Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini deşifre ettikleri için hedefte olduklarını belirten TUAY-DER Eşbaşkanı Mehtap Metin, tutuklama ve baskılara ilişkin ‘Safsata iddialarla arkadaşlarımız tutuklanıyor’ dedi
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği’ne (TUAY-DER) dönük başlatılan soruşturma kapsamında 9 Haziran’da birçok eve polis tarafından baskın düzenlendi. Baskınlarda derneğin eşbaşkanı Mehmet Emin Güzel’in de aralarında bulunduğu 22 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 7 kişi çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, 15 kişi ise adli kontrol tedbirleriyle serbest bırakıldı. “Gizlilik” kararı bulunan soruşturmada, TUAY-DER’in tutuklu aileleri ile dayanışmak için yaptığı ziyaretler, piknik, katıldıkları basın açıklamaları, taziye ziyaretleri ve telefon görüşmeleri suçlama konusu yapıldı.
Diyarbakır TUAY-DER Eşbaşkanı Mehtap Metin, dernek ve üyelerine yönelik baskılara ilişkin MA’dan Cahit Özbek ve Fahrettin Kılıç’a değerlendirmelerde bulundu.
‘Aile ziyaretleri yapmak suç mu?’
Tüzüğe uygun bir şekilde faaliyet yürüttüklerini belirten Metin, “Onlarda burada ne yaptığımızı, hangi çalışmaları yürüttüğümüzü çok iyi biliyorlar. Arkadaşlarımız dernek çalışmalarından dolayı suçlanıyorlar. Aile ziyaretleri yapmak suç mu? Aileler zaten bize gelip gidiyor, bu işin doğasında var. Biz burada hukuki yollarla ailelere yardımcı olmaya çalışıyoruz. Eğer bu faaliyetler yasaksa bu derneğin açılmasına neden izin verildi? Ve açıldıktan sonra neden çalışmaları engelleniyor” diye sordu.
‘Düşman hukuku’
Yapılanların düşman hukuku bağlamında değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Metin, “Eşbaşkanımız hepatit B hastası. Müşeher Ülker annemiz yine Siroz hastası. Yani bunlar bilinmesine rağmen ve bu hastalıklar raporlanmasına rağmen yapmak istedikleri sadece sindirme ve göz korkutmadır. Yapılanlar düşman hukukudur” dedi.
‘İhlalleri ifşa ettiğimiz için hedefteyiz’
Salgından önce müfettişlerin dernekte denetleme yaptığını ve yapılan denetimin ardından derneğin faaliyetlerine devam etmesi yönünde karar alındığını anımsatan Metin, “Gerçeklerden uzak, safsata iddialarla arkadaşlarımız tutuklanıyor” ifadelerini kullandı.
Cezaevinde yaşanan hak ihlallerini basına yansıttıkları için hedef haline getirildiklerine dikkati çeken Metin, “Cezaevlerini birer mezarlığa dönüştürme politikalarını deşifre ettiğimiz için hedefteyiz. Cezaevlerinde 80 döneme benzer ağır hak ihlalleri dönemini yaşıyoruz. Bu nedenle yapılanların dünya ve Türkiye kamuoyunun gizlenmesi için bu yönelimlerin olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.
‘Arkadaşlarımızı serbest bırakın’
Rutin telefon görüşmelerinden şifreli mesajlar çıkartılıp arkadaşlarının tutuklanmasına zemin hazırlandığını belirten Metin, “Bu süreci atlatacağız. Bu devran böyle dönmez. Sindirme politikalarına boyun eğmeyeceğiz. Arkadaşlarımızın sadece talimat üzerine alındıklarını, tutuklamaya sebebiyet verecek hiçbir gerekçenin olmadığını çok iyi biliyoruz” dedi.
Metin, son olarak arkadaşlarının derhal serbest bırakılmasını istedi.
DİYARBAKIR