalışmalı; somut gelişmelere cepheden karşı çıkışlar ve sekter tutumlar yerine, barışın ve çözümün derinleştirilmesi için somut öneriler ve tavırlar geliştirmeli. Barışın özgün dili ve üslubuyla halklarımıza barışın ve demokratik çözümün neler getirebileceğini anlatmalı. Adil ve kalıcı bir barışın, barışa inanan, eşitlik, özgürlük, demokrasi ve adalet isteyen gerçek barış savaşçılarının çabaları ile geleceği unutulmamalı.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Kamu (sermaye) yararı

Sonraki Haber

‘Unutmak yok’

Sonraki Haber

‘Unutmak yok’

SON HABERLER

Natacha Deriemaeker: Kadın dayanışması güç veriyor

Natacha Deriemaeker: Kadın dayanışması güç veriyor

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Kasım 2025

Türkiye Suriye’de demografik değişim ve yeni üsler hedefliyor

Türkiye Suriye’de demografik değişim ve yeni üsler hedefliyor

Yazar: Heval Elçi
12 Kasım 2025

Tahliyeye üçüncü engel: Devlet samimi ise tutsakları bıraksın

Tahliyeye üçüncü engel: Devlet samimi ise tutsakları bıraksın

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
12 Kasım 2025

Uyuşturucu her yerde: Sorunu çözmek için beraber çalışmalıyız

Uyuşturucu her yerde: Sorunu çözmek için beraber çalışmalıyız

Yazar: Heval Elçi
12 Kasım 2025

Şiddete karşı mücadele eden iki kadın: Yaşadıklarımız kader değil

Şiddete karşı mücadele eden iki kadın: Yaşadıklarımız kader değil

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Kasım 2025

FARC üyelerine saldırı: 25 ölü

FARC üyelerine saldırı: 25 ölü

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
12 Kasım 2025

Bulancak’ta maden tehdidi: Mücadelemiz yaşamımızı kurtarma mücadelesi

Bulancak’ta maden tehdidi: Mücadelemiz yaşamımızı kurtarma mücadelesi

Yazar: Heval Elçi
12 Kasım 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır