Adana Suluca 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutsaklara gönderilen kitaplar ‘güvenlik’ gerekçesiyle verilmiyor
Adana Suluca 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutsaklara gönderilen kitaplar keyfi gerekçelerle engelleniyor. En son tutsak Hüseyin Bağ’a gönderilen Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “Dad” ve “Araf’ta Düet” kitapları “kurum güvenliğini, düzenini ve disiplinini” bozabileceği gerekçesiyle verilmedi. “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’a” atıfta bulunulan engelleme kararında, yönetimce kitapların dağıtımının sakıncalı görüldüğünü ifade edildi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mersin Milletvekili Ali Bozan’a yaşadıkları durumu anlatan bir mektup gönderen tutsak Hüseyin Bağ, uygulamanın sistematik halde sürdürüldüğünü belirterek, “Neredeyse birçok bahane ile kitaplarımız verilmemektedir. Özellikle de Kürt ve Kürdistan kavramlarının olduğu kitaplar içeriğine bakılmaksızın engelleniyor. Örneğin, Faysal Dağlı’nın ‘Kutsal Kitaplar ve Mitolojide Kürtler’ kitabı, içinde geçen birkaç cümle gerekçe gösterilerek yasaklandı. Ayrıca Mehmed Uzun’un ‘Sîya Evînê’ adlı eseri de 8 ay bekletildikten sonra iade edildi. Kitaplar bir süre sonra inceleme adı altında keyfi olarak verilmemekte ya da geciktirilmektedir. Bu durum açıkça bir hak gaspıdır” ifadelerini kullandı.
‘Hak ihlallerinin bir parçasıdır’
Hüseyin Bağ, mektubunda cezaevinde kitap okuma hakkının ciddi biçimde kısıtlandığını ifade ederek, “Burada kütüphane son derece niteliksizdir. 15-20 günde, ancak 3 kitap alabiliyoruz. Bu da çoğu zaman istemediğimiz kitaplar oluyor. İstediğimiz kitaplara erişim neredeyse imkansız hale getirilmiş durumda. Kitaplarımız üzerindeki yasaklar, cezaevindeki hak ihlallerinin açık bir parçasıdır. Dayatılan şey sadece tecrittir” diye belirtti.
‘Cezaevlerinde Kürtçe fiilen yasak’
Yaşananlara tepki gösteren DEM Parti Milletvekili Ali Bozan, “Tutsaklara gönderilen ve hakkında herhangi bir yasaklama kararı bulunmayan kitaplar, sadece içinde ‘Kürt’ ve ‘Kürdistan’ kelimeleri geçtiği gerekçesiyle verilmiyor. Hüseyin Bağ’ın ifadesine göre en az 10 kitabı engellenmiş durumda. Mehmet Uzun’un bir kitabı 8 ay idarede bekletildikten sonra teslim edilmiş. Gerekçe ise, ‘Kürtçe bilen kimse yok.’ Bu durum Kürtçenin cezaevlerinde fiilen yasak olduğunun göstergesidir” diye konuştu.
Ali Bozan, Adalet Bakanlığı’nı tutsaklara yönelik hukuksuz uygulama ve ihlallere son vermeye çağırdı.
Kaynak: MA