• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
12 Mayıs 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Gündem Güncel

Gazeteci Orhan Karaağar’ın 29 yıldır failleri ortaya çıkarılmadı

18 Ocak 2022 Salı - 13:59
Kategori: Güncel, Manşet
Gazeteci Orhan Karaağar’ın 29 yıldır failleri ortaya çıkarılmadı

Katledilen Özgür Gündem Gazetesi dağıtımcısı Orhan Karaağar’ın faillerinin bilindiğini ve yargılanmadığını söyleyen belirten kardeşi Eşref Karaağar, ‘Birkaç gün önce gözaltına alınmış ve gazeteden ayrılması için tehdit edilmişti’ dedi

Özgür Gündem Gazetesi dağıtımcısı Orhan Karaağar’ın, 19 Ocak 1993’te Van’da sokak ortasında katledilmesinin üzerinden 29 yıl geçti. Evine giderken silahlı kişilerce 2 Nisan Caddesi üzerinde bulunan bir inşaatın yanında katledilen Karaağar’ın failleri, aradan geçen 29 yıla rağmen hala açığa çıkarılmadı. 12 Eylül askeri darbesi döneminde tutuklanan ve 2 buçuk yıl Diyarbakır Cezaevi’nde kalan Karaağar, Van’da İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) kuruluşunda yer aldı. 1991’de Özgür Gündem Gazetesi’nde çalışmaya başlayan Karaağar, gazete dağıtımı sırasında birçok kez ölüm tehditleri aldı. Baskı ve tehditlere “Var olduğum sürece gazeteyi dağıtacağım” diyerek karşılık veren Karaağar, katledildiği güne kadar gazeteyi halka ulaştırmaya devam etti.

O devrimciydi

Orhan Karaağar’ın kardeşi Eşref Karaağar, ağabeyinin devrimci olarak tanımlayarak, “Orhan, bu haliyle insan olmanın gerekliliğini yerine getiriyordu. 1970’lerdeki insanca yaşam hareketleri onu da etkilemişti. Orhan, bu etkiyi tüm yaşamına uyarlamıştı. Biz, onu hep öyle devrimci ve insan olarak hatırlıyoruz. 1980 darbesinden sonra bir baktık ki biz de bu ateş çemberinin içerisindeyiz. 1982’de gözaltına alınarak, Amed zindanına konuldu. Çıktıktan sonra kaldığı yerden mücadelesine devam etti. Sonrası ateşten gömlek ve ağırdı” diye anlattı.

Ateşten gömleği giydi

1980’in sonlarında mücadele ile birlikte bedellerin de ağırlaştığını söyleyen Karaağar, “Mücadele büyüdüğünde elbet bunun hem direniş alanı hem de bedeli ağır olur. Orhan ağabeyim gazetede çalışmaya başladıktan sonra ateşten gömleği de üzerine giydi. Ki, bu durum tüm çalışanlar için de geçerliydi. Artık aklımızda ‘Kim ne kadar yaşayacak’ ifadesi vardı. Herkes diken üzerinde yaşıyordu. Bölgede faili meçhul cinayetler, kaybedilmeler, öldürmeler başlamıştı. Tam da bu dönem meşhur 90’lar başlamıştı. Annem, eşi, biz, hepimiz, Orhan ile ilgili kaygılanmaya başladık. Ama Orhan’ın yaşam alanının gazete olduğunu çok iyi biliyorduk. Orhan da herkes gibi ölümünü göre göre orada çalışmaya devam etti, tıpkı diğer arkadaşları gibi” diye konuştu.

Katledilmeden önce gazeteden ayrılması için tehdit edildi

Orhan Karaağar’ın katledildiği günü anlatan Karaağar, “Orhan ağabeyimi en son ben gördüm. Her gün, her ay, her yıl bunu unutmak, bunu bilmeden yaşamak imkansız. Akşam işten çıkarak çarşıya gittim. Malum, kış erken çöküyor. Karanlık bir yolda karşılaştık. Elinde ekmek poşeti vardı. Ben ona ‘Nereye gidiyorsun’ dedim. Bana; ‘Eve gidiyorum, sen gelmiyor musun?’ cevabını verdi. Bu an hayatım boyunca unutamayacağım, geçemediğim bir eşik oldu. Daha sonra abim eve gitti, ben de çarşıya doğru geldim. Zaten ağabeyim birkaç gün önce gözaltına alınmış ve gazeteden ayrılması için tehdit edilmişti. Çarşıda işim bittikten sonra eve döndüm ve içeri girer girmez annem ‘ağabeyin nerede?’ diye sorunca içimden bir şeyler koptu. Ben ağabeyimin benden önce eve geldiğini söyledim. Ve tam o sırada sivil polisler tarafından kapımız çalındı. Sonra beni alıp karakola götürdüler. Annem bu duruma itiraz ettiyse de başarılı olamadı. Beni direk cenazenin üzerine götürdüler” dedi.

İtirafçılar cinayeti anlattı

Daha sonra ailenin adalet ve failin bulunması için yaptığı girişimleri ve mücadelesini anlatan Karaağar, “Her zamanki gibi bu dava da faili meçhule gitti. Yıllar sonra itirafçılar Murat İpek ve Murat Demir olayı anlatmaya başladılar. Onların ekibinin yapacağı bir suikastmış, fakat onlar gelmeden Kadir Karataş ekibinin bu suikastı yaptığını söylemişti. Biz bu itirafları görünce belki devlet bir şey yapar diye düşündük. Bu arada hiç tanımadığımız bazı Hizbullah elemanlarını fail diye mahkemeye getirmişler. Ama hiç kimse bu davadan mahkum olmadı, yani meçhul kaldı. Bir gün savcılık bizi aradı, bu itirafçıların verdiği röportajı istedi. Biz de hepsini isim isim ne varsa verdik ama hiçbir netice alamadık” diye konuştu.

Umudumuz hiç sönmedi

Bugünlerin 90’lı yıllardan bir farkının olmadığını, hatta daha da kötüye gittiğini ifade eden Karaağar, “Hala gazeteciler, aydınlar içerde. Ama ne olursa olsun, umudumuz hiç sönmedi ve bu umudu daha da büyüterek mücadeleye devam ediyoruz” dedi.

Kaynak: MA

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

AKP-MHP yönetiminden Katar’a 3 bin 250 polis

Sonraki Haber

Alevi örgütleri: Kreşten üniversiteye dek eğitim süreçleri Kürtçe ana dilde olmalı

Sonraki Haber
Alevi örgütleri: Kreşten üniversiteye dek eğitim süreçleri Kürtçe ana dilde olmalı

Alevi örgütleri: Kreşten üniversiteye dek eğitim süreçleri Kürtçe ana dilde olmalı

SON HABERLER

Birlik, demokratik toplum inşasında rol alacak

Birlik, demokratik toplum inşasında rol alacak

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Ruşen Seydaoğlu: Barış kadınlar için önemli bir eşik

Ruşen Seydaoğlu: Barış kadınlar için önemli bir eşik

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Özerk manzaralar: Yol filminde dağlar

Ağlamak gülmenin kardeşidir

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Dinlemekten korkma!

Bu yaşadığımız cehennem değilse nedir?

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Öcalan’a hayırlı-hayırsız çağrı hakikate vesiledir

PKK’nin 12. Kongresi: Tarihsel bir dönüm noktası

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Zulme Karşı Direnmek

Bir son değil, dönüşüm

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

çözümü toplumsallaştırmak

başka bir türklük mümkün

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır