Savcı, Hilal Kar’ı katleden Mehmet Demirhan hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi
Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı 5 Nisan Mahallesi’nde 23 Haziran’da Hilal Kar’ı katleden, Mehmet Demirhan’ın “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan yargılandığı davanın ilk duruşması Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada tutuklu sanık Mehmet Demirhan ile taraf avukatları hazır bulundu. Amed Barosu Kadın Hakları Merkezi ile Rosa Kadın Derneği, duruşmaya katılma talebinde bulundu.
Duruşmada suçunu kabul eden Mehmet Demirhan, “Ailesi kıskançlık amaçlı beni karalıyor. Bir düzen kurdular ve bu suçu sebepsiz yere işlediğim algısını yaratıyorlar. Suçumu kabul ettim. Evet, ben yaptım. Olay anını tam olarak hatırlamıyorum. Benim istediğim şey şu: Ben bu olayı tasarlayarak, yapmadım” dedi.
‘Silahla kapıya gitmenin anlamı ne?’
Sanığın savunmalarının ardından söz verilen Hilal Kar’ın babası Mahmut Kar, “Sanık, ‘tasarlayarak yapmadım’ diyor. Mademki tasarlamadın, çocuğu alıp, sonra silahla kapıya gitmenin ne anlamı var. Konuşma bahanesi ile kızımı sokağa çekiyor, kızım silahı görünce kaçmaya çalışıyor. Tasarlama yoksa neden sokak ortasında silah çıkarıp, kızımı katlediyor? Bu tasarlama değilse nedir” diye sordu.
‘Sürekli tehdit ediyordu’
Hilal Kar’ın kız kardeşi Ruken Kar, şikayetçi olduğunu söyleyerek, “Sanık, ‘Eşimi kıskandım’ diyor, ama zaten onlar olaydan bir yıl önce ayrılmıştı. Bu şahıs ablamı ve çocuğunu 6 Şubat depremi döneminde dışarı attı. Hiç bir zaman sormadı, bu süreçte ayrı yaşıyorlardı. Kendisi sürekli ablamı bizimle ve çocuğuyla tehdit ediyordu” dedi.
‘Haksız tahrik indirimi olamaz’
Olayın tasarlayarak gerçekleştiğini belirten müşteki avukatı Eda Kar Burakmak, sanığın olay yerine silahla gittiğinin altını çizerek, “Konuşma amacıyla oraya silahla gitmesi normal değil. Bu olayda tamamen ataerkil toplumun karşılığını görüyoruz. Dosyada haksızlık olmadığı gibi, haksız tahrik indiriminin olmayacağını da dile getirmek istiyoruz. Sanığın olaydan önce ve sonraki halleri değerlendirildiğinde, kadına karşı tasarlanarak bir cinayet işlendiği açık. Biz iddianamede yazılı olduğu şekilde bir mütalaa verilmesini talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
Müşteki avukatı Sidar Enes de soruşturma kapsamında olaya dair bir beyanda bulunmayan sanığın, bugün konuşmaya başladığına dikkat çekerek, “İşlenen cinayeti namus adı altında meşrulaştırmaya çalışıyor. Bu noktada sanığın olayın tasarlama olmadığı beyanını kabul etmiyoruz. Sanığın en üst sınırdan cezalandırılmasını istiyoruz” talebinde bulundu.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Avukatı Şeyhmus Erdoğan ise, haksız tahrik uygulanmadan sanığın cezalandırılması gerektiğini ifade etti.
Mütalaa sunuldu
Savunmaların ardından mütalaasını mahkemeye sunan iddia makamı, sanığın “tasarlayarak kadına karşı kasten öldürme” suçundan cezalandırılmasını istedi.
Sanık avukatları mütalaaya karşı savunma yapmak için süre talebinde bulundu.
Amed Barosu Kadın Hakları Merkezi ve Rosa Kadın Derneği’nin davaya katılama taleplerini reddeden mahkemeye, sanık avukatlarının savunma yapmak üzere süre talebini kabul ederek, 7 Mayıs’a erteledi.
Kaynak: MA