• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
9 Haziran 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Abdullah Aysu

Katikulliler bozulursa gübre sorunu çözülür

8 Aralık 2021 Çarşamba - 15:22
Kategori: Abdullah Aysu, Yazarlar
Gıda Egemenliği 25 yaşında

Abdullah Aysu

Türkiye’de ilk nüfus sayımı 1927 yılında yapıldı. Yapılan bu ilk sayıma göre; Türkiye nüfusu 13.648.270 idi. Sayım sonuçlarına göre, halkın %75,8’i belde ve köylerde, %24,2’lik bölümü ise il ve ilçe merkezlerinde yaşıyordu. Beslenme sorunu bugünkü gibi değildi. 1950 sonrasında nüfus kente akın etmeye başladı. Verilere baktığımızda; 2018 yılında kentsel alanlarda yaşayan nüfus %75,1 iken 2019 yılında %92,8’e, 2020 yılında %93’e yükseldi. Belde ve köylerde yaşayanların nüfusu ise şimdilerde %7’lere kadar düştü. Kentteki insanlar doğal olarak yiyeceğini kendisi üretmiyor artık, ama yaşayabilmek için tüketmek zorunda. Kırda yaşayan yüzde 7’lik nüfus kentlerde yaşayan yüzde 93’ü beslemek için çırpınıp duruyor. Fakat bu çırpınan çiftçileri ne hükümetler takdir ediyor, hakkını bir tamam veriyor, ne de, kentliler üreticilere yapılan bu haksızlığın yeterince farkında ve yanında. Ancak bugün bunu anlatamayacağım.

Gübre mesele

Gübre fiyatları dolar kur roketine sıkı sıkıya bağlanmış vaziyette ve onunla birlikte uçuşta. Çünkü gübre hammaddesinin yüzde 95’i ithal ediliyor. Dövize bağlı olarak yükselen gübre ateşini ne ıslak bez, ne ateş düşürücü hap düşürüyor. Ayrıca Faik Toy’a göre; “Özbekistan devletinin ürettiği ÜRE gübresinin ton fiyatı 368 dolar,

Çin’den Özbekistan’a satılan ÜRE gübresi 320 dolar. Bir kilogram gübre üretmeyen Kuzey Irak’ta bile 700 dolar ama ülkemizde ÜRE gübresi 1050 dolar.” İşin bu katakulli- dalga dubara bölümü. Bunu da bir yere not edelim. Ayrıca belirtmek durumundayız; sözünü ettiğim bu gübreler, kimyevi gübre. Bunlar, toprağın vasfını bozan, suyu kirleten, onunla beslenen bitkilerden elde edilen ürünlerin besin değeri düşük olan ve sağlık için risk oluşturduğu söylenen gübreler.

O halde ne yapmalı?

Nüfusun yüzde 93’ünün kente yaşadığını söylemiştik. Bu halkın tamamının beslenmesi, sağlıklı gıdaya gönül rahatlığı ile erişmesi lazım. Şimdi kentte yaşayan insanlar çay ve kahve içiyor mu? İçiyor! Mutfağında yemek pişiriyor mu? Pişiriyor! Lokantalarda, restaurantlarında yemek yapıyor ve yiyor mu? Evet! Çay ve kahve atıkları ile yemeklerin yapıldığı aşamadaki atıkları, yemek yendikten sonraki artanından oluşan atıklar ayrı biçimde toplanıp depolanabilir. Bunlar bir veya şehrin büyüklüğüne göre birkaç merkezde toplanabilir, burada fermente edilebilir mi? Buna da evet demek durumundayız, çünkü öyle! O halde buradan elde edilen yanmış-fermente olmuş atıklar (kompost ve gübreler) çiftçilere dağıtılabilir. Ancak bunun gerçekleşmesi için merkezi devlet ile yerel yönetimlerin birlikte taşın altına ellerini koyması lazım.

Ve

Bu amaçlı Meclis’te yasal düzenleme yapılır, kentin potansiyeline göre merkezi devlet bütçesinden o kente bu işe mahsus ödenek ayrılır ve verilir. Aynı yasayla kırsalın gübre ihtiyacını karşılamakla yerel yönetimler de yükümlü kılınır. Bunun gerçekleşmesi halinde doğa kendini onarmaya başlar. Toprak, canlı organizma haline dönüşür. Su, berraklaşır. Sağlıklı gıdaya da herkes için eşit erişim sağlanır. Gelin Katikulliler bozmaya kimyevi gübre ile başlayalım. Ha ne dersiniz?

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Ankara’nın kimyasal sicili: İlk Dersim’de kullanıldı

Sonraki Haber

Umut hep dipdiri

Sonraki Haber
Erdoğan sonrasına ‘Yumuşak Geçiş’ mi?

Umut hep dipdiri

SON HABERLER

Zulme Karşı Direnmek

Kaos aralığı

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Daralan zaman, büyüyen tehlike

Daralan zaman, büyüyen tehlike

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Kürdistan’da eko kırım var!

Kürdistan’da eko kırım var!

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Barış elçisi yazıma ilham kaynağı

Barış elçisi yazıma ilham kaynağı

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Muhalefet mi dediniz?

Darbe sürüyor!

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Özgürlüğün toplumsal anlamı

Özgürlüğün toplumsal anlamı

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Özerk manzaralar: Yol filminde dağlar

Salgado’nun Vizörü: Toprağın Tuzu

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır