• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
8 Haziran 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Kadınların Sözü

Kadınlar için bütçe!

3 Kasım 2022 Perşembe - 23:00
Kategori: Kadınların Sözü, Manşet, Yazarlar
Kadınlar için bütçe!

Kadınlar için bütçe!

HDP Kadın Meclisi olarak “Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Bütçe Çalıştayı”nın üçüncüsünü, farklı alanlardan kadınlar, bağımsız feministler, ev eksenli çalışan kadınlar, kadın kurumları, LGBTİ+ lar, akademisyen, gazeteci, sendikalı ve avukat kadınlarla birlikte 30 Ekim’de İstanbul’da yaptık.

Amacımız, hayatın her alanında eşitliğe ulaşmak için kadınların yaşadığı eşitsizliği, ayrımcılığı görünür kılmak, erkek egemenliği/patriarkal kapitalizmin gasp ettiği haklarımızı kazanmak için mücadele mekanizmalarımızı ve taleplerimizi birlikte oluşturmak ve güncel siyaset bağlamında bütçe görüşmelerine ilişkin perspektif belirlemekti.

Bu çalışmayı yapmadan önce de bildiğimiz, devletin bütçe çalışmalarında, kadınların öznel ihtiyaçlarını ve kamusal alana dâhil olma hakkını ve mücadelesini görmeksizin sadece aileyi güçlendirecek ve kadını eve hapsetmeyi hedefleyen politikalar belirleniyor olduğu. Bu yıl öngörülen bütçe ise iktidarın bir seçim politikası hatta seçim pazarlığı olarak karşımıza çıkıyor. Aslında çok da geçmişe gitmeden bu bütçelerin neden kadın bütçesi olmadığını Kadın Bakanlığı’nın, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na dönüştürülmesinden anlayabiliriz; amaç kadınları aile dışında özgür yurttaş olma hakkından mahrum etmek.

Kadınların ücretli çalışmaya katılması ise hem ucuzun da ucuzu iş gücü olarak görülmesi hem de haneye ek katkı getirmesi üzerinden oluyor. Neoliberal krizin sonucu enflasyonun artmasıyla işçilerin ve emekçilerin reel ücretlerindeki büyük kayıplar, kadınların ev içindeki iş yükünü katmerlendiriyor. Tasarruf etmek içinde (varsa bile) evdeki bulaşık makinesini, elektrik süpürgesini, çamaşır makinesini daha az kullanarak beden gücüyle bu işleri yapmaya çalışıyor kadınlar. Bir taraftan da öncesinde kreşe gönderdikleri çocuklarını artık gönderemez hale geliyor ve çocukların da bütün bakım işleri çoğunlukla yine aile içinde ev dışında çalışmayan diğer kadınlara kalıyor. Sözün özü kriz ve artan yoksullaşma dönemlerinde de kadınların çalışma ve yaşam koşulları erkeklerinkiyle aynı olmuyor. Keza ücretli çalışan veya çalışmayan kadınlar için devlet çocuk, yaşlı, hasta vb. bakımevleri kurmuyor. Özellikle büyük kentlerde de belediyelerin yaygın bir şekilde bu bakımevlerine bütçe ayırmadığını görüyoruz. Oysa gerekli bütçe ayrılarak bu bakımevleri kurulsa kısmi de olsa kadınların kamusal ve sosyal yaşamlara katılımını şüphesiz etkiler.

Bütçenin bir iktisadi değil, siyasi bir mesele olduğunu görmek için partimizin kazandığı belediyelerdeki durumu da ele aldık. Sınırlı yerel yönetim bütçelerine ve olanaklarına rağmen Kürdistan’da halkın oylarıyla kazanılan belediyelere kayyum atanması altında da kadın mücadelesi ve kazanımlarının yattığını bir kez daha tespit ettik. Belediyelerde kadınların kamusal ve sosyal yaşama dâhil olması için kent merkezlerinden, ilçelere kadar kreşlerin açılması, kadınların şiddete uğradığında gidecekleri sığınma evlerinin kurulması, kadınlara ulaşım bedelinin çok daha cüzi miktarlarda olması… Kadınların geceleri sokaklarda rahatlıkla dolaşabilmeleri için aydınlatmaların yapılması, işyerlerinde cinsiyetçi iş bölümüne karşı erkeklerin çay ocakları, temizlik, aş evleri gibi yerlerde çalışması. Yine cinsiyetçi iş bölümüne karşı kadınların belediye araçlarının sorumluluğunu alması ve kullanması, Fen İşleri Müdürlüğü’nde kadınların yetkili olması partimizin yönetiminde olduğu belediyelerin siyasi tercihlerinin örnekleri. Belediyede kadın daire başkanlıkları açılması, eşbaşkanlık, eşit temsiliyet ile kadınların karar verici ve yetkin işlere dâhilinin arttırılmasına tanık olduk. Kayyımların belediyelere atanmasıyla beraber ilk iş kadınların kazanımlarını hedef alıp kapatmalarına şahit olduk. Bütün bunların kadınları kamusal alandan ve sosyal yaşamdan uzaklaştırmayı, aileye, erkeğe bağımlı kalmasını sağlamayı hedefleyen iktidarın bütünlüklü politikalarının parçaları olduğunu biliyoruz.

Devletin bütçesi emekçiye, kadınlara, eğitime, sağlığa harcanmıyor. Saraya, savaşa, Diyanet’e, ranta, yandaşa ayrıldığını görüyoruz. Yaptığımız çalışmada elbette kadınlara sağlanacak bütçenin daha kapsamlı olarak nelerin dâhil edilmesi gerektiğini konuştuk. LGBTİ+lar’a ayrılmış bir bütçe olmasını geçin bariz bir biçimde ayrımcılığa maruz kalıyorlar. Keza hapishanedeki kadınlar, zorla yerinden edilen kadınlar, ev eksenli çalışan kadınlar gibi sayamadığımız alandan birçok kadınların pay alamadığını gördük ve tüm kadınların taleplerinin TBMM’de vekillerimiz aracılığıyla gündemleştirilmesinde hemfikir olduk.

Bizim bu çalışmayı hem yaparken hem de çalışmanın sonucu olarak, ev içinde ki emeğin kadınların sırtından alınması ve bu bütçelerin evin içini dönüştürmek üzerinden hedeflenmesi gerektiğinde ve kadınların ücretli emeğe katılımının önünün açılmasının devletin sorumluluğunda olduğunda hemfikir olduk. Ancak bütçe görüşmeleriyle sınırlı bir yan yana gelişe değil, sistematik bir kadın kurtuluş mücadelesine ihtiyacımız olduğunu biliyoruz. Biz kadınlar, TBMM’de meclise sunulan taleplerden öte kadın hareketi ve feminist hareketle birlikte özgürlük alanlarımızı genişletmek, kolektif haklarımızı elde etmek için mücadeleye devam edeceğiz.

HDP Kadın Koordinasyonu Üyeleri

Latife Demirci Kâhya – Feray Mertoğlu

 

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Altınmakas davasında faile ağırlaştırılmış müebbet

Sonraki Haber

Askeri bölgede bir korucu ölü bulundu

Sonraki Haber
Askeri bölgede bir korucu ölü bulundu

Askeri bölgede bir korucu ölü bulundu

SON HABERLER

Barış bir mücadele sorunudur

Kürt siyaseti oyun kurucudur

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

Sevk-sürgün rüzgarı yeniden esiyor

Barış adımları beklentisi sonbahara ertelendi

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

Çığlık amacına ulaşmıştır!

Çığlık amacına ulaşmıştır!

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

Göral: Yeni bir hat oluşturulmalı

Göral: Yeni bir hat oluşturulmalı

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

DEM Parti, DBP ve KNK’den 1 Mayıs mesajı

DEM Parti’den bayram ziyaretleri: Gündem süreç

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Abdullah Öcalan’ın ‘Özgürlük Sosyolojisi’ Arjantin’de okuyucu ile buluştu

Abdullah Öcalan’ın ‘Özgürlük Sosyolojisi’ Arjantin’de okuyucu ile buluştu

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır