İstanbul ve Ankara’da yapılan eylemlerde hasta tutsaklar Seyad Erişmiş ve Hatice Yıldız’ın tahliyesi talep edildi
Hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla Ankara’da ve İstanbul’da yapılan eylemlere devam edildi.
Ankara
Hasta Tutsaklara Özgürlük İnisiyatifi, eylemlerinin 577’nci haftasında Sakarya Caddesi’nde bir araya geldi. Demokratik kitle örgütleri ve İnsan Hakları Derneği (İHD) üyelerinin katıldığı açıklamayı İHD Ankara Şubesi Eşbaşkanı Ömer Faruk Yazmacı yaptı. Bu hafta yapılan açıklamada Erzincan Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutsak Seyad Erişmiş’in durumuna dikkat çekildi.
Seyad Erişmiş’in 2016’dan beri tutuklu olduğunu, 6 yılı aşkın süre zarfında Wan F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulduğunu belirten Ömer Faruk Yazmacı, şunları aktardı:
“Rahatsızlıkları yaklaşık 5 yıl önce başlamış, ancak doğru düzgün bir tedavi alamamıştır. Sürekli bayılma ve krizler geçirmekte olup bu nöbetler yıldan yıla artış göstermiştir. Şu anda ayda 5–6 kez kriz nöbeti yaşamaktadır. İlk başta ‘epilepsi sendromu’ tanısı konulsa da daha sonra psikiyatriye yönlendirilmiş ve 4 yıldır ilaç tedavisi görmektedir; son 5 yıldır kullanılan ilaçların düzelme sağlamadığı aktarılmaktadır. Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Servisi’nde MR ve diğer işlemler yapılmış; ancak sonuçları kendisine bildirilmemiştir. Her iki böbreğinde taş bulunmaktadır; sol böbreğinde kötü huylu kist tespit edilmiştir. İki kez taş kırma işlemi uygulanmış, yıllardır ilaç kullanmasına rağmen düzelme olmamıştır. Yaklaşık 6 yıldır böbrek sorunları yaşamaktadır; böbrek ağrıları nedeniyle 5 yıldır korse ve sıcak su torbası kullanmaktadır.”
Ömer Faruk Yazmacı, Seyad Erişmiş’in midesinde 5 yıldır devam eden sağlık sorunlarının olduğuna da dikkat çekerek, “Genel cerrah muayenesinde midesinin tam işlevsel olmadığı, bunun sonucu olarak akciğer ve göğüs kafesinde sıvı birikimi bulunduğu belirtilmiş; 2 yıl ilaç kullanmasına rağmen iyileşme görülmemiştir. Endoskopi ile midesinden parça alınmış, ‘4. evre mide fıtığı ve mide üst kapakçığında belirgin gevşeme’ rapor edilmiştir. 6 ay ilaçla takip önerilmiş, ancak önerilen sürenin sonrasında bir kere dahi kontrole götürülmemiştir. Bu nedenlerle kırmızı et, beyaz et, yumurta gibi temel protein kaynaklarını 5 yıldır tüketememektedir. Yemeklere sürekli et suyu karıştırılması sonucu beslenememiş ve kilosu 76’dan 65 kiloya düşmüştür” dedi.
Ömer Faruk Yazmacı,Seyad Erişmiş’in biran önce tahliye edilmesi talebinde bulundu.
İstanbul
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, her hafta düzenlediği “F Oturumu” eyleminin 705’incisini Beyoğlu’nda bulunan şube binası önünde gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki ağır hasta tutsak Hatice Yıldız’ın sağlık sorunlarına dikkat çekildi. Açıklamayı İHD yöneticisi Gülseren Yoleri okudu.
Katledilen tutsaklar anıldı
Cezaevlerinde tutsakların yaşamlarının yitirmesinin normalleştirilmeye çalışılmasına karşı mücadele ettiklerini dile getiren Gülseren Yoleri, Eylül ayının cezaevlerindeki politik tutsakların yaşam haklarına yönelik saldırılarla anılan bir ay olduğunu belirterek 1995’te Buca, 1996’da Diyarbakır, 1999’da Ulucanlar cezaevlerinde tutsakların işkenceyle öldürüldüğünü hatırlattı. Gülseren Yoleri, “Saldırılarda öldürülen mahpusları anıyor, bütün kamuoyuna, hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine, baskıya ve katliamlara karşı sesimizi yükseltmenin sadece bir duyarlılık sorunu değil, doğrudan geleceğimizi sahiplenme, koruma sorunu olduğunu ve mahpuslara yönelik ihlallere karşı bu bilinçle mücadele etmek gerektiğini hatırlatıyoruz” dedi.
Sedyeyle tutuklandı!
Bu hafta eylemlerinde Bakırköy Cezaevi’nde tutulan 76 yaşındaki hasta tutsak Hatice Yıldız’ın durumunu paylaşan Gülseren Yoleri, şunları belirtti:
“Evinden sedyeyle alınarak tutuklanan 76 yaşındaki Hatice Yıldız; yaşlılığa bağlı sağlık sorunları yanında, demans, yüksek tansiyon, kemik erimesi, bel fıtığı, omurga eğriliği, mide rahatsızlığı ve görme bozukluğu hastalıkları ile mücadele etmekte, hapishane koşullarına bağlı olarak sağlık durumu her geçen gün daha da bozulduğundan sık sık baygınlık geçirmekte, başkalarının yardımı ile yaşamını sürdürebilmektedir. Avukatı tarafından yapılan ilk açıklamada; 28 Mart 2024 günü yaptıkları görüşmede Yıldız’ın ilaçlarının verilmediğini öğrendikleri ve ilaçları verilmediği için Demans hastalığının daha belirgin bir hal aldığını ve ağır bir unutkanlık durumu geliştiğini gözlemledikleri, var olan hastalıkları ve yaşlılık sorunları ile hapiste yaşamını sürdüremeyeceğinden hareketle Hatice Yıldız hakkında infaz erteleme, denetimli serbestlik ve Adli Tıp Kurumuna sevki için gerekli başvuruları yaptıkları belirtilmiştir.”
‘ATK raporuyla tahliyesi engelleniyor’
Cezaevi koşullarının ve düzenli tedavi sağlanamaması nedeniyle Hatice Yıldız’ın sağlık durumunun kötüleştiğini ifade eden Gülseren Yoleri, kişisel bakımını ancak başkalarının yardımı ile yapabilmesine rağmen, infaz erteleme ve denetimli serbestlik için yapılan başvurulardan bir sonuç alınamadığının altını çizdi. Gülseren Yoleri, şunları dile getirdi: “Sevk edildiği Adli Tıp Kurumu’nun ‘cezaevinde kalabilir’ raporu vererek, Hatice Yıldız’ın serbest bırakılmasına engel olduğu aktarılmıştır. 25 Eylül 2025 tarihinde komisyonumuza verdiği bilgide ise kızı; ‘Annemin mahpusluk süresi 19 ayı buldu. Sağlık durumunda bir iyileşme söz konusu değil. Sürekli hastaneye götürüp getiriyorlar. Durumundan çok endişeliyiz. Son çıkan yasada, annemin tahliye olması gerekiyordu ama İnfaz Hakimliği tahliyesine ret verdiğinden dolayı annem tahliye edilmedi. Annemin serbest bırakılması için destek talep ediyoruz’ demiştir. Yaşlı ve ağır hasta mahpus hatice yıldız ve bütün ağır hasta mahpusların serbest bırakılarak, sağlık ve yaşam haklarının korunması için yetkilileri göreve, kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz.”
Eylem sloganlarla son buldu.
İSTANBUL