• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
17 Haziran 2025 Salı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Ortadoğu

‘İran rejimi idam cezalarıyla öfkeyi körüklüyor’

17 Haziran 2025 Salı - 09:32
Kategori: Ortadoğu
‘İran rejimi idam cezalarıyla öfkeyi körüklüyor’

İran rejiminin idam cezalarını sürdürerek ülke içerisindeki öfkeyi körüklediğini belirten Shaghayegh Noruzi, ‘Sessiz kalmadık. Sessiz kalmayacağız. Teşhir etmek, isimleri haykırmak, tanıklık etmek, hikayeleri anlatmak; bunların hepsi infaz politikalarına karşı silahlarımız’ dedi 

Rojhilat ve İran’da kadınların İran İslam Cumhuriyeti Hükümetine karşı toplumsal mücadelesi sürüyor. İran hükümeti ise silah ve idam cezalarıyla bu mücadeleyi yıldırmak için her türlü yol ve yönteme başvurmakta. Tüm yıldırma politikalarına rağmen kadın düşmanı sisteme karşı kadınlar ve halk geri adım atmamakta. “Jin jiyan azadî” ayaklanmasının ardından hükümet kadınlara daha sert saldırmaya başlamış, idam cezalarını bir baskı aracı olarak kullanıma açmıştır.

Direnişçi 3 kadın  

İran’da tutuklu bulunan insan hakları aktivisti ve gazeteci Pexşan Ezîzî’ye 23 Temmuz’da görülen duruşmasında “İslam hükümetine karşı silahlı ayaklanma başlatan ve liderleri isyana karışan gruplara üyelik” iddiasıyla idam cezası verildi.  Werîşe Muradi’ye Şubat 2024’te “silahlı isyan” suçlamasıyla dava açıldı ve Kasım 2024’te idam cezası verildi. Ayrıca Werîşe Muradi’nin aile üyeleri 8 Haziran’dan bu yana hem Sana hem de Tahran’da bulunan İran İstihbarat Bakanlığı’na bağlı merkezlere defalarca çağrıldı ve tutuklanmakla tehdit edildi. Kadın işçi hakları aktivisti Şerife Muhammedi’ye ise  Yargıtay’ın önceki kararını bozması nedeniyle Ocak 2025’te idam cezası yeniden veridi. Bu üç aktivist kadın da Kürdistanlı olmaları ve toplumsal, kadın ve işçi haklarını savunmaları noktasında buluşuyor.

İdam cezalarının iptali bekleniyor  

Hem suçlamaların siyasi yönü, hem de süreçlerin adaletsizliği ise uluslararası tepkileri arttırmış durumda.  Birleşmiş Milletler (BM) uzmanları, uluslararası insan hakları örgütleri (Amnesty, HRW) ve çeşitli hükümetler İran’a bu cezaları durdurmaya yönelik defalarca çağrı yaptı. Şu anda idam cezaları ise hala resmi olarak yürürlükte. Kısa süreliğine infazlar askıya alınmış olsa da, İran’ın sabah ezanında ailelerine dahi haber vermeden yüzlerce tutsağı infaz etmesine yönelik karnesi açıkça ortadayken resim olarak idam cezalarının iptali bekleniliyor.

Büyük tepkilere neden olan cezalar uluslararası çapta protesto edilirken, İranlı aktivist Shaghayegh Noruzi aktivist kadınlara yönelen hükümetin tutumunu değerlendirdi.

‘Öfkeyi körüklüyor’  

İran hükümetinin protestoların sonlanması için gerekli adımları atmak yerine içerde öfkeyi körüklemeye devam ettiğini söyleyen Shaghayegh Noruzi, “Ortadoğu savaş ateşiyle yanarken ve İsrail birçok cephede ilerlerken, rejim, kendinden menkul jeopolitik bilgeliğine rağmen, kendi sınırları içindeki yangınları ateşliyor ve derinleştiriyor, içerideki öfkeyi körüklüyor. Ancak İslam Cumhuriyeti’nin hiçbir zaman siyasi bilgeleri olmadı, sadece strateji oluşturmak yerine emirleri uygulayan ajanları oldu” sözlerini kullandı.

‘Hedefe konulan öteki kimlikler’  

İdam cezalarının bu körüklemede kullanıldığını belirten Shaghayegh Noruzi, idam sehpasına ilk konulanların “öteki halklar” olduğunu ifade ederek, “İslam Cumhuriyeti’nde idamlar, sadece cezalar değil; devlet gücünün ritüel eylemleri, çürümüş bir ataerkil, dini ve otoriter düzeni korumak için bedenlerin kurban edildiği daimi bir sunaktır. Bu listede en sık rastlanan isimler Beluç, Kürt, Arap ve Afgan, yani rejimin en gösterişli siyasi kontrol ve etnik temizlik gösterileri için kimlikleri uzun süredir istismar edilenleri. Hedefe ilk konulanlar bu kimlikler olmuştur. Bu infazlar asla adalet araçları değil, ötekileştirilmiş halkların kanıyla imzalanmış tahakküm araçlarıdır” dedi.

‘Dayanışmayla meydan okuyorlar’  

Hükümetin kadın aktivistlere yönelimine ilişkin ise Shaghayegh Noruzi, şunları belirtti: “Peşiyan Azizi gibi bir kadın cezaevini bir savaş alanına dönüştürdü. İslam Cumhuriyeti bu tür kadınlardan sadece eylemleri nedeniyle değil, siyaseti yeniden tanımlama güçleri nedeniyle de korkuyor. Ataerkilliğe güç kullanarak değil, kolektif iyileşme ve dayanışma yoluyla meydan okuyorlar. Rejim için bu kadınlar sadece siyasi muhalifler değil, mevcut düzenin temelden inkarıdır.”

‘Direniş yaşıyor’  

Tüm baskı ve tehditlere rağmen bu direnişin her alanda sürdüğünü belirten Shaghayegh Noruzi, “Direniş yaşıyor. Sevdiklerini darağacından kurtarmak için mücadele eden ailelerden, isimleri boşluğa haykıran çevrimiçi kampanyalara ve sokaklardaki toplanmalara kadar, bu hareket bir zamanlar bastırılmış olan ve şimdi küresel dayanışma ağlarında yankılanan seslerden besleniyor. Sessiz kalmadık. Sessiz kalmayacağız. Teşhir etmek, isimleri haykırmak, tanıklık etmek, hikayeleri anlatmak; bunların hepsi infaz politikalarına karşı silahlarımız” diye konuştu.

‘Kadın, yaşam, özgürlük’

Kadının özgürce yaşamda var olabilmesi için enternasyonalist bir dayanışma ağının neden olması gerektiğine ilişkin ise Shaghayegh Noruzi şunları belirtti: “Çünkü silinme-yok etme deneyimi İran’dan Afganistan’a, Gazze’den Arjantin’e kadar küresel bir dille konuşmaktadır; faşist, ataerkil ve sömürgeci rejimlerin ilk kurbanları kadınlardır. Uluslararası birlik, ortak acımızı okumak, kolektif direnişi şekillendirmek ve ölüm odaklı politikalara karşı, bir yaşam anlatısıyla karşı durmak demektir. Yalnız değiliz ve olamayız. Bu dayanışma hayırseverlik değildir; yapısal ve toplumsal cinsiyete dayalı baskıya ilişkin ortak bir anlayış üzerine inşa edilmiştir. ‘Kadın, Yaşam, Özgürlük’ yerel bir slogan değil, küresel bir dildir. Ve dünya bizi dinlemelidir.”

Haber: Melek Avcı / JINNEWS 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

’Yeni bir medeniyet için Öcalan’ın Demokratik Konfederalizm modeli şart’

Sonraki Haber

Hasta tutsak Özelmalı’nın tedavi hakkı engelleniyor

Sonraki Haber
Hasta tutsak Özelmalı’nın tedavi hakkı engelleniyor

Hasta tutsak Özelmalı'nın tedavi hakkı engelleniyor

SON HABERLER

SIPRI: Çin, nükleer silahlarını en hızlı artıran ülke

SIPRI: Çin, nükleer silahlarını en hızlı artıran ülke

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

‘Para göndermek suçsa hepimiz suç işliyoruz’

‘Para göndermek suçsa hepimiz suç işliyoruz’

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

15 baro başkanı DEM Parti ve CHP’yi ziyaret etti

15 baro başkanı DEM Parti ve CHP’yi ziyaret etti

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

İmamoğlu davasında görüntü çekenler hakkında soruşturma

İmamoğlu davasında görüntü çekenler hakkında soruşturma

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Hukuk örgütleri Avukat Ebru Timtik’i andı

Hukuk örgütleri Avukat Ebru Timtik’i andı

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Gazeteci Şahin’in adli kontrolü kaldırılmadı

Gazeteci Şahin’in adli kontrolü kaldırılmadı

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

10 Ekim davası: Tanık ifadelerini hatırlamadı

10 Ekim davası: Tanık ifadelerini hatırlamadı

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır