Rojin Kabaiş dosyasına dair değerlendirmelerde bulunan Avukat Eren Keskin, ‘ATK raporları nedeniyle bu olayın cinayet olduğunun netleşmesinde bir yıllık bir gecikme oldu’ dedi
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1’inci sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Rojin Kabaiş’in, şüpheli ölümü halen aydınlatılmadı. Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) ek raporun da ise ilk raporda ifade edilen bulaş ihtimalinin bertaraf edildiği ortaya çıktı. Dosya kapsamında bilgi aktaran Van Cumhuriyet Başsavcısı Vekili, daha önce 134 kişi olan kıyaslamaya tabi DNA profilinin 195 kişiye çıkarıldığını paylaştı. Yaşananları yakından takip eden Avukat Eren Keskin, ATK’nin raporuna ve davanın geldiği duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Eren Keskin, “Bize göre Rojin Kabaiş bir cinayete kurban oldu. Yıllardır bu tür şüpheli ölümlerde ve işkence olaylarının belirlenmesinde ATK’nin rolünün çok sorunlu olduğunu dile getiriyoruz. Çünkü ATK aslında yasal bir zorunluluk olmamasına rağmen raporu şüpheli ölümlerin, işkencelerin belirlenmesi konularında savcılık ve hakimlikler açısından tek geçerli rapor olarak kabul ediliyor. Tek yetkili resmi bilirkişi ve siyasal iradeye bağımlı bir kurum” diye belirtti.
‘Kamuoyuna yansıyanların savcılık tarafından değerlendirilmeli’
“Bulaş olmadığı sonucu neden 1 yıl sonra açıklandı” diye soran Eren Keskin, “Bu olayın cinayet olduğunu düşünmemiz artık net şekilde ortaya çıktı. Herkes ‘bu bir cinayet diyor.’ Peki, neden 1 yıl önce bize ‘intihar’ diye açıklandı. Bu dosyanın gecikmesinde ATK’nin önemli bir rolü var. İkincisi Rojin dosyasında olduğu gibi birçok dosyada resmi kurumlar inceleme dışı bırakıldı. Burada üniversitenin sorumluluğu, devlet yurdunun yönetiminin sorumluluğu, kamera görüntüleri bunların hiçbirinin yeterli olarak yapıldığını düşünmüyoruz. Kamuoyuna yansıyan birçok beyan var. Katillerin kimliklerini dahi açıklayan sanal medya hesapları oluyor. Bütün bunların savcılık tarafından değerlendirilmesi gerekiyor. Ama en önemlisi ATK’nin raporlarıdır. ATK raporları nedeniyle bu olayın cinayet olduğunun netleşmesinde 1 yıllık bir gecikme oldu. Maalesef ki Türkiye’de bu tür belgelemelerde ATK ısrarı devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Haber: Ömer İbrahimoğlu \ MA









