İktidarın kadınların doğum yöntemlerine karışmasına karşı açıklama gerçekleştiren KCDP, yönetmeliğe tepki göstererek “Çocukların nasıl doğacağını düşündüğünüz kadar nasıl yaşayacağını düşünmediniz’ dedi
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), Resmi Gazete’de 19 Nisan 2025’te yayımlanan “Sağlık Bakanlığının Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik” ile tıp merkezlerinde planlı sezeryanın yasaklanmasına karşı İstanbul’da bulunan İl Sağlık Müdürlü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada “Doğal olan kadınların kararına karışmamak” pankartı açılarak “Doğal olan normal demokrasi”, “Rahime kayyum atayacaklarmış”, “Jin jiyan azadî” dövizleri taşındı. Açıklamada KCDP temsilcisi Esin İzel Uysal konuştu.
‘Doğal olan kadınların kararlarına karışmamanız’
Sivasspor futbolcularının bir futbol müsabakası öncesinde “doğal olan normal doğumdur” pankartıyla sahaya çıkmasının ardından başlayan tartışmada son olarak gündeme gelen yönetmelikle de kadınların doğum yöntemlerine müdahale edilmesine tepki gösteren Esin İzel Uysal, “Bu düzenlemeye göre tıp merkezlerinde planlı sezaryen doğum yapılamayacak, yalnızca onların deyimiyle ‘normal’ doğum yapılabilecek. Bilimsel adı ile vajinal doğum. Peki niye normal doğum deniyor? Normal, norma uygun yani kurala uygun demek. Yani doğal olan, kurala uygun doğum diyorlar. Peki kural ne bu durumda ve bu kuralı kim belirliyor? Nasıl yaşayacağız, nerede ne giyeceğiz, ne ölçüde kahkaha atabiliriz hepsi bitti, bir de nasıl doğuracağımıza dair mi kural eksik kaldı. Eğer bir kadın anne olmaya karar vermişse o çocuğu nasıl doğuracağına da yalnızca kendisi karar verebilir. Burada bir tek hekimi tıbbi gerekçeyle tavsiye de bulunabilir. Kimse bizim adımıza karar veremez. Normal olanı, doğal olanı biz söyleyelim. Doğal olan kadınların kararlarına karışmamanız” dedi.
‘Çocukların nasıl doğacağını düşündünüz nasıl yaşayacağını düşünmediniz’
Çocukların nasıl doğacağına dair iktidarın karar verdiğini ama nasıl yaşamda kalacağına dair politika üretmediğini vurgulayan Esin İzel Uysal, “Çocukların nasıl doğacağını düşündüğünüz kadar nasıl yaşayacağını düşünmediniz. Daha yeni yenidoğan bebekler öldürüldüler. En yüksek enfasyon oranı bizde, o aileler açlık sınırının altında hayatta kalmaya çalışıyor. Çocuklar beslenemiyor. Yurttaşlar özel hastane kapılarında can veriyor. İlaç alamıyor. Sağlık bakanı önce bunlarla ilgilensin. Ülkede sanki her şey normal, bir nasıl doğuracağımız kaldı. Seçtiğimiz belediye başkanları ya tutuklu ya görevden alındı, yerlerine kayyım atandı. Her sabaha yeni bir gözaltı/tutuklama haberiyle uyanıyoruz. Kadınlar erkekler tarafından öldürülüyor, ölümleri bile şüpheli bırakılıyor. Bunlar normal, öyle mi ? Norm mu arıyorsunuz ? Anayasa, uluslararası sözleşme, İstanbul Sözleşmesi, Lanzarote Sözleşmesi, kanunlar, 6284 sayılı kanun, çocuk koruma kanunu norm bunlara uymak zorundasınız” diye belirtti.
‘Hiç kimse bizim adımıza konuşamaz’
Esin İzel Uysal, son olarak şunları dile getirdi: “Yıllarca bizim adımıza karar verdiniz. En temel haklarımızı bile ihlal ettiniz. İnsanların kimi seveceğine bile karışma cüretini gösterdiniz. İşte en son Meclise gelen kanun önerisi ortada. Ama artık bu halk size yeter diyor. Biz yıllardır en can yakıcı duruma karşı mücadele ediyoruz. Kadın cinayetlerini durdurmak için mücadele ediyoruz. Çok önemli bir dönüşüm yarattık toplumda. Önemli bir deneyim var elimizde. Bilimle, aydınlanmayla uzaktan yakından alakası olmayanları göndereceğiz. Hiç kimse bizim adımıza konuşamaz. Nasıl yaşayacağız, nasıl doğuracağız, kimi seveceğiz, kimi seçeceğiz bunlara biz karar veririz.”
Açıklama sloganlarla son buldu.
Kaynak: JINNEWS / MA