Soma için, 5 yıl önce çalışırken ölen işçileri anmak, Somayı unutmadık unutturmayacağız demek için, 13 Mayıs akşamı Kadıköy Altıyol’da buluştuk. 3. Havalimanı İşçileri ile Dayanışma Platformu Soma için sokağa, baretini, fenerini al da gel çağrısını yapanlar arasındaydı. Önde Soma cinayetinde yitirdiğimiz işçilerin isimlerinin olduğu pankart arkasında #HerŞeyÇokGüzelOlacak pankartı ile yürüyüşe başladık. Sloganlar atıla atıla, camlardan balkonlardan bakanları yanımıza çağıra çağıra yürürken emniyet amiri yolumuzu kesti -o pankartı kaldırın vali yasakladı o sözü- dedi, Vali talimatı sözlü olarak ve gece vermiş. Görev başında kendileri.
Yaşamımız içinde katliamlar, zulümler gece gündüz sürüyor. Soma faciasının üzerinden 5 yıl geçti. Göz göre göre karbon monoksite maruz bırakılarak zehirlendiler, yandılar, yitirdik onca canı. Dönemin iktidarı bugün de iş başında. Katliamlar da baskı ve zulüm de devam ediyor. Şirketler işçileri öldüresiye çalıştırarak yaşam alanlarını yok ederek paralarını kazanmayı sürdürüyor. Devletin yöneticileri katliamların sürmesinden yana, adalet ona göre işliyor.
Tüm bu gidişat yolundayken ne demeye değişeceğini ima etmek, alanlara çıkmak, yanyana gelmek. Vali sinirleniyor tabii; olacak şey değil ona göre -her şey güzel olacak- diyor özgürlük için adalet için biraraya gelenler, gençler, kadınlar, işçiler, devrimciler, halklar. Bu bir isyan, birlikteliğin zalimin yüzüne yüzüne, gözünün içine baka baka haykırılışı, anlıyorlar. Son gücünü kullanıyor, talimatı alan en az onun kadar aciz -bizi de anlayın, kaldırın pankartı, yoksa yürütmeyiz- diye emri iletiyor bizlere. Pankart önce kalkıyor çatışılmadan yürüyüş tamamlanıyor, parka seriliyor pankartlar, önde yitirdiklerimizin isimleri arkada o pankart. Gene itiraz geliyor. Bu kez kalkmıyor pankart üzerine baretler konuyor.
Yazı az görünüyor sağından solundan, orada dururken bu kez koruyucusu işçileri çalışırken koruyan baretler. Olacakların habercisi baretlerin güvencesinde bu kez.
Bugün bir başka katliamın yıldönümü. Çorlu tren faciasında yitirdiklerimiz anılacak alanlarda bu kez. Üzerinden Ankara tren faciasını da yaşadık.
Yüzlerce işçinin öldüğü düşünülen 3. Havalimanı katliamına iki gün önce bir kişi daha eklendi. 31 yaşında Mustafa Ateş Havalimanında Pier 1 bölgesinde çatı onarımı sırasında 18 metreden düşmüştü, hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Uçaklar iniyor bu günlerde katliamların yapıldığı havalimanına, o esnada işçiler ölüyor yolcuların az ilerisinde, sermaye şirketleri güç iktidarı beslerken.
Her şey çok güzel olacak söz olsun:
Cumartesi Anneleri’ne, Tecriti yıkmak için alanlarda olan, çocuklarını yaşatmak için adalet isteyen annelere.
Çalışırken yitirdiğimiiz işçilere.
Tecrit kalksın barışa giden yol açılsın diye açlık grevinde olan Leyla Güven’e, 3000’i aşkın direnen, yaşamlarını bu uğurda yok sayanlara.
Çocuklara sözümüz olsun.
Daha çok dayanışacağız. Daha çok…
Soma’yı unutmadık, unutturmayacağız. Ermenek’i, 3. Havalimanı’nı, Roboski’yi, Sur’u, Cizre’yi, Sivas’ı, Ankara Gar, Suruç’u.
Her yerde annelerin yanında olacağız, söz; Her şey çok güzel olacak.
Yasaklasalar da, zulum de etseler. Kadınlar direnişte Kadınlar, anneler alanlarda. Her şeyi çok güzel kılmak için Devran’ı tersine çevirmek için, katliamları yaşamamak için hep beraber olmaya devam edeceğiz. Bir kez yanyana geldik artık hiçbir şey eskisi gibi gitmeyecek özgür bir yaşam münkün biliyoruz…