Leyla Işıktaş ve Muatter Işıktaş’ın evlerinde şüpheli bir şekilde ölü bulunmalarının ardından, kadınların katledildiklerine dair şüpheler artarken, ön otopsi raporu aileye ve avukatlara verilmedi
Mêrdîn’in Artuklu ilçesine bağlı Saraçoğlu Mahallesi’nde, 21 Ağustos’ta Leyla Işıktaş ve ablası Muatter Işıktaş, evinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiş halde bulundu. Kardeşlerin evine düzenli olarak ekmek götüren yeğenleri, uzun süre kendilerinden haber alamayınca eve gitti. Kadınlardan birini koltukta, diğerini ise kapıya yakın bir yerde yüzüstü yatarken gören yeğen, durumu yakınlarına bildirdi. Ardından olay yerine gelen sağlık ve polis ekipleri, yaptıkları incelemede kadınların en az on gün önce yaşamını yitirdiğini iddia etti. Cenazeler çürüdüğü için otopsi işlemleri, Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi.
Uzun süre haber alınamadı
Uzun süredir Artuklu’da yaşayan Leyla Işıktaş ve Muatter Işıktaş, bir süre önce yaşadıkları mahallede bulunan başka bir eve taşındı. Kadınlardan uzun süre haber alınamayınca, kadınların sürekli ekmek istedikleri yeğenlerinin eve gidip iki kadını yaşamını yitirmiş bir şekilde gördüğü iddia edildi.
Komşuların beyanları
Konuya dair konuştuğumuz komşuları tarafından ise farklı beyanlar dile getirildi. Komşular, her iki kadının kendi halinde yaşadığını belirterek sadece balkonda veya işleri için dışarı çıktıklarında gördüklerini ifade etti.
‘10 gün değil, 17 gün sonra’
Komşulardan biri şöyle konuştu:
“Kadınların 10 gün önce yaşamını yitirdiği söyleniyor. Ama 17 gün boyunca mahalleden kötü koku geliyordu. Hatta evlerine yakın mesafede bulunan diğer komşularımızı aradık, ölü hayvan olma ihtimali var mı yok mu diye.”
Öte yandan konuştuğumuz ve Leyla Işıktaş ile Muatter Işıktaş’ın evine en yakın mesafede bulunan komşusu ise evden herhangi bir koku almadıklarını söyledi.
Komşuları, iki kardeşin ailelerinden kalan mirastan paylarını aldıklarını ve daha sonra bu mirası altına çevirdiklerini aktardı. Ayrıca her iki kardeşin el işi yaptıklarını ve bunlardan kazandıklarıyla birikim yapmaya çalıştıklarını, bu nedenle her iki kardeşin katledilme şüphesi olabileceğini dile getirdiler.
Evler dip dibe
Evlerin birbirine çok yakın mesafede bulunduğu bir mahallede iki kadının şüpheli ölümü, 17 gün boyunca fark edilmemesiyle çelişkileri artırıyor. Sokak aralarının bile düzgün belirlenmediği bu yerleşim yerinde, kadınların yaşadığı ev ile komşu ev arasında yüksekliği 1 buçuk ya da 2 metre olan duvarla ayrılmış ya da yokuş yukarı olduğundan kaynaklı evler dip dibe inşa edilmiş durumda.
Zehirlendikleri iddiası
İki kadının zehirlendiğine dair iddialar bulunsa da, ölümleri kayıtlara “şüpheli ölüm” olarak geçti. Ön otopsi raporunun aileyle ve avukatlarla paylaşılmadığı, aile üyelerinin ise ifade vermek üzere emniyete çağrıldığı öğrenildi.
‘Basının duymasını istemiyoruz’
Leyla Işıktaş ile Muatter Işıktaş’ın yakını Galip Işıktaş’ın, davayı takip eden avukata ise, “Bizim bildiğimiz bazı şeyler var ama sadece size konuşacağız, basının duymasını istemiyoruz” dediği öğrenildi. Öte yandan Galip Işıktaş’ın televizyon programlarının kendisini sürekli rahatsız ettiğini, kadınların şüpheli ölümlerinin magazin boyutunda ele alınmaması gerektiğini ve iki kadının ölümüne şüpheyle yaklaştığını, şu an için otopsi sonuçlarını beklediklerini ifade ettiği öğrenildi. Öte yandan kadınlara ait ziynet eşyalarının aileye verilmek üzere savcılık tarafından el konulduğu öğrenildi.
Kadınlara ait otopsi raporu ise bekleniyor.
Kaynak: JINNEWS
