• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
15 Temmuz 2025 Salı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Gündem Güncel

Duruşma salonunu terk eden 39 avukata beraat

7 Şubat 2019 Perşembe - 10:00
Kategori: Güncel

Kürt siyasetçilerin yargılandığı KCK ana davasında salonu terk ettikleri için “görevi kötüye kullanmak”tan haklarında dava açılan Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın ile birlikte 41 avukattan 39’u beraat etti, savunması alınmayan 2 avukatın dosyasının ayrılmasına karar verdi

KCK ana davasında duruşma salonunu izinsiz terk etmek suretiyle “görevlerini kötüye kullanmak” suçlamasıyla Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın ile birlikte 41 avukat hakkında her biri için ayrı ayrı 6 ay ile 2 yıl arasında değişen hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması Diyarbakır 12. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuksuz avukatlar ve müdafileri katıldı. Batman ve Ankara borusuna kayıtlı avukatlar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden bağlandı. Duruşmayı çeşitli barolardan avukatlar da yakından takip etti.

Terk edilen salon

Duruşma, avukatların terk etmeleri nedeniyle suçlamaya konu olan KCK ana davasının görülmesi için özel olarak yapılan duruşma salonunda görüldü. Yoğun katılım nedeniyle katılımcıların tamamı salona sığmadı. Sanık ve müdafilerinin yoklamasıyla başlayan duruşmada, zaman zaman mahkeme heyeti ve avukatlar arasında usul tartışması yaşandı.

‘Sicil numarasına gerek var’

Duruşmaya tüm müdafi olarak sicil numarasını yazdırmak isteyen İstanbul Barosu’ndan bir avukata mahkeme başkanı, “Sicil numarasına gerek yok” dedi. Söz konusu avukat, “Gerek var, çünkü İstanbul’da duruşmada sahte avukat yakaladık. Sonra beraat ettirdiler” demesi gülüşmelere neden oldu. Mahkeme başkanının, “Diyarbakır Barosu’ndaki avukatlar bir birini tanıyor, sahte avukat varsa lütfen bildirin” demesi ikinci defa gülüşmelere neden oldu.

Derhal beraat talebi

Avukatlar müvekkillerinin derhal beraatına karar verilmesi gerektiğini belirterek, buna ilişkin ulusal, uluslararası hukuk ile Havana Kuralları’na atıfta bulundu. İddia makamı, derhal beraat kararının istisnai hallerde verilebileceğini belirterek, derhal beraat kararının reddine karar verilmesini talep etti.

Duruşmaya ara veren mahkeme heyeti, aldığı ara kararda derhal beraat talebinin reddine karar verdi.

Derhal beraat kararının reddinin ardından duruşmada yargılanan avukatlar ve avukatları savunma yaptı.

‘Tarih boyunca avukatlara bedel ödetilmiş’

Duruşmada ilk olarak söz alan İstanbul Barosu üyesi avukat Ömer Kavili, meslektaşlarının üzerlerinde cübbe varken şu an cübbesiz oturduklarına dikkat çekti. Kavili, “Avukatlara tarih boyunca bedel ödetilmiş ve avukatlar bedel ödemiştir. Söylenmesi gereken şeylerden asla geri durmamışlardır. İddianameyi eğri bozuk hazırlayanlar, hukuka aykırı delilleri çuvallara doldurup tarihi bir görev üstlenmişlerdir. Gerçek anlamıyla bağımsızlık kelimesinin sadece avukatlara ait olduğunu göstermiştir. Müvekkillerin mantığa ve aykırılıklara karşı sözlerini dinlemeyen düşman ceza hukuku ile hareket eden yargı avukatları cezalandırmaya çalışıyor. O gün, o salonda yerinizde oturanlar kanunun kendilerine dokunmayacağını ve hesabının sorulmayacağı gafleti içindeydiler. İşte onları, bu hayalden kurtarmaya çalışan meslektaşlarım müvekkillerini kurtarmak amacıyla duruşmadaki hukuksuzluğu görmüş ve meşruluğunu yitiren yargılamaya itiraz hakkını kullanmak için bağımsız bir savunma geliştirmişlerdir. Elindeki kanunu okuyup anlamayan okuyup anlıyor gibi yapan ve ona rağmen böyle davranıyor ise vahim ve acınacak durumdadır. Bu yargılamayı yapanlar makam sureti ile yaptığı işe meşruluk kazandırmaya çalışmış. Müvekkillerin görevi kötüye kullanmaktan yargılandığı söyleniyor. Bunun için işlenen suçtan zarar oluşması gerekiyor ama ortada suç teşkil edecek bir durum yok. Beraat yönünde hüküm verilmesini talep ediyorum. Bu Artvin, Muğla, İzmir ve İstanbul’daki mahkemelere de örnek olsun diye beraat istiyorum” dedi.

‘İddia sahipleri içeride’

Davada yargılanan Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın ise savunmasında, “Öncelikle beraber bu salonda savunma yaptığımız Muhterem Süren, Önder Üngür ve Tahir Elçi’yi yad ediyorum. Olayın nasıl gerçekleştiğini anlatırsam; davaya dönüşen meselelerden biri o dönem müvekkillerimizin duruşma salonunda bulunması için gidip mahkeme ile resmen pazarlık yaptık. Toplu getirmesini söyledik ama mahkeme heyeti üçer dörder gruplar halinde getireceklerini söyledi. Biz kabul etmedik, bazı müvekkillerimizin hem savunması hem de kimlik tespiti yapılmamıştı. Mahkeme, ‘Sanıkların duruşma salonunu terk ederek duruşma düzenini bozduğunu’ iddia etti. Bunu iddia edenler devlet düzenini bozmaktan içerdeler. Hakkımızda ihbarda bulunan hakim savcıların çoğu cezaevindedir. Tam beş yıl oldu soruşturmanın başlaması. Mahkeme heyeti vefat eden avukat Emrullah Engin Akyürek hakkında da dosya hazırlamıştı, bakanlık düzeltti. Aynı savcı dosyada iki fezleke göndermiş. Fezleke numaraları farklı, niye böyle olmuş onu da anlamadım. Yine yazmış, yine yinelemiş anlamadım” diye konuştu.

‘Ortada suç yok’

Beraat kararı verilmesi gerektiğini belirten Aydın, “Yargılanmamıza neden olan duruşma tutanağının altında hiç bir katip ve başkanın imzası yok. Aslında olmayan bir tutanak var. Hiç bir hakimin, üyenin, imzası yok. İşte avukatlar hakkında dava açmak bu kadar kolaydır. Bu duruşma tutanağının sahte olma ihtimali de var. O dönemde çok zor koşullar altında görev yaptık. O dönem mahkeme heyeti hakkında iki defa şikayette bulunduk, incelemeye bile değer görülmedi. Avukatlar maalesef bir yük olarak görünüyor. Ortada bir suç yok. Olması gereken bir mesleki avukatlık var. Tüm meslektaşlarımız ile hukukun tecellisi için mübadele yürüttük, bu da mücadelenin bir parçasıdır. Bugün olsa yine yaparım.”

‘Kararı pek de önemsemiyorum’

Avukat Mustafa Özer de savunmasında, önce sanıkların mahkemeden çıkarıldığı sonra da kendilerinin çıktığını belirterek, “Bu mahkeme tarafından görevi kötüye kullandığımız söyleniyor. Stajımı da katarsanız, kırk yıldır avukatlık yapıyorum. Öylesine görevini kötüye kullanan kamu görevlisi gördüm ki adaletten herhangi bir beklentim kalmadı. Ağzı yüzü kan içinde olan sanıklar vardı. Sayın savcı, sayın mahkeme bir az önce yüzü düzgün olan insanın ağzı, yüzü kan içinde dedim. Bana, ‘bu mahkememizi ilgilendirmez’ dedi. Bu mu görevi kötüye kullanmaktır ya da bizim salondan çıkmamız mı görevi kötüye kullanmaktır. Bu ülkede adaletin, yargının toplumsal saygınlığı durmadan geriye gidiyor. Artık inanılması güç bir müessese haline geliyor. Vereceğiniz kararı pekte önemsemiyorum açıkçası, çünkü suç işlemedim” ifadelerini kullandı.

Savcı beraat istedi

İddia makamı, suçta kasıt bulunmadığı ve suçun manevi unsurlarının oluşmadığı için duruşmaya katılan 39 sanık avukatın ayrı ayrı beraatlarına karar verilmesini istedi.

39 avukata beraat

Savunmaların ardından mahkeme heyeti, suçun manevi unsurlarının oluşmaması ve suç kastı bulunmadığı gerekçesiyle savunması alınan 39 avukatın beraatına, savunması alınmayan 2 avukatın dosyasının ayrılmasına karar verdi.

HABER MERKEZİ

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Adana’yı bırak İncirlik’e bak

Sonraki Haber

Gazeteci İdris Yılmaz’a beraat

Sonraki Haber

Gazeteci İdris Yılmaz'a beraat

SON HABERLER

Hollanda’da Abdullah Öcalan Sosyal Bilim Akademisi açıldı

Hollanda’da Abdullah Öcalan Sosyal Bilim Akademisi açıldı

Yazar: Yeni Yaşam
15 Temmuz 2025

Parmağı kırılan tutsağa 7 ay sonraya randevu verildi

Parmağı kırılan tutsağa 7 ay sonraya randevu verildi

Yazar: Yeni Yaşam
15 Temmuz 2025

Kürtçeye dönük ‘tahammülsüzlük’ protesto edildi

Kürtçeye dönük ‘tahammülsüzlük’ protesto edildi

Yazar: Yeni Yaşam
15 Temmuz 2025

Eskişehir’de maden yasasına karşı yaşam nöbeti başlatıldı

Eskişehir’de maden yasasına karşı yaşam nöbeti başlatıldı

Yazar: Yeni Yaşam
15 Temmuz 2025

İran’da 3 tutsak idam edilme riskiyle karşı karşıya

İran’da 3 tutsak idam edilme riskiyle karşı karşıya

Yazar: Yeni Yaşam
15 Temmuz 2025

Süveyda’da 116 kişi yaşamını yitirdi

Süveyda’da 116 kişi yaşamını yitirdi

Yazar: Yeni Yaşam
15 Temmuz 2025

Çiğdem Kılıçgün Uçar: Aleviler bu sürecin kalbindedir

Çiğdem Kılıçgün Uçar: Aleviler bu sürecin kalbindedir

Yazar: Yeni Yaşam
15 Temmuz 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır