Kayyum politikasının Kürtlerin kendini yönetme hakkına bir saldırı olduğunu belirten sivil toplum kuruluşu temsilcileri, iktidarın kayyum politikalarını kalıcı hale getirmek istediğini söyledi
Halkaların Demokratik Partisi’nin (HDP) 31 Mart’ta kazandığı belediyelere dönük kayyum atanmalarına tepki gösteren Van’da faaliyet yürüten sivil toplum ve emek örgütleri, halkın seçime ve sandığa inancının kalmadığına işaret etti. Kayyum politikasının seçimleri anlamsızlaştığını belirten sivil toplum kuruluşu temsilcileri, demokrasi için tüm kesimlerin ortak mücadele hattında birleşmesi çağırıda bulundu.
Birlikte mücadele çağrısı
Kayyumların halk iradesinin gaspı anlamına geldiğini belirten Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Van Şube Başkanı Bedri Yamaç, “Kürtlerin kendilerini yönetmemeleri için her türlü engellemeyi çıkarıyorlar. Kayyum demek, belediyede çalışan emekçilerin iş güvencesinin ortadan kalkması ve demokratik siyasetin ortadan kalkması demek. Kayyumlarla birlikte seçimler anlamsızlaşıyor” dedi. Kayyumlara karşı ortak ve güçlü bir itirazın olması gerektiğine vurgu yapan Yamaç, “Bütün demokratik kamuoyunu, sivil toplum örgütlerini, sendikaları ve vicdanlı herkesi kayyumlara karşı demokrasi için birlikte mücadeleye davet ediyoruz” çağrısını yaptı.
‘Demokrasiye olan inancımızı yitirmeyeceğiz’
Kayyum kararını, siyasi iktidarın tek başına verdiği bir karar olarak görmediğini dile getiren İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şube Başkanı Murat Melet, kayyum politikasının kalıcı hale getirilmek istendiğini söyledi. Melet, “Siyasal iktidarla birlikte, devlet bir bütünen bu kayyum stratejisi üzerine düşünüyor ve kayyum stratejisini kalıcı hale getirme durumu söz konusu. Kayyum stratejisi aynı zamanda özel bir sürecin özel koşullarının sonucudur. Aslında bir bütünen demokrasi kazanımlarına saldırıdır. Biz de İnsan Hakları Savunucuları olarak, demokrasiye inanan insanlar olarak inancımızı yitirmedik yitirmeyeceğiz. Her ne olursa olsun bizim her yerde, her zeminde hem demokrasiden bahsetmek, hem de insan haklarından bahsetmek aslı görevimizdir” diye konuştu.
‘Görevlerine iade edilmeleri gerekir’
Kayyum politikasına son verilerek belediye eşbaşkanlarının görevine iade edilmesini isteyen Melet, şöyle devam etti. “Buradan çağrı yapmak istiyoruz. Hem siyasal iktidara, hem devlete, hem devlet aklına. Türkiye’de bulunan diğer siyasi partilere, demokrasi ve emek güçlerine, bu ülkede birlikte yaşamaktan başka çare olmadığını söylüyoruz. Halkların kardeş olduğunu bu kardeşliğin de pekişmesi ve devamının sağlanması için demokrasinin elzem olduğuna inanıyoruz. Düşünce ve özgürlükler önündeki engelleri kaldırmadığınız sürece, her siyasi parti kendi tüzüğünü yer alan ilkeleri çerçevesinde çalışmalarını yürütemediği sürece, eş başkanlar görevini yürütemediği müddetçe bu ülkede demokrasiden bahsetmek çok zor olacaktır. Biran önce görevinden alınan eşbaşkanların serbest bırakılarak görevine iade edilmesini istiyoruz.”
‘Kürtler kayyumlardan razı değil’
Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER) Eşbaşkanı Seyfettin Ertaş ise kayyum politikasının halk iradesini yok sayma olduğunu söyledi. Ertaş, “Geçmişte de kayyumlar atanmıştı Kürt illerine. Ama tekrar seçime gidildiğinde kayyumlar da hükümet de büyük bir hezimete uğradı. HDP yine ezici bir oyla belediyeleri kazandı. Kürt halkının iradesinin kabul edilmediği, kimliğinin kabul edilmediğinin açık göstergesidir kayyumlar. Kürtlerin kendini yönetme hakkına saldırıdır. Bu yaklaşım kimlik ve statünün tanınmamasıdır. Seçimle elde edilen bir statüyü ve kendini yönetme durumunu dahi kabul etmiyorlar. Kürtler kayyumlardan razı mı? Hayır? Tam tersi, kayyumu kabul etmiyor ve tanımıyoruz” diye konuştu.
‘Kayyumlar ülkemize ciddi zararlar veriyor’
Kayyum politikası yüzünden halkın seçimlere olan güvenini kaybettiğini söyleyen Van- Hakkari Tabip Odası Genel Sekreteri Doktor Hüseyin Yaviç, “Kayyumlar seçme ve seçilme hakkını engellediğinden dolayı ülkemize ciddi zararlar verdiğini düşünüyoruz. Elbette herkes makam ve mevki ayrıt edilmeden yargılanmalıdır. Fakat şuan önümüzdeki tablo bu değildir. Seçim sürecinde adaylık için başvuran ve YSK tarafından adayları önünde hiçbir engel olmadığı teyit edilerek, başvuruları kabul edilen kişilerdir. Bu uygulamalar seçime ve sandığa olan inancı sarsmaktadır” ifadesinde bulundu. Kayyum atanmalarına karşı halkın kendi oylarına sahip çıkması gerektiğini vurgulayan Yaviç, “Bu uygulamanın uzun süre devam etmemesi için halkımızın buna karşı ses çıkarması gerekiyor” dedi.
Kaynak: MA