DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Ekmen, silahların bırakılması konusunda bir özel yasaya ihtiyaç olduğunu; TCK ve TMK’nin karşılık vermediğini söyledi
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Meclis’te komisyon kurulmasının Türkiye’nin demokratikleşmesi açısından da önemli olduğunu belirterek, “Bu süreci önce silahsızlanma sonra da demokratik dönüşüm noktasında başarıyla tamamlayamazsak sözü, rolü ve gücü olan herkes, bugün de yarın da tarih önünde mahkum edilir. İktidarı, muhalefeti ve bütün demokrasi güçleriyle Türkiye bu eşiği inşallah aşar” dedi.
Meclis’te kurulması planlanan komisyon için çalışmalar ve görüşmeler sürüyor. AKP, CHP, MHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Yeni Yol grup başkanvekilleri 24 Haziran’da Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ile bir araya geldi. Önerilerini, bugün yazılı olarak sunmaları bekleniyor. Temmuz’da komisyonun kurulup çalışmalarına devam edeceği öngörülüyor. Meclis’te kurulacak komisyon, komisyonun işlevi, görevi, kapsamı ve yürütülecek çalışmalara ilişkin DEVA Partisi Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen ile konuştuk. Hukukçu olan Ekmen’in doktora tezi ise “Ülke İçi Çatışma Çözümünde Arabuluculuk” konusu. Dünya deneyimlerini ve Türkiye’deki girişimleri inceleyen Ekmen, silahsızlandırılması süreçlerine dair akademik literatür taraması yapıp, bu alanda çalışan 16 uzmanla mülakat sonrasında akademi ve pratik arasındaki açı farklarını, uyum ve uyumsuzlukları tespit etmeye çalışıyor.
Komisyon gecikmemeli
Devletin en az 12 kere deneyip neticelendiremediği süreçleri anlamak, ideal yol ve yöntemler üzerine düşünmek için bir başlangıç metni olabileceğini söyleyen Mehmet Emin Ekmen, yeni sürecin başladığı 1 Ekim’den bu yana Meclis’in devreye girmesi gerektiğini sürekli ifade ettiklerini hatırlattı:
- Meclis bilgilendirilmeli,
- Meclis’te bu süreçlere refakat edecek bir komisyon kurulmalı,
- Demokratikleşme ve reform gündemiyle meclis yasal ve anayasal düzenlemeleri gündemine almalı.
Böylesi bir komisyonun devreye girmesinin süreç açısından da Türkiye’nin ihtiyacı olan reform ve demokratikleşme gündemi açısından önemli olduğunu belirten Mehmet Emin Ekmen, “Bu konudaki olumlu görüşümüzü de Meclis Başkanlığına bildirdik. Çok gecikmeden bu komisyonun kurulması ve çalışmalarına başlaması hayırlı olur” dedi.
Kanunla kurulması ideal
Komisyonun kanunla kurulmasını tavsiye ettiklerini söyleyen Mehmet Emin Ekmen, çerçeve yaklaşımlarını şöyle özetledi:
- Başkanlık kararıyla kurulmasının tercih edilmesi halinde de bu durum komisyona üye vermek açısından bir sorun olmaz ama kanunla kurulması daha doğru olur, meşruiyeti daha güçlü olur.
- Üye sayısının 35-40 gibi çalışabilir bir sayıda olmasını, bütün gruplar gibi siyasi partilerin hatta bağımsız üyelerin de orada temsilinin önemli olduğunu düşünüyoruz.
- Keza bu komisyon, özellikle demokratikleşme, devlet kurumlarının dönüşümü ve reform gibi gündemlerle Türkiye’nin ihtiyacı olan adımların atılmasında inisiyatif sahibi olmalı.
- Bu, tavsiye makamında bir komisyon yine de basit çoğunlukla değil, nitelikli çoğunluk veya geniş bir mutabakatla kararlarını almalı.
- Bugüne kadar hiçbir devlet kurumu ne Meclis’i ne de grupları bilgilendirmedi. Bu komisyon bilgilendirme açısından da önemli bir rol oynayabilir diye düşünüyoruz.
- İktidarın iş tutuş tarzı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin devleti yeniden yapılandırmak, siyaseti demokratikleşmek gibi bir perspektifi olduğunun görüldüğüne; komisyonunun siyasi partiler yasası, seçim yasası, siyasi etik yasası ve ihtiyaç halinde iç tüzük ve anayasa gibi konularda inisiyatif almasının istendiğine işaret eden Mehmet Emin Ekmen, şunları söyledi: “Tabii gündem belirleme yetkisi iktidarda, Meclis Başkanlığında. Onların bu komisyonu hangi usulle devreye almak istediğini gördükçe bizim yorumlamamız daha doğru olur. Öbür türlü biz ideali anlatıyorken onlar gidişatı tayin etme yetkisiyle başka bir şey yapmaya çalışıyorlar. Bizim en doğruyu en ideali söylememiz çoğu zaman bize ait bir teorik fikir gibi kalıyor. Ne yapmak istediklerini gördükçe iyi ve güzel olanı desteklemek, yanlış ve eksik olanı eleştirmek, tamamlamak yönünde ilerlemek daha iyi olacaktır. Bu nedenle dünyadaki örnekler, akademik tartışmalar, tecrübeler boyutuyla böyle bir komisyonun hangi rolleri görebileceğini tartışmaktan ziyade iktidarın iş tutuş tarzını görerek ilerlemek bana daha sağlıklı geliyor.”
Özel bir yasa ihtiyaçtır
Silahların bırakılması konusunda bir özel yasaya ihtiyaç olduğunu, çünkü mevcut Türk Ceza Kanunu (TCK) ve Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) bu ihtiyaca cevap vermediğini vurgulayan Mehmet Emin Ekmen, “Bu düzenleme, komisyonun tartışabileceği ama Meclis Genel Kurulu’nun yapması gereken bir düzenleme. Yani silahını teslim edenler, nasıl bir hukuki statüye tabi olacaklar? Türkiye’ye gelebilecekler mi? Geldiklerinde ceza hukuku açısından sonra da vatandaşlık hakları açısından yaptırma tabi tutulacaklar mı? Bunun için özel bir yasaya ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bunu her yerde de anlatıyor ve savunuyorum. Böyle bir düzenleme dışında silah bırakma ile bu komisyonun işi olmaz.”
Meclis, çözüm için zemindir
Komisyonun reform, demokratik dönüşüm ve siyaset gündemi üzerinden gitmek zorunda olduğunu belirten Mehmet Emin Ekmen, Meclis’in devreye girmesinin, meselenin siyasallaşması, toplumsallaşması ve konuşulması için bir zemin olduğunu kaydetti. Ekmen, süreci destekleyen herkesin bu komisyon aracılığıyla süreci destekleyebileceğini, itiraz edeceklerin bunu ortaya koyabileceğini söyledi. Ekmen, “Tavsiye eden de orada tavsiye eder. Eleştiren de orada eleştirir ama sonuçta adım atması gereken devlete ait kurumlardır. Yasayı çıkartması gereken Genel Kurul’dur. Neredeyse bütün partiler üye verecek gibi gözüküyor ama bir ya da iki partinin vermediğini varsaysak bile Meclis’teki partilerin yüzde 80’i üye verecek. Belki de tamamı üye verecek. Burası sağlıklı çalışırsa Genel Kurul’da hiç kavga dövüş olmadan işler hızlı bir şekilde ilerler” şeklinde konuştu.
Yüzleşmeden kaçıyorlar
“Yüzleşme” ve “Hakikatleri araştırmaya” ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Mehmet Emin Ekmen, “Bir görüş değil, bir izlenim olarak söylüyorum. Devlet ve AK Parti kanadı şu aşamada geçmişle yüzleşme ve hakikatleri araştırma gibi bir gündemden komisyona böyle bir rol yüklenmesinden kaçınıyor. Komisyonun böyle bir rol oynaması noktasında mesafeli görüyorum onları” dedi.
Çözüm, daha fazlasıdır
Türkiye’nin 93’ten bu yana en az 13 kere görüşmeler yoluyla silahsızlanma için girişimlerinin olduğunu anımsatan Mehmet Emin Ekmen, şunları dile getirdi: “Kimin kusuru var, günahı var bunu konuşmayalım ama bu tecrübeyi bilelim. Şu anda örgütün silahlarını bırakması sorunun çözümü anlamına gelmez. Silah bırakma, demokratik siyaset zeminin önündeki çok önemli bir bariyerin ortadan kalkması anlamına gelir. Örgüt silahlarını bırakır kendisini fesheder bu süreç başarıyla tamamlanırsa; bölünme ve terör korkusu olmadan devlet sistemini, temel hak ve özgürlükleri, siyaset sistemini herkesin onayını alacak bir şekilde yeniden organize edebilirsek Türkiye mevcut potansiyelini defalarca kez katlayacak bir yere gelir. Ekonomik ve siyasal olarak dünya siyasetinde Ortadoğu sahnesinde çok güzel ve doğru bir model ortaya koymuş olur.”
Eleştirileri bariyer yapmıyoruz
Bir muhalefet partisi psikolojisinden ziyade cumhuriyetin 2. yüz yılının başında bunu bir fırsata dönüştüreceğini varsaydıklarını belirten Mehmet Emin Ekmen, şöyle devam etti: “Bugün itibarıyla yargı operasyonları, Cumhur İttifakı’nın ülkeyi yönetme tarzından kaynaklanan eleştirilerimizi de bu meselede bir bariyer yapmıyoruz. Eleştirilerimiz orada duruyor, hukuk yok, adalet yok, yargı yanlış işler yapıyor, ekonomide israf ve yolsuzluk düzeni, gösteriş düzeni devam ediyor. Buna rağmen örgütün silah bırakması iyi bir şeydir, bunu başarıyla tamamlamak lazım. Eğer Türkiye’yi reform ve demokratikleşme gündemiyle yeniden ele alabilecekseniz biz de buna varız, demiş oluyoruz. Bunun özellikle Sayın Cumhurbaşkanı’nın bir kere daha seçilebilme ihtimaline dair bir kısır tartışmaya ve gündeme de kurban edilmemesi gerektiğini savunuyoruz.”
Tarihi bir süreç yaşanıyor
Barış ve çözüm arayışının tarihi bir fırsat olduğunun altını çizen Mehmet Emin Ekmen, şunları ekledi: “Bu süreci önce silahsızlanma sonra da demokratik dönüşüm noktasında başarıyla tamamlayamazsak sözü, rolü ve gücü olan herkes bugün de yarın da tarih önünde mahkum edilir. İktidarı, muhalefeti ve bütün demokrasi güçleriyle Türkiye bu eşiği inşallah aşar diye düşünüyoruz.”
Kaynak: Yeni Özgür Politika