Salgına yönelik alınan yeni tedbir kararlarıyla iş yapamayan Kızılay esnafı iflas noktasına geldi. Birçok işyeri kepenk kapatırken esnaflar, iktidarın salgınla mücadelede sınıfta kaldığını söyledi
Koronavirüs (Kovid-19) salgınında vaka sayıları hızla artarken, salgına karşı ekonomik destek olmadan alınan tedbirler ise bir kez daha esnafı mağdur etti. Ankara’nın en işlek noktası olan Kızılay’da, esnaf ve işletmeler iflas noktasına geldi. İnsan akışının en fazla olduğu Çankaya ilçesine bağlı Yüksel Caddesi, Karanfil ve Konur sokakta onlarca işyeri kepenk kapatırken, çoğu da çareyi işçi çıkarmada buldu. Sadece Karanfil sokakta 5 işletmenin faaliyetlerinin kısıtlanmasıyla 132 kişi işsiz kaldı.
Mezopotamya Ajansından (MA) Emrullah Acar ve Zemo Ağgöz esnaflarla konuştu.
Geçim sıkıntısı
Karanfil Sokak’ta 5 yıldır restoran girişinde çiğköfte satan Bahadır Çevikçi de işsiz kalanlardan biri. Mikrofon uzattığımız Çevikçi, yeni kararla binlerce kişinin işsiz kaldığını söyledi. Çevikçi, çalıştığı sokaktaki durumu şöyle özetledi: Komşumuz olan dükkânda 27 kişi çalışıyordu şu anda 2 kişi çalışıyor. Yanında ki 18 kişi çalışıyordu, onlarda 2 kişiye indi. Kahveci 30 kişiden fazla çalıştırıyordu şu anda kapandı. Karanfil çarşı 37 kişi çalıştırıyordu şu anda 7 kişi çalışıyor. Bizim burada 30 kişi çalışıyordu şu anda çalışan sıfır. Geçimimizi nasıl sağlayacağız?
Dört kişilik ailesinin geçimini sağlamak zorunda olduğunu kaydeden Çevikçi, ancak elektrik, su ve doğalgaz faturalarını dahi ödeyemiyor. Çevikçi, “Esnaf kan ağlıyor, artık esnaf diye bir şey kalmadı” diye konuştu.
Sonumuz ne olacak belirsiz
Meşrutiyet Caddesi’nde 2 ay önce bir işletmeyi devralan Zeki İnce, yasak kararıyla birlikte sadece paket servislerin yapılabileceğini belirtti. İnce, tüm gün boyunca sadece 5 paket sipariş aldığını kaydetti. Kirasını ödeyecek durumda olmadığını dile getiren İnce, salgınla mücadele adı altında alınan önlemlerinde yetersiz olduğunu söyledi. Alınan önlemlerde esnafın düşünülmediğini dile getiren İnce, “Ankara’nın en işlek ve köklü caddelerinin başında Meşrutiyet Caddesi gelirdi ama şimdi işyerini kapatan kapatana. Sonumuz ne olacak belirsiz” dedi.
Tedbirler yetersiz
Mithatpaşa Caddesi’nde bir yıldır lokanta işleten Aşkın Yiğit’in salgında zararı 100 bini TL’yi aşmış durumda. Kredi çekerek ayakta durmaya çalıştığını anlatan Yiğit, ödeme yapamadığı içinde borcunun faizle katlandığını değindi. Salgın boyunca hiçbir destek alamamaktan yakınan Yiğit, şunları söyledi: “12 bin TL kiramız var, hepsini cebimizden ödüyoruz. 8 kişi çalışıyorduk ama 4 kişiyi işten çıkarmak zorunda kaldım. Alınan tedbirlerle salgını önleyebileceklerini sanmıyorum. Tedbirler yetersiz, siyasi çıkarlar doğrultusunda kararlar alınıyor. Paket servis diyorlar ama alt yapı yok. 4 paket ile olacak iş değil. İktidara salgın notum sıfır.”
Kaldırımlarda yemek yeniyor
İşletmelerde masaya oturmanın da yasaklanmasıyla yurttaşlar aldıkları paket yemekleri sokak ve kaldırımda yemek zorunda kaldı. Sakarya Caddesi’nde insanların maruz bırakıldığı duruma tepki gösteren 30 yıllık esnaf Nadir Yılmaz, “Müşteriler gelip içerde masa sandalyede oturamıyor, bu sefer elden alıp dışarıda tozun toprağın içinde yemek yiyor. Masa sayısı azaltılsaydı, temiz yerde yemekler yenirse, daha iyi olmaz mıydı? İşletmelerin faaliyetlerini kısıtladılar ama AVM’ler açık, siyasi partiler kongre yapıyor.” şeklinde konuştu.
Paket servis için altyapı yok
Selanik Caddesi’nde kafe işleten Hayri Paker ise yanında çalışan 2 kişinin salgından kaynaklı işten ayrıldığını söyledi. Paket servis için altyapı olmadığını dile getiren Paker, “Müşterilerin gelip alması sistemiyle devam etmek istiyoruz. Ama bunu nasıl başaracağız onu bilmiyoruz. İnsanlar gelip bizden alışveriş yapacak mı, yapmayacak mı, belirsiz. Online yemek satan siteler var ama onlar da yüksek oranda kesinti yaptıkları için onlara da dahil olamıyoruz. İşyerimiz açık olmasına rağmen işsiziz” dedi.
ANKARA