‘Salı Günü İdama Hayır’ kampanyası 77’nci haftasında Yezd Cezaevi’ndeki tutsakların katılımıyla büyüyor. Kampanya tarafından yapılan açıklamada, 3 tutsağım idam edilme riskiyle karşı karşıya olduğu belirtildi
“Salı Günü İdama Hayır” kampanyası 77’nci haftasında Yezd Cezaevi’nin de katılımıyla 48 cezaevinde direnişle sürüyor. Kampanyaya katılan tutsaklara, yalnızca Temmuz ayının başından bu yana aralarında bir kadının da bulunduğu en az 44 kişinin idam edildiğini hatırlatarak, siyasi tutuklulara yönelik infaz kararlarındaki artışa dikkat çekti.
Tutukluların yayınladığı açıklama şu şekilde:
“Son gelen haberlere göre, siyasi tutuklular Ferşad Etemadifer, Mesud Camii ve Alireza Merdasi hakkında Ahvaz Devrim Mahkemesi tarafından ikişer kez idam cezası verilmiştir. Ayrıca, yine Arap halkına mensup üç siyasi-dini tutuklu, Ali Mucdem, Muîn Hanferî ve Muhammed Rıza Mukaddem, infaz hücrelerine götürülmüştür ve maalesef şu anda infaz tehlikesi altındadırlar. Bu üç tutuklunun durumu hakkında hiçbir bilgi alınamaması, ailelerinin kaygılarını daha da artırmaktadır.
Bu tür belirsizlikler ve sessizlik, ‘zorla kaybedilme’ riskini ciddi biçimde beraberinde getirmektedir. Ne yazık ki, bu uygulamalara geçmişte defalarca tanık olduk.
İran’daki baskılar alarm veriyor
Birleşmiş Milletler (BM) İran İnsan Hakları Özel Raportörü May Sato, Ahvazlı üç Arap tutuklunun durumu hakkında duyduğu endişeyi dile getirerek bir kez daha İran’daki baskı dalgası konusunda uluslararası alarm vermiştir. Bu uyarılar, infazların derhal durdurulmasına yönelik toplumsal bir talebe dönüşmelidir.
Aynı zamanda, idam cezası alan iki siyasi tutuklu – Mehdi Hasani ve Behruz Ehsani – hakkında dördüncü kez yapılan yeniden yargılama başvurusu da reddedilmiştir. Oysa bu dosyalar ciddi hukuki belirsizlikler içermektedir. Daha önce ‘dosya gizlidir’ bahanesiyle avukatlarının dosyaya erişimi de engellenmiştir. Bu durum açıkça yasaya aykırıdır.
Temmuz ayı boyunca infazlar yeniden hız kazanmıştır. Yalnızca bu ay içinde, en az 44 kişi, aralarında bir kadın da olmak üzere, idam edilmiştir. Bunlardan ikisi, Miandoab ve Bokan şehirlerinde halk önünde asılarak infaz edilmiştir. Yani bu ay, her gün ortalama iki kişi idam edilmiştir ve bu yalnızca medyaya yansıyan sayılardır. Bu infazlar, kriz içerisindeki bir rejimin halka gözdağı vermek ve öfkeyi bastırmak amacıyla yürüttüğü güç gösterileridir.
Kampanya büyüyor
Aldığımız bilgilere göre, halkın oluşturduğu ‘Salı günü idama hayır’ kampanyası daha da büyüyor. Son olarak, Yezd Cezaevi de 48. cezaevi olarak kampanyaya katılmıştır. Bu, halkın uyanışının ve kararlılığının bir göstergesidir; halk bu ölüm makinesine karşı durmakta kararlıdır.
İdam mahkumlarının aileleri ve adalet arayışındaki insanlar, artan güvenlik baskılarına rağmen, her hafta bu kampanya kapsamında sevdiklerinin hayatını kurtarmak için seslerini yükseltmeye devam ediyor. Biz, bu kampanyanın katılımcıları olarak, bu ailelere yönelik devlet baskılarını kınıyor ve özgürlük talep eden tüm halkımızı, halk önünde yapılan infaz sahnelerini direniş alanlarına çevirmeye çağırıyoruz.
İran halkı, sizin feryadınız ve itirazınız, bu insanlık dışı sistemin suçlarını ifşa edebilir ve tutsakların sesini duyurabilir. İdam mahkumu tutukluların ve ailelerinin yalnız bırakılmaması için ısrarla çağrıda bulunuyoruz. Bizim gücümüz, birliğimizdedir. Emin olun ki bu infaz ve baskı düzenini birlikte yıkacağız.”
HABER MERKEZİ