Kadına yönelik şiddeti içeren 6. Yargı Paketi’ni, AKP kamuoyuna ‘müjde’ diye sunmuştu. ÇHD’li avukat Ümran Hakverdi, paketin kadın katliamlarına tepkiyi yatıştırmak için hazırlandığını ve kelime oyunlarından öteye gitmediğini söyledi
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’n 20 Mart 2021’de İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmesinin ardından, kadına yönelik şiddet ve katliamlarda yaşanan artış devam ediyor. Jinnews’in basına yansıyan haberlerden derlediği verilere göre; 2021 yılında 311 kadın katledilirken, 181 kadın ise şüpheli şekilde yaşamını yitirdi.
Kadınların protestoları ve tepkiler yükselirken, AKP’nin kamuoyuna “müjde” olarak sunduğu 6. Yargı Paketi, şiddetin uzun vadede kalıcılaşmasını getiriyor. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Ankara Kadın Komisyonu üyesi Ümran Hakverdi, paketin içeriği ile şiddete etkisini değerlendirdi.
Eşitlik yoksa çözüm olmaz
İktidar tarafından hazırlanan yasa teklifinin kamuoyunu yatıştırmaktan öteye gitmediğini ifade eden Ümran Hakverdi, 6. Yargı Paketi’nin İstanbul Sözleşmesi’ne karşı “Biz kadına karşı kendi milli şiddet yasamızı oluşturuyoruz” bilinciyle hazırlandığını, cinsiyet eşitliğine dayanmayan bir yasa teklifinin uygulamadaki sorunları çözmesinin mümkün olmadığını söyledi.
10 yıl alan 4 yıl yatacak
Yasada toplumsal cinsiyet eşitliği, farklı cinsiyet kimlikleri ve bunlarla mücadelede ne tür önlemler alınabileceğine dair bir madde olmadığını belirten Hakverdi, 10 yıl ceza alan bir failin cezaevinde yalnızca 4 yıl kalacağını, bu 4 yılın da sadece bir yılını kapalı cezaevinde geçirdikten sonra denetimli serbestlikle dışarı çıkacağına dikkat çekti.
İndirimler silsilesi
Yasa
teklifinde “iyi hal” ve “takdir indirimi” yerine “pişmanlık indirimi” şeklinde bir başlık getirildiğini ifade eden Hakverdi, failin pişmanlık indiriminden faydalanması için “Ben öldürdüm ama pişmanım” demesinin yeterli olacağını söyledi. Hakverdi, şöyle devam etti: “Örneğin ‘Aldattı, yatağına almadı, başkasına güldü’ gibi gerekçelerle erkekler haksız tahrik indiriminden faydalanıyor. Tek sorun takdir indirimi sebepleri değil, haksız tahrik indirimlerinin çerçevesinin tam olarak çizilmesi, metnin düzeltilmesi ve bunun uygulamada işlerlik kazanmasıydı.”
Israrlı takip
Pakette yer alan “ısrarlı takip” düzenlemesine de dikkat çeken Hakverdi, “Israrlı takipte nitelikli haller bazında dahi üst sınır 1 yıldan 3 yıla kadar belirlenmiş. Bu da İnfaz yasası kapsamında erkeğin cezaevine hiç girmeyeceği anlamına geliyor. Israrlı takibi şikayete tabi suçlar başlığı altında düzenlemişler. Re’sen araştırmaya tabi değil, kamu davasına dönüşmüyor, uzlaştırmaya tabi” diyerek eleştirdi.
Kolluğa yaptırım yok
Kadına yönelik şiddet yasası tartışılırken 6284’ün uygulanmasındaki sorunları işaret eden Hakverdi, “Kolluk personellerine karşı yaptırım öngörülmüyor. KADES uygulaması güzel bir uygulamaydı ama biz uygulamada kolluk personelinin evi, kadını hatta erkeği arayarak, ‘Kadın gerçekten şiddete uğruyor mu?’ diye teyit ettiğini, karakoldan çıksa dahi gelmediğini gördük. Bu konuda şikayetler de sunduk ama hiçbir yaptırım söz konusu olmadı. Yasanın uygulanabilirliğinin artırılması, yasaya riayet edilmeyenlere yaptırım uygulanması ve bununla birlikte kadına karşı şiddetle mücadele edilmesi lazım” dedi.
Kelime oyunları yapılıyor
Yasa teklifinde suça maruz kalan özneye ilişkin ‘kadına karşı’ denilmiş olmasının diğer farklı cinsiyet kimliklerinin dışlanması anlamına geldiğini söyleyen Hakverdi, “Yine eşe, boşanmış eşe ayrılık süresi dahilinde olan ‘eşe karşı’ bir düzenleme söz konusu. Bu da medeni hal ayrımına götürür. Bu şekilde kelime oyunlarına gerek kalmaksızın mevcut katalog suçlar içinde yer alan kasten öldürme, yaralama suçları etkin soruşturulsa sorun kalmayacak” sözlerini kullandı.
Şiddeti toplumsal değişim önler
AKP’nin Meclis’e sunduğu ve Adalet Komisyonu’nda kabul edilen şiddetin önlenmesine dair yasa teklifini Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, NuJINHA’dan Medine Mamedğolu’ya değerlendirdi.
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilen iktidarın kadına şiddete dair önleyici politikalar konusunda gerçek bir irade ortaya koymadığını aktaran Adalet Kaya, öznelerinden bağımsız olarak düzenlenen yasanın bir şey ifade etmediğine yer verdi.
Düzenlemelerde hedeflenen ceza artırımının erkeklerde caydırıcı bir etki bırakmayacağını vurgulayan Kaya, şunları söyledi: “Bu iktidarın yapması gereken en önemli şeylerden biri toplumsal dönüşüm sağlamak ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğe ile mücadele etmektir.”
KADIN SERVİSİ