Leyla Güven, elleri cebinde olduğu için kendisini tehdit eden gardiyan hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu belirten Avukat Serdar Çelebi, cezaevi kurallarının tutukluların yanı sıra personelleri de kapsadığını söyledi
Milletveliliği düşürüldükten sonra yargılandığı davada 22 yıl 3 ay hapis cezası verilmesi üzerine 22 Aralık 2020 yılında DTK Eş Başkanı Leyla Güven tutuklandı. Elazığ Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, aşı için götürüldüğü bölümde elleri cebinde olduğu için kendisini tehdit eden gardiyan hakkında suç duyurusunda bulundu. Güven’in avukatları ise cezaevi idaresi tarafından müvekkilleri hakkında “gardiyanı tehdit etmekten” verdiği 11 günlük hücre cezasına karşı Elazığ Ceza İnfaz Hakimliği’ne itirazda bulundu.
‘İnfaz koruma personelinin kendi egoları…’
Güven’in avukatlarından Serdar Çelebi, müvekkiline verilen cezanın henüz kesinleşmediğine işaret ederek, cezaevi kurallarının tutukluların yanı sıra personelleri de kapsadığını söyledi. Av. Çelebi, “O personel, keyfi, egolarına dayalı, yasada olmayan şekilde davranırsa bu şekilde istenmeyen sonuçlar da doğar. Leyla Güven’e verilen hücre cezasının sebebi, Güven’in ihtiyari veya gayri ihtiyari elini cebine sokmasıdır. Uzun yıllar siyaset yapmış, milletvekilliği yapmış, yaşı itibariyle belli bir olgunluğa erişmiş bir kadın siyasetçinin sırf eli cebindedir diye olayı bu hale getirmenin temel sebebi, oradaki infaz koruma personelinin kendi egoları ve mahpuslara olan yaklaşımlarından kaynaklı” ifadelerini kullandı.
Keyfi davranma
Güven’e verilen hücre cezasının ağır bir ceza olduğunu belirten Çelebi, “Gardiyanın şu iddiası var: ‘Eli cebindeydi, şüphelendim. O yüzden elini cebinden çıkarmasını istedim. Onun üzerine yaşanan bir mesele.’ Ancak cezaevinin çok yüksek derecede korunaklı olduğunu biliyoruz. Girişte X-Ray cihazını çok ince ve hassas ayarda çalıştırıyorlar. İçeriye bir madde sokmanın imkanı yok. Kaldı ki aşının yapıldığı yere götürüldüğünde, koğuştan çıkar çıkmaz ince bir aramaya tabi tutuluyor. Bu hususlar dikkate alındığında olay, infaz koruma memurunun tamamen Güven’in elini cebine koymasını hazmedememesi, kendisini devletin temsilcisi görüp keyfi davranması ve müvekkilin elini cebine koymasından duyduğu rahatsızlıklar neticesinden meydana gelmiş” şeklinde konuştu.
‘Cezaevleri açısından telafisi imkansız olaylara sebebiyet verir’
İdarenin cezaevlerini tutuklular için çekilmez bir hale getirmekten kaçınması gerektiğini vurgulayan Çelebi, şunları söyledi: “Leyla Güven, ulaşamayacağımız bir ortamda. İnfaz koruma memurunun kendisine yönelik tehdit ve hakaretlerinden kaynaklı can güvenliğinden endişe etmiş, bize ve olayın Meclis’e ulaşması için kızından yardım istemiştir. Çünkü cezaevinde her an karşı karşıya geldiği infaz koruma memurun tehdidinden kaynaklı ciddi anlamda tedirgin olmuştu. Çözüm bulunması, önlem alınması için yardım istemiştir. Aynı zamanda da Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığına infaz koruma memuruyla ilgili suç duyurusunda bulunmuştur.” Çelebi, hücre cezasını mahkemeye taşıdıklarını ve cezanın yargından döneceğini dair şüpheleri olmadığını belirterek, “Çünkü aksi taktirde içerdeki mahpuslara yönelik bu keyfi tutumun yargı makamınca yapılmış izlenimi doğar ki, bu da cezaevleri açısından telafisi imkansız olaylara sebebiyet verir” uyarısı yaptı.
Kaynak: MA
