İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, Beştepe’deki adli yıl açılış törenine gitmeyen baro sayısının çoğunlukta olduğunu belirterek, TBB’ye “Siz kimi temsil ediyorsunuz?” diye sordu. Diyarbakır Barosu’nun davetini değerli bulan Yücel, “Ortaklaşabilirsek kazanmak mümkün” dedi.
Yargıtay’ın 2 Eylül’de yapacağı 2019-2020 yılı adli yıl açılış töreninin Beştepe’de gerçekleştirilecek olmasına tepki gösteren çok sayıda baro daveti reddetti. Yargıtay, Beştepe’deki adli yıl açılış törenine katılmama kararı alan baroları hedef alan açıklamalar yaptı. İzmir Barosu Başkanı Avukat Özkan Yücel, Türkiye Barolar Birliği ve Yargıtay’ın açıklamalarını ve tutumlarını ajansımıza değerlendirdi.
‘Yürütmeyle bağını koparmalı’
Yargıtay’ın 2 Eylül’de Beştepe’de yapacağı 2019-2020 yılı adli yıl açılış törenine katılmayarak doğru bir tavır sergilediklerini vurgulayan Yücel, Yargının yürütmeden bağını tamamen koparması gerektiğini söyledi. Türkiye’de bulunan birçok baronun kendileri gibi katılmama kararı almasını doğru bulduklarını belirten Özkan, “Yargıtay bir açıklama yaptı. ‘Baroların çoğunluğu açılışa katılacaklar’ dedi. Bu açıklamanın yalan olduğu ortaya çıktı. Çünkü sayı olarak da ve temsil ettikleri avukat sayısı olarak da Yargıtay’daki açılışa katılmayacağını beyan eden baroların çoğunluktadır. Yargıtay bir yandan kendisine güvenilmesini istiyor. Öbür taraftan en ufak rakamlarla ortaya konulacak bir konuda bile kamyonu yanıltmaktan geri kalmıyorlar” şeklinde konuştu.
3 yılda ne değişti?
Türkiye Barolar Birliği (TTB) Başkanı Metin Feyzioğlu’nun adli yıl açılışına törenine katılacağını ve kendisine konuşma hakkı tanınacağını söylediğini hatırlatan Özkan, adli yıl açılışında yargının sacayağı olan hâkimler ve savcılar kadar avukatların da konuşmaya hakları olduğunu söyledi. 2016 ve 2017 yılında Beştepe’de yapılan açılış töreninde konuşma hakkının verilmemesinden bahsedilmediğini vurgulayan Yücel, “Şimdi ben soruyorum; 3 yılda ne değişti? Yani o günden bugüne Türkiye’nin koşullarında demokratikleşmeye doğru bir gelişme var mı? İfade özgürlüğü, basın özgürlüğü daha da mı arttı? Türkiye o günkü koşullardan daha iyi bir noktaya mı geldi? Sorularını yanıtlaması lazım. Çünkü 2016 yılında gösterdiğimiz tavrı 2019’da tümüyle aksine çeviriyorsanız, aynı yerde yapılan bir toplantıya katılmayı tercih ediyorsanız burada duruşta bir problem vardır” diye ifade etti.
TBB’ye: Siz kimi temsil ediyorsunuz?
“Türkiye Barolar Birliği’nin mekânı barolara her yıl adli yıl açılış töreni için açıktır, buyurun gelin burada yapalım demesini isterdim” diyen Yücel, sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye Barolar Birliği’nin salonlarını yargı mensuplarına açmasını isterdim. Yürütmeyle değil, yargının birleşenleriyle ve yargının sacayaklarıyla iş birliği içinde olmasını isterdim. Avukatlık kanunu 110. maddesine bir kez daha bakmaları gerekir. Çünkü 110. maddesinin birinci fıkrası çok açık bir düzenleme getiriyor. Türkiye Barolar Birliği’nin görevleri arasında baroların kendilerini ilgilendiren konularda görüş alışverişinde bulunmasını ve çoğunluk görüşünün paylaşılmasına yönelik bir düzenleme içeriyor. Bu yapılan şey baroların çoğunluk görüşünün paylaşılmasına ilişkin avukatlık kanunun hükmüne aykırı bir durumdur. Neresinden bakayım bilmiyorum. Bütün baroların durduğu yer yargı bağımsızlığıdır. Baktığınızda baro sayısının çoğunluğu külliyeye gitmeyenlerden oluşuyor. Meslektaşlarımızın yüzde 95’ini temsil ediyor bu barolar. O zaman siz kimi temsil ediyorsunuz?”
‘Diyarbakır ve Ankara’nın çağrıları’
Tüm baroları “adalet ve barış çağrısı yapmak” üzere o gün Diyarbakır’a davet eden Diyarbakır Barosu ve alternatif adli yıl açılışı töreni öneren Ankara Barosu’nun çağrılarını değerli bulduklarını söyleyen Yücel, “Bugün bu çağrıları aramızda görüşüp değerlendireceğiz. Amacımız, yargı bağımsızlığı ve demokrasi konusunda ortaklaşmak. Ancak ortaklaşabilirsek kazanmak mümkün. Bunun farkındayız. Bütün barolarla birlikte olabileceğimiz yer neresiyse biz orada olmaya hazırız” dedi.