Trump ve Erdoğan görüşmesi sonrasında Ermeni Soykırımı yasa tasarısının bloke edilmesini değerlendiren gazeteci Mustafa Kemal Erdemol, “ABD’ye ne tavizler verildi de bloke edildi?” diye sordu
AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump’ın, Kuzey ve Doğu Suriye gündemiyle 13 Kasım’da Washington’da yaptıkları görüşmeyi gazeteci Mustafa Kemal Erdemol, değerlendirdi. İkilinin görüşmesi ardından Ermeni Soykırımını resmi olarak tanıyan yasa tasarısının bloke edilmesine dikkati çeken Erdemol, ‘Ermeni Soykırımı ve Kürtler konusunun kullanıldığını’ belirtti ve Trump’ın ateşkes açıklamalarının da ‘sahadaki gerçeklikle aynı olmadığına’ dikkat çekti.
‘Ne tavizler verildi?’
Erdemol, Cumhuriyetçi senatör Lindsey Graham’ın ‘daha önce Türkiye’nin yakın bir dostu’ olduğunu ancak, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik operasyonuyla ‘tavır aldığını’ söyleyerek, ABD’nin yaptırım açıklamalarını hatırlattı ve ‘Bu konuda ABD’de en kararlı görünen kişiydi (Graham)’ dedi. Erdemol, “Şimdi görüşmeden hemen sonra birkaç gün önce Ermeni olaylarını ‘Soykırım’ olarak tanımlayan tasarıyı bloke etti. Bu tasarının mecliste oylanmasının önüne geçti. Yani çıkan sonuç Ermeni Soykırımı ve Kürtler konusu birbirlerine karşı silah olarak kullanılıyor. Görüşemeden sonra ne oldu, ABD’ye ne tavizler verildi de bu tasarının görüşülmesi, oylanması bloke edildi? Buna bakarak görüşmeden kimin ne aldığı, kimin ne verdiği hakkında bir fikrimiz oluşmuş oluyor” diye konuştu.
‘Ateşkes açıklaması gerçeklikle uyuşmuyor’
Trump’ın Kuzey ve Doğu Suriye’deki ateşkesin devam ettiği açıklamasının aksine sahadaki gerçekliğin böyle olmadığını ifade eden Erdemol, “Sahaya baktığımızda ve sahadan gelen açıklamalara baktığımızda, hala çatışmaların devam ettiğini görebiliyoruz. Trump’ın ‘hayır efendim ateşkes sürüyor’ demesiyle ateşkes sürmüyor. Ben sahada ne varsa ona bakarım. Suriye’deki sorun çözülmüş değil” değerlendirmesinde bulundu.
‘Türkiye bu iki gücü ne kadar idare edebilir’
Trump’ın Türkiye’nin S-400 alımıyla ilgili yaptığı açıklamalara da değinen Erdemol sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye bir kere S-400’leri Rusya’dan aldı. Bundan geri dönüş yok. Türkiye’nin bu konuda yapacağı en fazla şey, bunları kullanmaz, ABD’den de silah alır. Ama bu sefer çok farklı bir durum ortaya çıkar. Türkiye bu durumda ABD’ye karşı Rusya’nın silahını, Rusya’ya karşı ABD’nin silahını kullanmış oluyor. Türkiye bu iki gücü daha ne kadar idare edebilir? Yani sen S-400’leri aldıysan, arkasında dur. F-35’leri aldıysan kararlı dur. ABD, IŞİD Lideri Bağdadi’ye Türkiye’ye yakın bir yerde bir operasyon düzenledi. Ancak ABD burada İncirlik Üssü’nü kullanmadı. Neden kullanmadı? Çünkü Türkiye’yi IŞİD’e karşı verilen mücadelede dışlıyor. Bu Türkiye’ye yönelik çok ciddi bir tutumdur.”
‘Bölge halkları muhatap alınmalı’
Suriye’de sorunların çözümünün bölge halklarıyla diyalogla çözülebileceğini belirten Erdemol, şu önerilerde bulundu: “’Ben onla konuşmam, bunla konuşmam’ diyerek, bir politika yürütülemez. Hoşlanmadığın PYD yıllar önce Türkiye’de neredeyse devlet töreniyle karşılanmıştı. Demek ki bunlar olabiliyor. Bizim komşumuz Kürtler, Türkmenler, Araplar’dır. ABD bizim komşumuz değil. Dolayısıyla bölgedeki halklarla ve onların temsilcisi kimse onlarla ilişkiler geliştirmek zorundasınız. Bunun dışında başka türlü bir çözümün olmasının imkanı yok. Eğer oyun korucu olmak istiyorsan, onlarla görüşmek zorundasın.”
Kaynak: MA