Yadigar Aygün/ İstanbul
Gazeteciler ve akademisyenler, gazeteci Rahmi Turan’ın, Erdoğan ile görüşen CHP’linin Muharrem İnce olduğunu belgesiz ve kanıtsız olarak kamuoyuna sunmasının gazetecilik olmadığını belirtti
‘Töhmet altında bıraktı’
Akademisyen Esra Arsan, gazetecilerin haberlerini belgesiz ve ispat edilmeden topluma sunulmaması gerektiğini belirtti. Arsan, “Gazetecinin yaptığı haberin gerçek olması gerekir. Birilerinden duyulmuş birtakım enformasyonu araştırmadan, belgesiz insanlara açıklamamak gerekiyor. Turan, ortaya attığı iddiada adı geçen herkesi töhmet altında bırakıyor. Gazetecilik insanları töhmet altında bırakma mesleği değildir” dedi.
‘Amacı gazetecilik değil’
Gazeteci Ragıp Duran, gazetecinin görevinin araştırmak ve sorgulama olduğunu hatırlattı. Duran, “Gazeteci için herhangi bir kaynaktan gelen bilgi ancak iddia ya da duyum olabilir. Gazetecinin işi bu bilginin doğruluğunu araştırmaktır. Rahmi Turan, örneğinde, Saray’daki kaynağın verdiği bilgi(!) en az iki kaynaktan doğrulanmalıydı. Bu iki kaynak, itham edilen kişi ve Saray’ın resmi bir sözcüsü olmalıydı. Turan, bunları yapmadan bu iddiayı haber olarak gazetesinde yayınladığı için gazetecilik dışına düştü” dedi.
‘Kanıtlamak zorunda’
Gazeteci Nazım Alpman, “Bu bir defa iki taraftan teyit ederek açıklanacak bir şey. Bunu yayınlayamaz, haber de değil zaten bu dedikodu oluyor. Rahmi Turan’ın gazeteciliği zaten çok tartışılan bir gazeteciliktir” diye konuştu. Gazeteci Ceren Sözeri ise gazetecinin ortaya attığını teyit etmek zorunda olduğunu dile getirdi. Sözeri, “Gazeteci bir iddiayı ortaya atıp bunun kanıtlamasını aktörlerinden bekleyemez” diye belirtti.