• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
18 Temmuz 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Kültür

Kayyumların sanat üzerindeki baskısı konuşuldu

22 Şubat 2020 Cumartesi - 21:18
Kategori: Kültür

Kayyumların kültür ve sanat üzerindeki politikaları Diyarbakır’da düzenlenen panelde masaya yatırıldı. Yönetmen Rüknettin Gün ise ‘Kürtçenin kamusal alandan çıkarılması için kayyum atandı’ dedi

Susma Platformu, kayyımların kültür ve sanat üzerindeki politikalarını tartışmak üzere Diyarbakır’da bir panel düzenlendi. Amed Şehir Tiyatrosu’nda gerçekleştirilen “Kayyım Politikasının Kültür Sanata Etkileri” başlıklı panelin moderatörlüğünü Susma Platformu Diyarbakır Temsilcisi Özkan Küçük yaparken, konuşmacı olarak Amed Şehir Tiyatrosu’ndan Yönetmen Rüknettin Gün, Sinema Yazarı Şenay Aydemir, KHK ile ihraç edilen Batman Belediyesi Yılmaz Güney Sineması eski müdürü Dicle Anter ile Tiyatro Bereze’den Firuze Engin yer aldı.

Panelin açılış konuşmacısını yapan moderatör Özkan Küçük, kayyımların en çok kültür sanat alanına müdahale ettiğine işaret ederek, Kürt şehirlerinin batıda görünmeyen bir şekilde bayrak ve sembol bombardımanına maruz kaldığını belirtti.

Gün: Kürtçenin kamusal alandan çıkarılması için kayyum atandı

Yönetmen Rüknettin Gün de, Amed Şehir Tiyatrosu’nun 95 yerel seçimlerinin ardından Refah Partisi döneminde de kapandığını hatırlatarak, kayyumların aslında kültür sanat alanına atandığını ifade etti. Amed Şehir Tiyatrosu’nun aktif olduğu dönemlerde Türkiye’de tiyatro izleyici sayısında yüzde 50 oranında bir azalma meydana gelirken, Diyarbakır’da bu oranın iki kat arttığını dile getiren Gün, “Kürtçenin kamusal alanda çıkarılması için kayyum atandı” ifadelerini kullandı.

Anter: Kültür sanat, toplumun solunum alanıdır

Kültür sanat alanının toplumun solunum alanı olduğunu ifade eden Dicle Anter ise, bu nedenle devletin en çok saldırdığı alanlardan birinin kültür-sanat alanı olduğunu kaydetti.

Batman Belediyesi’ne atanan kayyımın Yılmaz Güney Sinema Salonu’na ilişkin kentte yaptığı “Sinema salonu olarak mı kalsın, yoksa cami mi yapılsın” yönündeki anketi hatırlatan Anter, bu anketten bile kayyımların atanma amacının anlaşılabileceğini dile getirdi.

Aydemir: Sanat üzerinde üstü kapalı bir baskı var

Sinema Yazarı Şenay Aydemir de, Sur’da yaşanan çatışmalardan önce kentte yaptıkları bir toplantıyı hatırlatarak, “Bir birine bağlanmış 40 ila 50 kentte film gösterimlerinin yapıldığı ve dolaşıma sokulduğu bir modeli tartışıyorduk. Bugün ise kayyumları tartışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Aydemir, kültür sanat alanında yasalarla belirlenmemiş üstü kapalı bir baskının var olduğuna işaret ederek, “Bugün aslında Kürtçe bir film çekebilirsiniz. Nû sergisi açabilirsiniz. Sahnede kızıl bayrakta dikebilirsiniz. Diktatörlük ve darbe döneminde yasalarla belirlenmiş yasaklar yok. Fakat bunları yaparsanız bunların yasalarla belirlenmemiş sonuçlarına maruz kalıyorsunuz. Tuhaf bir defacto durumu söz konusu. Bu durum tiyatrocularda sinemacılarda ‘her şeyi yapabiliriz’ diye bir algı yaratıyor. Her şeyi üretebilir, her şeyi düşünebilirsiniz, engel yok. Ama bir tırnak içinde bir duyarlı bir vatandaş çıkıp sizi şikâyet ederse kendinizi ertesi gün hapiste bulabilirsiniz. Bir ölçü yok ortada” dedi.

Engin: Sanat binaların arasına sığdırılmamalı

Firuze Engin ise konuşmasında Türkiye’de tiyatroculara yönelik baskılar üzerinde durdu. Kültür-sanat alanında batıda üstü örtük bir baskının var olduğunu söyleyen Engin, sanatın sadece kurumların veya binaların içine sığdırılmaması gerektiğine vurgu yaparak bağımsız tiyatronun önemini hatırlattı.

Tiyatroda 3 akımın kendini gösterdiğini dile getiren Engin, bunları şöyle açıkladı: “Ekolleşme yerine etkileşim. Bence bu ekolleşme yerine etkileşimin en önemli örneklerinden biri Amed Şehir Tiyatrosu. Amed Şehir Tiyatrosu insanları etkileşime davet etti. Seyirci ile tiyatrocu arasında diyalogu yarattı. Bir diğeri kadrolaşma yerine geçişkenlik. Artık herkes freelance sanatçı. Kimse bir yere bağımlı kalmıyor ve sürekli yer değiştirerek sanatını zenginleştiriyor. Artık herkes birbirine kendini anlatıyor. Diğeri merkezleşme yerine yer değiştirme. Artık merkezde durmadığını için yer değiştirmek zorundasınız ve daha çok şehirle, insanla, temas etme şansınız doğuyor.”
Engin, “Kayyımların kültür sanat alanına müdahale etmelerinin altındaki temel neden, bizim aslında tam olarak örgütlendiğimiz yer olması. Sanat örgütlenmenin yuvasıdır. Sosyalleştiğimiz, temas ettiğimiz, birbirimizi tanıdığımız, birbirimiz hakkında bir çok şey öğrendiğimiz alan. Bu nedenle tabi ki kayyımlar bu alanlara saldıracak” diye de ekledi.

Panel, katılımcıların da bu konudaki düşüncelerini dile getirdiği soru-cevap bölümüyle son buldu.

DİYARBAKIR

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Ceren Damar’ı katleden erkeğin avukatına soruşturma

Sonraki Haber

HDP’nin Eş Genel Başkan adayları Buldan ve Sancar

Sonraki Haber

HDP'nin Eş Genel Başkan adayları Buldan ve Sancar

SON HABERLER

Ekolojik kırıma karşı dayanışma festivali

Ekolojik kırıma karşı dayanışma festivali

Yazar: Yeni Yaşam
18 Temmuz 2025

SOHR: Süveydada’da 516 kişi hayatını kaybetti

SOHR: Süveydada’da 516 kişi hayatını kaybetti

Yazar: Yeni Yaşam
18 Temmuz 2025

30 yıllık tutsak Filizer tahliye edildi: Süreci desteklemeliyiz

30 yıllık tutsak Filizer tahliye edildi: Süreci desteklemeliyiz

Yazar: Yeni Yaşam
18 Temmuz 2025

Demokratik Sosyalizm ve Özgür Toplum

Demokratik Sosyalizm ve Özgür Toplum

Yazar: Yeni Yaşam
18 Temmuz 2025

İnkârdan Rojava Devrimi’ne

İnkârdan Rojava Devrimi’ne

Yazar: Yeni Yaşam
18 Temmuz 2025

On binlerin yürüyüşü

Geriye döneceğimiz bir yol yok

Yazar: Yeni Yaşam
18 Temmuz 2025

Ciro ve Ben: Ülke değil, bir devletli filmi

Bazen yeni

Yazar: Yeni Yaşam
18 Temmuz 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır