Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü ve soruşturma dosyasına dair paylaşımlara getirilen erişim engeline karşı gazeteciler, üniversite önünde protesto düzenleyerek ‘Özgür basın susturulamaz’ dedi
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Wan Şubeleri ve İnsan Hakları ve Medya Derneği (İHAMED), üyeleri Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü ve soruşturma dosyasına dair paylaşımlara erişim engeli getirilmesini protesto etti.
Üniversite Kampüs merkezinde bir araya gelen çok sayıda gazeteciye öğrenciler ve kentteki sivil toplum örgütü temsilcileri destek verdi. MKG üyesi Özlem Yacan, “Bir yıldır dosyanın açığa kavuşturulmamış olması, onlarca sorunun cevapsız bırakılması ve ihmaller bu protestoların gün geçtikçe büyümesine neden oluyor” dedi.
‘Rektör görevini yapacağına gazetecileri engelliyor’
Rojin’in sıra arkadaşlarının 12 gündür, güvenli bir kampüste eğitim görebilmek ve akıllarındaki sorulara cevap alabilmek için Rektör Hamdullah Şevli’yi bir açıklama yapmaya davet ettiği belirten Özlem Yacan, “Ancak Rektör Şevli bir yıldır süren suskunluğunu ısrarla devam ettiriyor. Bizler de basın emekçileri olarak protestoları yerinde takip etmek, öğrencilerin güvenlik kaygılarını gündeme getirebilmek ve halkın haber alma hakkı ilkesi kapsamında görevimizi yapmaya devam ediyoruz. Ancak, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Hamdullah Şevli, asli görevini yapıp kampüsü daha güvenli bir bilim yuvası haline getirmek yerine, gazetecilerin kampüse girişini engelliyor, dahası Rojin ile ilgili haberler yayınlayan gazetecilerin ve gazetelerin sosyal medya hesaplarına erişim engeli getirilmesi için adeta talimatlar yağdırıyor” diye konuştu.
‘Kamuoyuna doğru haber ulaştırmaya devam edeceğiz’
Rektörün talimatıyla birçok gazeteci ve basın kurumunun hesaplarına erişim engeli getirildiğini söyleyen Özlem Yacan, “Gazeteciler Ruşen Takva ve Kadir Cesur’un yanı sıra Yeni Yaşam Gazetesi’nin X (Twitter) hesaplarına erişim engeli getirildi. Ayrıca, Gazeteci Adnan Bilen ve Van Express Gazetesi’nin Rojin Kabaiş’e ilişkin haber paylaşımları da aynı kapsamda engellendi. Öte yandan, gazeteciler Öznur Değer ve Dilan Babat hakkında da Rojin Kabaiş’in ölümüyle ilgili yaptıkları haber içerikleri nedeniyle Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Daha kaç yurttaşın hesabının erişime engellendiği öğrenilemedi bile! Biz bu hukuk dışı talimatları tanımıyoruz. Kamuoyuna doğru haber ulaştırma görevimizi sürdürmekte ısrar ediyoruz. Üniversite Rektörü Şevli’yi basını engelleyerek fikir ve düşünce özgürlüğünü ihlal etmek yerine, asli görevini yapmaya, öğrencilerinin güvenliğini sağlamaya ve kampüsü bir bilim yuvasına dönüştürmeye davet ediyoruz” dedi.
‘Failler bulununcaya kadar sorgulamaya devam edeceğiz’
Gazetecilerin Rojin ile ilgili gerçeklerin ortaya çıkarılması için sormaya devam edeceğini söyleyen Özlem Yacan, “Biz gazeteciler olarak, dilimiz döndüğü, kalemimiz yazdığı, nefesimiz yettiği kadar hakikati söylemeye yazmaya ve sorgulamaya devam edeceğiz. Bizler toplumun sesi olarak Rojin ile ilgili gerçekler ortaya çıkarılıncaya kadar, yazmaya, araştırmaya ve sorgulamaya devam edeceğiz. Özgür basın susturulamaz” ifadelerini kullandı.
‘Basının sesi kısılamaz’
Wan Baro Başkanı Sinan Özaras, Rojin Kabaiş’in şüpheli şekilde kaybolması ve yaşamını yitirmesini hatırlatarak, “Mücadelemiz boyunca bizim yanımızda gazeteciler, kadınlar, öğrenciler ve Wan halkı vardı. Ancak hukuk mücadelemizde sesimiz kısılmaya çalışılıyor. Biz adalet ve hakikat mücadelemizde sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Bizlerin ifade özgürlüğü ve haber alma hakkını sağlayan basının sesi kısılamaz. Bu keyfi bir uygulamadır” dedi.
‘Rojin için mücadele etmeye devam edeceğiz’
Wan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Neslihan Şedal, “Biz Rojin’in ölümünü toplumsal, adalet arayan herkesin ve kadınların meselesi olarak ele aldık. Geçtiğimiz günlerde bizi arayan Rojin’in ailesi, öğrencilerin direnişinin kendileri için moral olduğunu söyleyerek direnişi selamladı. Aile kızlarının organize bir şekilde katledildiğini ve hakikatlerin organize bir şekilde yok edilmeye çalışıldığını savunuyor. Üniversiteler bilim yuvasıdır. Ancak burada hakikat susturuluyor tehdit ediliyor ve ambargo alanı haline getiriliyorsa kim öğrencilerini buraya özgürce getirebilir? Toplumsal refleks bu zihniyeti teşhir etmeye devam edecektir. Bizler Rojin için mücadele etmeye hakikati ortaya çıkarmak için mücadele etmeye devam edeceğiz” diye belirtti.
‘Neyden korkuyorsunuz?’
Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan, Rojin’in şüpheli ölümünün aydınlatılamaması için bir çaba harcandığına dikkat çekti. Ailenin ilk günden itibaren Rojin Kabaiş’in ölümünün şüpheli olduğunu ve aydınlatılması gerektiğini talep ederek, mücadele verdiğinin altını çizen Zeydan, “Toplumun gözü ve kulağı olan gazetecilerin sosyal medya hesaplarını neden kapatıyorsunuz? Neyden korkuyorsunuz” diye sordu.
Açıklama “Özgür basın susturulamaz” sloganlarıyla sona erdi.
Açıklamanın ardından kitle, “Jin jiyan azadî”, “Berxwedan ji bo Rojîn berxwedan”, “Erkek vuruyor devlet koruyor”, “Rektör istifa” sloganları ve alkışlarla Eğitim Fakültesi önüne kadar yürüdü. Eğitim Fakültesi Dekanlık Binası önüne gelen gençler, ”O gece hepiniz neredeydiniz?”, “Adalet adalet Rojin için adalet” sloganları atarak yürüyüşü sonlandırdı.
Kaynak: MA
