Karadeniz bölgesinde fındık üreticilerini yine zor günler bekliyor. AKP iktidarı, fındık bahçelerini halkın elinden alıp şirketlere devre hazırlanırken, üretici fındık maliyetlerini bile kurtaramayacak.
AKP tarafından fındık bölgesi olarak belirtilen illerin milletvekilleri ile Tarım Bakanı Pakdemirli biraraya geldi. Milletvekillerinin, TMO’nun alım için görevlendirilmesi, alım kampanyasının ağustos ayının ilk haftasında açıklanması, fiyatların üreticiyi tatmin edecek düzeyde olması gibi talepleri Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye ilettiği kaydedildi.
Yapılan açıklamada, “2019 yılı ürünü fındık piyasasının düzenlenmesi, fındık üreticilerimizin mağduriyet yaşamaması ve alım politikalarına ilişkin istişare ve değerlendirmelerde bulunduk. 700 bin hektar alanda 500 bin civarında üreticimizi doğrudan ilgilendiren, ülkemizin ve bölgemizin en önemli tarımsal ihracat ürünü olan fındıkla ilgili nihai kararı hükumetimiz verecek.” diye belirtildi.
Rekolte düşük çıkabilir
VHemen her yıl temmuz ayında açıklanacağı söylenen fındık fiyatları ancak üretici fındığını toplayıp tüccara teslim ettikten sonra yani ağutos ayında açıklanıyor. Tüccarın aldığı ya da hükümetin belirlediği fiyatlar ise üretim maliyetlerini geçememesi her yıl aynı oyunun sahneye konduğunu gösteriyor. Bu yıl yine tüccarın eline mahkum edilen üretici fındığını 14.40 ile 16.70 lira aralığında satarken bu fiyatlar ise brüt fiyatlar olurken, yüzde 2.5 gibi bir kesinti ile üreticinin eline daha az para geçiyor. Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan haziran ayı içinde yaptığı açıklamada, fındıkta küllenme hastalığının ciddi manada kendisini gösterdiğini ve bu hastalığa karşı zirai mücadele yapmayanların bahçelerindeki rekoltenin yüzde 50 azalacağını belirtmişti. Bu durumda olanların maliyetleri ise ikiye katlanacak.
Tek mağdur üretici
Fındık fiyatlarının biran önce açıklanması gerektiğini söyleyen üretici Bayram Söyler, “Bu yıl mahsulümüz değerli olsun. Artık üreticiler kazansın ve ekonomimizde hareketlilik yaşansın. Ben oğlumun düğününü bahçedeki fındığıma bağladım. Benim gibi bir sürü üretici bu tip planlarını fındığına göre yaptı. Maliyeti 15 TL olan fındığın fiyatı bizlere göre 20 TL olmalıdır. Yetkililerin seslerimizi duymasını istiyoruz. Tek geçim kaynağımız olan fındığımızı kaderine terk etmesinler. Serbest piyasada oluşacak fındık fiyatları doğrudan bu bölgenin ekonomisini etkiliyor” diye konuştu.
‘Fındık 24.78 TL olmalı’
Tüm Üretici Köylüler Sendikası (Tüm Köy Sen) yaptığı açıklamada, fındık maliyetinin 16.18 lira olduğunu ve bu nedenle, alım fiyatının 24.78 lira olması gerektiğini duyurdu. Açıklamada, 1 dekar fındık bahçesi tesis etme, 1 dönüm fındık üretim maliyeti ve hasat maliyetleri başta olmak üzere maliyet hesabı çıkaran Tüm Köy Sen 1 kilo fındığın maliyetinin 16.18 lira olduğunu belirtti. Tüm Köy Sen, kâr payı, geçim standardı gibi haklar da eklendiğinde fındık için fiyatın en az 24.78 lira olması gerektiğini vurguladı. Yapılan açıklamada, “Üretimde ısrar eden üretici köylüler, sözleşmeli üretim dayatılan köylü tabakaları, tarımsal üretimin her türlü kimyasalı içinde türlü meslek hastalıkları, kötü koşullarda barınmanın ve yaşamanın dayatıldığı mevsimlik tarım işçileri, doğanın talanı ve çevrenin tahribatına ‘dur’ diyen işçi, emekçi ve üretici köylüler olduğu ifade edildi.
Fındık tekeli Ferrero
Türkiye’de dünya fındık üretiminin yüzde 70’i üretiliyor. Üretilen fındığın ise neredeyse yarısını İtalyan firma Nutella’yı üreten Ferrero alıyor. AKP’nin prenslerinden Cüneyt Zapsu’nun aracılığıyla Oltan Gıda’yı aldıktan sonra fındık tekeli olan Ferrero’nun Fiskobirliği de kendi yedeği haline getirdiği izleniyor. Ferrero fındık üreticileriyle ilgili olarak da şikayetlerde bulunuyor. Ferrero, fındık bahçelerinde 55-60 yaş üstü insanların çalıştığını; fakat bunların yenilenip, gerçek anlamda tarımsal uygulamalar yapılması gerektiğini belirtiyor. Tüm bu ifadeler bölgede fındık tarımının Ferrero tarafından yönlendirildiğini ve nihayetinde zaten kontrol altına aldığı üretim üzerinde mutlak hakimiyet hedeflediği anlaşılıyor.
Fakıbaba’nın mirası Pakdemirli’ye
Eski Tarım Bakanı Fakıbaba yaptığı bir açıklamasında, “Karadeniz’de fındık bahçelerini toplulaştıracağız. Üreticiden kiralayacağız. Fındığı biz toplayacağız. Satıp parasını üreticiye vereceğiz. Bahçelerin bakımını yapacağız. Üretici parasını bilecek. Devletin kiralayacağı bahçeleri, devlet özel sektöre de kiralayabilecek” ifadeleri yakın gelecekte neler yaşanabileceğini gösteriyor. Fakıbaba’dan bakanlığı devralan Pakdemirli de aynı çizgide daha agresif politikalarıyla tanınıyor. Uluslararası bir tarım tekelinin Türkiye temsilciliğini yapan Pakdemirli’nin fındık üreticilerinin yanında saf tutması beklenmiyor. Pakdemirli, Fakıbaba’nın hayalini gerçekleştirmek için hazırlık yaptığı duyumlar içinde yer alıyor.
EKOLOJİ SERVİSİ