Kürt dil bilimcisi Husein Kerim, Kürtçe’nin bugüne kadar yaşamasının sırrını somutlaştırıyor.Tarihin derinliklerine kadar uzanan ve hiç ummadığınız çakışmalar ile okuru şaşırtan kitap, bir o kadar da ufuk açıcı
Hüseyin Deniz
Yıl: 2019… Resmi rakamlara göre 15 milyona yakın Kürd’ün yaşadığı Türkiye’de bu nüfusun anadili olan Kürtçe, halen Meclis tutanaklarında bilinmeyen, anlaşılmayan bir dil olarak kaydedilmekte… Tam da bu süreçte ciddi bir sınırlama ve baskı altında kalan Kürtçe’ye ve yayınlara mütevazı ama bir o kadar da değerli bir katkı geldi: Kürtçenin Etimolojik Sözlüğü… Ali Husein Kerim tarafından deyim yerindeyse iğne ile kuyu kazma tarzında hazırlanmış olan bu çalışma, geçtiğimiz günlerde, Ar Yayınları’ndan çıktı. Kürtçe hakkında bilimsel olmayan ve resmi tezlerce Arapça, Türkçe ve Farsça’nın bozuk bir lehçesi olduğu iddialarına bir yanıt olması kadar, Kürtçe’nin kelime kök yapısının aslında ne kadar kadim bir geçmişe uzandığını tam da kaynaklarından göstermesi açısından da deyim yerindeyse oldukça müstesna bir başvuru kitabı..
Varlığının korunması
“Herhangi bir dil grubu üzerine bir çalışma olmayıp Kürtçe sözlüklerin çıkış kaynağının araştırılması”dır diyen Kerim, “Kürtçe yapaylıktan uzak, doğal gelişim seyri içerisinde günümüze ulaşan ender dillerden biridir” ifadesiyle bu dilin güçlü yönüne vurgu yapar. Şüphesiz ki diller arasında bir hiyerarşi kurmanın, birini ötekine üstün kılmanın bilimsel ve insani olmadığını belirtmeye gerek yok. Ancak, yüz yıllarca baskılara, asimilasyoncu politikalara, engellemeler maruz kalmış bir dil olarak Kürtçe’nin bugüne kadar varlığını koruması, onun köklü bir geçmişini de gösterir.
Farklı bir yöntem
“Geleneksel alfebetik dizin tarzı yerine daha çok Carl Darling Bucks’ın “A Dictionary of Selected Synonims in the Principal İndo-European Languages” kitabındaki açıklamalı yöntemden yararlanan Ali Husein Kerim’e göre, “Bu kitap sadece Kürtçe’nin bir tek lehçesine ait sözcüklerin araştırması olmayıp, tüm lehçeleri kapsayan bir çalışmadır.” Ali Husein Kerim’in deyişiyle, “Böyle bir çalışma için devletlerin ilgili kurumları dev harcamalar yapmayı esirgemezler. Ama Kürt araştırmacılarının böyle bir şansı yoktur. Çok zor koşullar altında adeta iğne ile kuyu kazarcasına bıkmadan uzanmadan çalışmaları gerekir.” Ali Huseyin Kerimi, bu çalışmayı tamamlarken, çok dikkat çekici bir de not düşüyor: “Şimdiye kadar Kürtçe antik yazıtların olmadığı ileri sürülüyordu. Bu kitap ve özel olarak bunun ardılı olacak kitaplarda durumun hiç de öyle olmadığı görülecektir.” “Nasıl” sorusuna gerek duymadan cevabını yine kendisi vermiş: “Çünkü antik dönemlerden kalma Kürtçe yazılı belgeler adeta havada uçuşuyor. Bunun için Sümer, Mittani, Hittit, Hurri, Urartu, Med, Subaru vd. yazıtlara göz atmakta fayda var. En önemlisi de Rik Veda’nın en eski halini, Zend Avesta’yı, Sümer Tabletleri’ni, Mittani, Hurri ve Urartu Yazıtları’nı okumak yeterlidir.”
Sümerce’den Wells’e
Kitabı inceleyecek meraklılar için belirtelim ki, bu eserdeki Kürtçe kelimeler ile karşılaştırılmasına gidilen dil sayısı 60 civarında. Bu bile işin çapını ve değerinin büyüklüğünü bir çırpıda ifade etmeyi sağlıyor. Birçoğumuzun adını dahi duymadığı Anadolu, Bohemya dilleri, Eski Kilise Slavcası, Çivi Yazılı Luvice, Got dilleri, Eski İriş dili, Proto Hint-Avrupa, Likya, Osetçe, Eski Yukarı Almanca’sı, Wels dili ve bilinenle
Altı dil biliyor
Kitabı Türkçeye çeviren Muzaffer Avşar, bu büyük işin üstesinden gelen Ali Husein Kerim’in, Kürtçe, Türkçe, Arapça, Farsça, İngilizce ve Romence’yi anadili gibi konuştuğunu vurguluyor. Aynı zamanda bunların kökenleriyle ilgili önemli araştırmalara da imza atmış bir isim. Umarım önemini anlatabilmişimdir
Kendi tarzında eşsiz bir çalışma
Ali Husein Kerim’den önce de etimolojik sözlük çalışmalar yapılmış. Konuya vakıf olan Fevzi Özmen, bunlardan ikisinin yabancılar, geriye kalan iki tanesinin ise Kürt kimliğini taşıyanlar tarafından hazırlandığını hatırlatıyor. Buna göre, ilki Moskova’da olduğu belirtilen R. P. TSabolov tarafından yazılan “Etimolojiya Slova Kurdskova Yezika” adlı iki ciltlik eserdir. Kendisi bunu görmemekle birlikte yapılan yorumlardan hareketle Kürtçe’den çok, Türkçe ve Arapça kelimeler üzerine olduğunu not düşer. İkinci araştırma ise C. Bortholomae’ye aittir. Ancak Özmen’e göre bu çalışma fazla ilgi çekmemiştir. Kürt araştırmacılar için yapılan etimolojik çalışmalardan biri ise 2008’de yayımlanan rahmetli Cemal Nebez’e aittir. “Wisanameki, Etimolojiyayi Zimanê Kurdi” isimli yapıtıdır. Önemli bir çalışma olarak niteler. Son çalışma Keça Kurd tarafından hazırlanan ve Nubihar tarafından 2017’de yayımlanan “Türkçe izahlı Etimolojiye Zımanê Kurdi” adlı yapıttır. Buraya konu olan Kürtçe’nin Etimolojik Sözlüğü ise Keça Kurd’un çalışmasından 4 yıl önce yani 2013’te Kürt Bilimsel Araştırma Enstitüsü tarafından Almanya’da basılmıştır. Özmen, Ali Husein Kerim’in çalışmasının diğerlerine göre eşsiz bir çalışma olduğunu belirtiyor. Diğer sözlükler hakkında bilgi sahibi olan Özmen’e göre, buna yol açan, Ali Husein Kerim’in hazırladığı (Karşılaştırmalı) sözlüğün çok zengin kaynaklara ve geniş analizlere sahip olması.