• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
17 Haziran 2025 Salı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Manşet

Güzel Sabiha’nın güzel düşü-Elend Aydın

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
11 Mayıs 2019
Kategori: Manşet, Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yüz yıl evvel (evet, yüz yıl!) sevgili Ahmet Tulgar’a verdiği röportajda hayalinin “Sevgili Annesi Leyla’nın koynunda uyumak” olduğunu ifade etmişti Sabiha. O zamanlar daha mevsimler geçmemiş, Sevgili Leyla da küçük zindandan tahliye edilmemişti. Sevgili Sabiha’nın düşü sessiz rüzgarlarda soluk alıp, filler tepişince ezilmeyen çimlerden yeşil umutlar toplayarak yol aldı ve gün geldi, Anneciği tahliye edildi.

Artık hayal gerçekleşebilir, düş hayatın ta kendisi olabilir. O; bir “kuzucuk” olarak annesinin koynunda uyuyabilirdi! Değil mi? Öyle sandık, öyle sandı düş ve gerçekler, efkarlı kırlangıçlar bile. Bu düşten daha masum bir düş var mıydı şu yeryüzünde?

Bu düşten daha sade, daha sevilesi! Ama gerçekleşmedi! Sevgili annesi ona “kavuştuğunda” artık kucağı; çalıp tüm dünyaya dağıttığı kor alevlerin diyarıydı. Bedeni derya, ruhu okyanus, sesi en güzel notaların aşkıydı. Ama artık kucağına alamazdı çocuğunu ve çocuklarını. Çünkü ilerleyen fedakar mevsimler, bünyesini sarı papatyaların, kelebek ve yıldızların kırılgan ve hassas bünyelerine katmıştı.

Artık o düş; o en masum, en insani düş gerçekleşemezdi! Lakin Sabiha, annesinin kızıydı ve ne yas tuttu düşünün gerçekleşmeyişine ne mızmız şarkılara gönül indirdi. Artık zamanların, hakikat ve hayallerin ötesine geçmiş annesinin ruh ve bedeniyle bir olarak direnişinin kanatlarına kattı kanatlarını. Ve gün geldi, bir gazeteci, bir Kürt, bir kadın ve düşü gerçekleşmeyen bir çocuk olarak o röportajı yaptı annesiyle. “Seninle birlikte büyüdük, aramızda sadece 17 yaş var” dedi annesi.

Birlikte büyümüş iki yiğit kadın olarak yüz yıl ağırlığındaki saliseleri golgota’ya tırmanan İsa gibi sırtlayarak yangınlardan, karanlıklardan, kara dikenli çalılardan geçtiler. Aynı ruh ve aynı beden olmayı başarmış iki ayrı kadın, anne ve kız olarak tarifsiz ve emsalsiz yollardan, yolculuklardan geçtiler hem yol hem de yolcu olarak.

Anne ve kız olmanın annelik ve kızlığın anlamlarına şahikalar kattılar. El ele tutuşmuş iki sonsuz ve onurlu hayat olarak kalbimizin tam içindeler, kör gözler göremese de onlar varlar; düşler, gerçekler. Gündüz, gece umut, direnç, sevgi, bekleyiş, sessizlik ve asla susmayacak şarkıdır onlar. Mevsimlerden baharsa Sabiha ve annesinin tomurcuklanmış milyonlarca dallarının da baharıdır.

Çiçekler açmışsa iki yüzlü günlere yaklaşan annece bir açlığın, anacıl ve anne bir açlığın ektiği tohumlardandır. Sevgili Halil Dağ, aşık olduğu Hewrami tek şarkının “Leyla için” olduğunu yazmış bir yazısında ve eklemiş: “Sonradan öğrendim ki Leyla, Türk, Kürt, Fars, Arap, tüm halkların tek gerçek ve gizli aşkıymış…”

Okyanuslardaki su damlaları, çöllerdeki kumlar, peşine vermiş çocuklar şahittir ki Leyla, yaşayan bir direniş efsanesi olmayı başardı, dünya dolusu saliseleri aylara bağlayarak, ayları yüzyıllara ekleyip geçmiş ve geleceği avuçlarında nakışlayarak. Hem belki Sabiha’nın düşü gerçekleşmiştir de; idrak edemediğimiz bir varoluşun helezonik ve samanyoluvari boylamlarındadırlar ne de olsa.

“Paramparça bir kitabe olan” kalbimizin en derin hüznünden. Son söz: Leyla eşittir ışıklar içindeki bir dünya; Sabiha; Leyla ve ikisi; çağın gördüğü en imkansız ve en gerçek rüya!

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Kendine Ait Bir Oda’dan komünal topluma

Kendine Ait Bir Oda’dan komünal topluma

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Kadın, bir anlamda sadece toplumsal yapının salt sürdürücüsü değildir, aynı zamanda onun yeniden inşa edilmesinde esaslı bir öneme sahiptir. Kadının...

En sağlam kubbe demokrasidir!

En sağlam kubbe demokrasidir!

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Demir Kubbe demokrasidir. Halk desteği ve haklı zeminde durmak her türlü saldırıyı etkisiz hale getirmenin yegâne yoludur. Abdullah Öcalan’ın yaptığı...

Abdullah Öcalan’ın paradigması I: İdeolojik değişim ve kriz

Abdullah Öcalan’ın paradigması I: İdeolojik değişim ve kriz

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Abdullah Öcalan’ın paradigma değişimi, kimi çevrelerce tarihsel çizgiden bir sapma, ideolojik bir kopuş olarak değerlendirilmiş olsa da; daha yakından bakıldığında...

Bölgesel tırmanış ve demokratik dönüşümler: Ortadoğu iki engel arasında…

Bölgesel tırmanış ve demokratik dönüşümler: Ortadoğu iki engel arasında…

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Önder Abdullah Öcalan’ın fikirleri, kimliklerin çatışmak yerine birbirini tamamladığı ve onurun dışlama yerine birlikte yaşama yoluyla korunduğu daha adil ve...

Dijital magandalık

Dijital magandalık

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Kürdistan’da Kürt Özgürlük Hareketi’ne saldırıp bunu 'Kurdistanî duruş' diye sunan hastalıklı bir dijital magandalık gelişti. Gerçekte bir etkileri yok Engin...

‘It’s the economy, stupid!’

Buğday, ekmek, haysiyet

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

2025 yılı buğday fiyatını ne Cumhurbaşkanı ne de bakanlık açıkladı, TMO basın bülteni ile duyurdu. Duyurulan fiyat şöyle; makarnalık ve...

Sonraki Haber

Kayyumdan gazeteye 303 bin TL ödeme

SON HABERLER

Kendine Ait Bir Oda’dan komünal topluma

Kendine Ait Bir Oda’dan komünal topluma

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

En sağlam kubbe demokrasidir!

En sağlam kubbe demokrasidir!

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Abdullah Öcalan’ın paradigması I: İdeolojik değişim ve kriz

Abdullah Öcalan’ın paradigması I: İdeolojik değişim ve kriz

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Bölgesel tırmanış ve demokratik dönüşümler: Ortadoğu iki engel arasında…

Bölgesel tırmanış ve demokratik dönüşümler: Ortadoğu iki engel arasında…

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Dijital magandalık

Dijital magandalık

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

‘It’s the economy, stupid!’

Buğday, ekmek, haysiyet

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Dar ve dönemsel çıkarlara takılmamak…

İsrail–İran gerilimi: Tarihsel kırılmalar ve demokratik çözümler 

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır