‘Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm’ kampanyasının sözcüleri, Türkiye’deki süreç tartışmaları için çözümün özgürlük ile geleceğini belirterek kampanyanın büyütülmesi çağrısında bulundu
Kürtler ve dostlarının PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için başlattığı kampanya dünya çapında devam ederken, Uluslararası Komplo’nun 26’ıncı yıl dönümünde küresel çapta önemli eylem ve etkinlikler yapılacak.
Türkiye’de tecrit ve Abdullah Öcalan’ın umut hakkı gündeme girmiş olsa da devlet yetkilileri henüz somut bir adım atmadı, Abdullah Öcalan’ın mevcut koşullarında bir değişiklik yaşanmadı. Komplonun 25’inci yıldönümünde başlatılan kampanyanın sözcüleri Zübeyde Zümrüt, Hatip Dicle ve Sinan Önal, değerlendirmelerde bulundu.
Kampanya etkinlikleri
Abdullah Öcalan’ın, Ortadoğu ve dünyada yaşanan krizlere sunduğu projelerle küresel bir önder haline geldiğini belirten Hatip Dicle, küresel çapta bir araya gelen Kürt dostlarının eylem ve etkinliklerini şöyle anlattı:
“16 Şubat’ta Avrupa Parlamentosu’nda Öcalan’a Özgürlük Uluslararası Ağı kuruldu. Hemen ardından hukukçular, kadınlar ve gençler kendi ağlarını oluşturdu. Ayrıca, her ülkede sendikalar, parlamenterler ve aktivistler tarafından kurulan yerel ağlar gelişti. Nobel Ödülleri inisiyatifi de bu sürece dahil oldu.”
Kampanyanın ilk aşamasının kitleselleşme ve farkındalık oluşturma olduğuna işaret eden Hatip Dicle, yoğun geçen eylemlilik sürecinin ardından Türkiye üzerinde baskı kurulduğunun ve tecridin görünür hale geldiğinin altını çizdi.
‘Çözüm özgürlükle gelecek’
Kampanyanın ikinci aşamasında Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün hedeflenmesinin önemine işaret eden Hatip Dicle, “Şu anda yaşadığımız sözüm ona Türk devletinin kendisiyle diyalog kurma girişimleri, bizlerin yani ‘Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm’ kampanyasının tüm bileşenleri olarak, çok daha güçlü ve örgütlü bir şekilde özgürlüğünü istememizi gerektiriyor” dedi.
Kürt sorununda çözümün, Abdullah Öcalan’ın İmralı’dan çıkarak, fiziksel özgürlüğünün sağlanmasıyla geleceğini savunan Hatip Dicle, Abdullah Öcalan’ın maruz kaldığı işkence gerçeğin tüm dünya halkları tarafından görüldüğünü ve tarif ettiği kadın özgürlükçü, demokratik ve ekolojik yaşam biçimlerinin sahiplenildiğini hatırlattı.
Uzun süreye yayılan eylemlilikler
Kampanya sözcülerinden Zübeyde Zümrüt ise geçen yıl Almanya’nın Köln kentinde yapılan dev miting ve yürüyüşü hatırlatarak, bu yıl Fransa’nın Strasbourg kentinde geniş çaplı bir etkinlik düzenleneceğini duyurdu. Zübeyde Zümrüt, pek çok ülkeden farklı kesimlerin bu eyleme katılımını beklediklerini ifade etti. Kampanya kapsamında yapılacak eylem ve etkinliklerin sadece Avrupa’da değil, Kürdistan’ın dört parçası ve dünya geneline yayılacağına işaret eden Zübeyde Zümrüt, imza kampanyaları, uzun yürüyüşler, geniş katılımlı miting ve yürüyüşler ile farklı kesimlerin bu sürece katılacağını bildirdi.
‘Özgürlük ve çözüm ya da barış, birbirine doğrudan bağlıdır’
Uluslararası Komplo’nun yıl dönümünde yapılacak eylem ve etkinliklerin Türkiye’deki süreç ve diyalog tartışmaları ile doğrudan bağının olduğunu söyleyen Zübeyde Zümrüt, şunları söyledi:
”Türk devleti, artık tecrit gerçeğini daha fazla saklayamaz hale geldi ve süreç farklı bir noktaya evirildi. 49 aydan beri Sayın Abdullah Öcalan sadece bir kez yeğeni ve iki kez de DEM Parti’den iki milletvekili ile görüştürüldü. Önder Apo için ‘Umut Hakkı’ düzenlemesi de gündeme gelecek.”
Abdullah Öcalan’ın 28 Aralık 2024’te gerçekleştirdiği görüşmede duyurduğu 7 maddelik manifestosunu hatırlatan Zübeyde Zümrüt, “Tüm bunlar da gösteriyor ki, özgürlük ve çözüm ya da barış, birbirine doğrudan bağlıdır. Dolayısıyla küresel kampanyada uluslararası hukukçular, akademisyenler ve parlamenterlerin de katılımıyla düzenleyeceği bu etkinliklerde Türk devletinin tecrit politikaları uluslararası kamuoyuna dikkatine taşımayı amaçlıyor” diye konuştu.
Yeni hukuki girişimler olacak
Kampanyanın stratejik hedeflerine dikkat çeken kampanya sözcülerinden Sinan Önal ise, 2025’te hamlenin daha da derinleşeceği ve genişleyeceğini duyurdu. Kitlesel ve toplumsal hareketin yaygınlaşıp süreklileşeceğine işaret eden Sinan Önal, “Elbette ki, Kürdistan halkları, kadını genci yaşlısı hem ülkede hem dünyanın her yerinde, dostlarıyla beraber, sürekli olarak meydanlardaydı. Bunu çok daha örgütlü büyük eylemlere dönüştürmeyi hedefliyoruz” dedi.
Sinan Önal, kampanyanın en büyük hedeflerinden birini “Uluslararası mahkemeler nezdinde Türkiye’nin savaş suçları ve tecrit politikalarına karşı yeni hukuki girişimlerin başlatılmasıdır” diye açıkladı. Sinan Önal, kampanyanın tüm bileşenlerinin kendi içindeki toplantıları ardından Nisan’da büyük bir konferans ile ortak bir planlama yapılacağını; Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kurumlara diplomatik girişimlerde bulunulacağını paylaştı.
‘Mücadeleyi büyütelim’
Kampanya sözcüleri, Kürt halkı ve dostlarına son olarak şu ortak mesajı verdi:
“2025 yılı bölge ve dünya için çok önemli bir zaman-uzam yılına tekabül ettiği, yaşadığımız siyasi gelişmelerden de anlaşılıyor. Kampanyanın başarıya ulaşması için mücadeleyi bulunduğumuz her yerde daha çok büyütelim, daha fazla örgütlenelim ve sesimizi çok daha gür çıkaralım.”
Kaynak: ANF