Êzidî Kadınların Rönesansı Konferansı kapsamında izletilen sinevizyonda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın ‘Herkes bilmelidir ki Êzidî toplumu yalnız değildir. 73 fermanın acısını direnişle aşarak bugüne getirmiştir. Barış ve Demokratik Toplum süreciyle bu fermanlar artık son bulacaktır’ mesajı izletildi
Şengal’de “Rönesans” perspektifleri çerçevesinde, “Örgütlenme ve mücadeleyle demokratik ve özgür toplumun öncüleri olacağız” şiarıyla düzenlenen Êzidî Kadınların Rönesansı Konferansı Kerse vadisinde başladı. Konferansın bugünki bölümünde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın farklı tarihlerde Êzidî kadınlara gönderdiği mesajlar sinevizyon gösterimi olarak izletildi. Mesajda, Êzidî kadınların mücadelenin asıl öncüleri olduğu vurgulandı ve onların özgür bir Şengal’de yaşama hakkına sahip oldukları ifade edildi.
Êzidîlerin sesi özgürlüğün sesidir
Mesajda şu ifadeler yer aldı:
“Tarih yalnızca geleceği anlatmaz; yaşanan acıları, direnişi ve hakikati de barındırır. Êzidî toplumu, en kadim ve en onurlu hakikat taşıyıcılarından biridir. Mezopotamya’nın en eski inançlarından birine sahip Êzidîler, binlerce yıl boyunca baskıya, zorunlu göçe ve yok sayılmaya rağmen varlıklarını korumuşlardır.
Êzidîlik yalnızca bir inanç ya da gelenek değildir; doğayla uyumlu, barışçıl bir yaşamın ve önderlerine duyulan kutsal bağlılığın ifadesidir. Bu yüzden zorba sistemler her zaman Êzidîleri hedef almıştır. Çünkü Êzidîler özgür ve eşit bir yaşam anlayışını bugüne taşımışlardır.
Büyük zulümler karşısında Êzidîler geri adım atmamış; Kürdistan dağlarına sığınarak, tarihlerine ve özgürlük inançlarına sarılmışlardır. İnançları ve dilleri yasaklanmak istendiğinde kültürlerini yaşatmışlar, yok edilmek istendiklerinde yeniden var olmuşlardır.
Êzidî kadınları bu mücadelenin asıl öncüleri olmuş, en ağır saldırıların hedefi haline gelmişler ama asla teslim olmamışlardır. Şengal’deki direnişleriyle hem kendileri hem de tüm halklar için onurlu bir yaşamın umudunu yeniden inşa etmişlerdir.
Bugün Êzidîlerin yürüttüğü mücadele hepimiz için bir yol göstericidir. Onların sesi, özgürlük isteyenlerin sesidir. Bu nedenle Êzidî halkının korunması, insanlığın vicdanını savunmanın kendisidir.
Êzidîlerin en doğal hakkı; kendi sistemlerini kurmak, özgürce, kimlikleri ve inançlarıyla yaşamaktır. Ne zorba devletler ne de dar milliyetçi anlayışlar bu hakkı tanıyabilir. Bu hak, eşitlik ve halkların birlikte özgür yaşamı temelinde kendi iradelerini kurmalarıyla gerçekleşebilir.
Herkes bilmelidir ki Êzidî toplumu yalnız değildir. 73 fermanın acısını direnişle aşarak bugüne getirmiştir. Barış ve Demokratik Toplum süreciyle bu fermanlar artık son bulacaktır. Êzidîlerin varlığı, bu coğrafyada barış ve kardeşlik isteyen herkes için onur meselesidir.”
Konferans sürüyor
Konferansta sinevizyon gösteriminin ardından Êzidî Kadın Meclisi Koordinasyonu üyesi Xanê Agal ve Suriye’nin Kuzey ve Doğusu Êzidîler Birliği Eşbaşkanı Hedya Şemo’nun görüntülü mesajları da izlendi.
Konferans devam ediyor.
Kaynak: ROJNEWS