• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
6 Temmuz 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Forum

İnsanı devlet için değil, insan olduğu için yaşatmak

20 Şubat 2023 Pazartesi - 00:00
Kategori: Forum, Manşet
İnsanı devlet için değil, insan olduğu için yaşatmak

6 Şubat’ta Maraş merkezli yaşanan depremlerde binlerce insanın yaşamını yitirmesi, bu devleti kutsayan zihniyetin bir sonucundur. Yapılması gereken demokratik cinsiyet özgürlükçü bir zihniyeti esas almaktır

Seyithan Akyüz

Türk siyasetçilerin sıklıkla dile getirdikleri bir söz vardır. Derler ki “insanı yaşat ki devlet yaşasın.” Bu sözün kaynağı olarak da Şeyh Edebali’yi gösterirler. Şeyh Edebali, Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarında yaşamış bir din adamı. Aynı zamanda Osmanlı Devleti’ni kuran ve adını bu devlete veren ilk Osmanlı Sultânı Osman Gazi’nin de kayınpederi. Konumuz Osmanlı tarihi veya Şeyh Edebali’nin kim olduğu değil elbette. Bundan ziyade söylenen bu sözün zihni arka planının ne olduğunu izah etmektir.

Tabi bu sözün gerçek anlamda kime ait olduğunu bilmiyoruz. Ama şunu iyi biliyoruz ki bu söz, insan için değildir. Görünürde insan için söylenmiş bir söz olarak anlaşılsa da, işin özü bu değildir. Bu devletiçi mantığın kendini insani kılıfta dışavurumudur. Zira burada esas yaşatılmak istenen insan değil, devlettir. Devletin yaşadığı bir yerde ise, insanın yaşam kalitesi düşük, hatta tehlikededir. Bunu binlerce yıllık yaşayan devletlerden iyi biliyoruz. Devlet denilen örgütlenmenin hangi temeller üzerinde kurulduğuna baktığımızda da, bu gerçekliği somut bir şekilde görmek mümkün. Tarihsel geçmişi 5-6 bin yıla dayanan devlet; bir avuç insanın topluma egemen hale geldikten sonra, bu egemenliğini sürdürmek ve güvenceye almak için kurdukları bir sömürü aracıdır. Devletin karakteri ve içeriği bu olduğu için, binlerce yıldır yaşıyor! Peki bu ne pahasına olmuştur? Elbette milyonlarca insanın ölümü pahasına olmuştur. Eğer sözünü ettiğimiz egemen zihniyet sahibi olanlar bugün bütün insanlığı yok etmiyorlarsa; bunun nedeni insanlığı sevmek değil, sömürülerinin bekçisi olan devleti yaşatmak içindir.

6 Şubat’ta Maraş merkezli yaşanan depremlerde binlerce insanın yaşamını yitirmesi de, bu devleti kutsayan zihniyetin bir sonucundur. Bu öyle bir zihniyettir ki; evrenimizin en harika varlığı olan insan dahi buna feda edilmekte ve bu konuda tereddüt edilmemektedir. Çünkü bu zihniyet için esas olan insan değil, sömürü aracı ve egemenliklerinin bekçisi olan devlettir. Gerektiğinde binlerce hatta milyonlarca insan buna feda edilir. Tabii ki bu şu veya bu hükümetle alakalı bir mesele değil, bu bir zihniyet meselesidir ve kim hükümet olursa olsun eğer bu zihniyeti taşıyorsa, bu şekilde hareket edecektir.

Oysa zihniyet bu olmasaydı veya esas olan devlet değil de insan olsaydı; şiddeti ne olursa olsun böylesi bir doğa olayında bu kadar insan kaybı olmazdı. Çünkü doğa, en zayıf varlığı olan insana düşünüyor olma özelliğini vermiş ve bu özelliğiyle de kendini doğal olaylar karşısında savunma imkânı sunmuştur. İnsan bu yetisi sayesinde bilimi geliştirmiş, bilim ile de kendini gücü yetmediği olaylar karşısında korumuştur. Ya da kendisini böylesi durumlarda en az zararla kurtarmıştır. Eğer bu basit gerçekliğe uygun hareket edilseydi, depremde binlerce insan ölmez ve yaralanmazdı. Bunun yanısıra milyonlarcası da yerinden olmazdı. Kuşkusuz burada en çok sorumluluğu olan yıkılan bu yapıların denetim yetkisi bulunup da yapamayanlardır. Yine siyasi iktidarının ömrünü biraz daha uzatmak veya birkaç oy fazla almak için sürekli imar aflarını çıkaranlardır. Bu nedenle burada yapılması gereken temel şey; devletçi zihniyeti beynimizden söküp atmak, onun yerine demokratik cinsiyet özgürlükçü bir zihniyeti esas almaktır. Bu olursa insan devlet için değil, insan olduğu için yaşatılacaktır.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

ÖHD Kadın Dizisi – ‘Makul kadın’ inşası*

Sonraki Haber

Demografik değişime dikkat

Sonraki Haber
Direniş yılından zafer yılına

Demografik değişime dikkat

SON HABERLER

Küresel satranç tahtasında İsrail-İran geriliminin perde arkası

Küresel satranç tahtasında İsrail-İran geriliminin perde arkası

Yazar: Yeni Yaşam
6 Temmuz 2025

Öcalan Başur’a da bir perspektif sunuyor

Öcalan Başur’a da bir perspektif sunuyor

Yazar: Yeni Yaşam
6 Temmuz 2025

Kadın ve erkek oluşun hakikati ve yöntemi

Kadın ve erkek oluşun hakikati ve yöntemi

Yazar: Yeni Yaşam
6 Temmuz 2025

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Yazar: Yeni Yaşam
6 Temmuz 2025

Çeviriden direnişe: Kürt tiyatrosunun sessiz çığlığı

Çeviriden direnişe: Kürt tiyatrosunun sessiz çığlığı

Yazar: Yeni Yaşam
6 Temmuz 2025

Sevk-sürgün rüzgarı yeniden esiyor

Cezaevlerinde düşmanca davranışlar sürüyor

Yazar: Yeni Yaşam
6 Temmuz 2025

Bir milyon dolarlık füze ve kriz

Kürt halkı alternatifsiz değildir

Yazar: Yeni Yaşam
6 Temmuz 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır