Abdullah Öcalan’ın çağrısının ‘Kürt Birliği’ konferansına zemin oluşturduğunu kaydeden KNK Eşbaşkanı Zeyneb Murad, ‘Bu konferans artık zamanın birlik zamanı olduğu, ortak tutumu geliştirme ve pratikleştirme dönemi olduğunu gösterdi’ dedi
Kuzey ve Doğu Suriye’de faaliyet yürüten parti ve örgütler ile Kürdsitan’ın diğer parçalarından delegelerin katılımıyla 26 Nisan’da Qamişlo’da “Kürt Birliği ve Ortak Tutum Konferansı” gerçekleştirdi. Kürdistan’ın farklı yerlerden 400 delege konferansa katılırken, açıklanan “tutum belgesinde” Kürt birliğine vurgu yapıldı.
Konferansın çalışmalarını yürüten ve katılan Kürt Ulusal Kongresi (KNK) Eşbaşkanı Zeyneb Murad sürece dair değerlendirmelerde bulundu.
4 parça Kürdistan
Konferansın büyük bir çalışma ve emek sonucunda gerçekleştirildiğini belirten Zeyneb Murad, “Bildiğiniz gibi 2 yıl önce Lozan Antlaşmasının yüzüncü yılıydı. Bu antlaşmasının yüzüncü yılı dolayısıyla da KNK olarak bir konferans düzenlemiştik. Bu konferansa dört parça Kürdistan’ı temsil eden siyasi partiler, akademisyenler, yazarlar, önemli şahsiyetlerin değerlendirmeleri, sundukları öneriler ve geliştirdikleri diyaloglar sonucunda bir çağrı yapıldı. Kürt Ulusal Konferansı’nın bir an önce gerçekleştirilmesi talep edildi. Ancak son 2 yıldır şartlar ve koşullar zorluğundan dolayı dört parçayı bir araya getirmek de epey zordu. Çok ciddi bir savaş vardı. Dünya genelinde çok köklü değişimler oldu. Dünya yeni bir sürece girdi. Bu gelişmeler neticesinde kararlaşmaya gidildi. Dört parça Kürdistan arasında ulusal bir diyaloğun geliştirilmesinin hayati önem taşıdığı kararlaştırıldı” dedi.
‘Kürt sorununun çözüm haritası’
Konferansın Kuzey ve Doğu Suriye’de saldırılara karşı cevap olduğunu kaydeden Zeyneb Murad, “Bu konferans sonrası yayımlanan bir ortak bildiri Kürt sorunun çözüm haritasıydı. Bu bildirinin önemi büyüktü. Bildirinin maddelerinden biri Kürt halkının yeni Suriye yönetiminde haklarının tanınmasıydı. Esad rejiminin yıkılması ardından yeni Suriye yönetimi oluştu. Ve özerk yönetimin yeni yönetimle belli aralıklarla görüşmeleri oldu. Yeni yönetimde de Kürt halkının hakları, varlığı ve kimliği göz önünde bulundurulmadı. Herkes biliyor ki; Kuzey ve Doğu Suriye’de büyük bedeller sonucunda kurulan özerk bir yönetim ve bir ordu var. Uluslararası anlaşmalarla kurulan bir sistem var ve bu sistem bu halklara ve toplumlara hizmet ediyor. Ancak Suriye’de ki halkların, toplulukların yeni Suriye yönetiminde yapılan değişiklikler de hakları göz önünde bulundurulmadı. Bu ortak tutum konferansı aslında buna bir cevaptı. Bu konferans gelecekte Şam hükümeti ile ortak bir diyalog kurma, görüşme ve aynı zamanda ortak tavır koyma konferansıydı” diye belirtti.
‘Konferans moral kaynağı oldu’
Konferansın halklarda büyük bir moral yarattığını söyleyen Zeyneb Murad, “Suriye’de eski dönem bitti, artık Kürtlerin yönetimi var, askeri orduları var, siyasi partileri ve kurumları var. Bundan kaynaklı böyle bir ortamda konferansın gerçekleştirilmesi oldukça önemli ve anlamlıydı. Konferansta ulusal kongrenin yapılması ve hazırlıklarının başlaması çağrıları ve değerlendirmeleri vardı. Bu konferans Kürt Ulusal Konferansının ilk adımı ve başlangıcıydı. Aynı zamanda hazırlığıydı. DEM Parti heyetinin, KNK’nin ve diğer parti ve kurumlarımızın konferansa katılması da önemliydi. Bu konferans artık zamanın birlik zamanı olduğu, ortak tutumu geliştirme ve pratikleştirme dönemi olduğunu gösterdi. Bu konferans Kürt halkının çelişkileri kazanımlarını korumak için giderebileceğini, kişisel menfaatlerini bir tarafa bırakıp ulusal çıkarları için bir araya gelebileceğini gösterdi. Çok yönlü bir önemi vardı” diye konuştu.
Çağrı zemin oluşturdu
Abdullah Öcalan’ın çağrısının konferansın zeminini oluşturduğunu kaydeden Zeyneb Murad, “Konferans sonrası her dört parça ve Avrupa’da bulunan temsilcilerimiz sahaya indi. Halkımız konferansta duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Çok tarihi bir adımdı. Bu konferansın gerçekleşmesi kolay değildi. Yüzlerce görüşme gerçekleştirdik ve siyasi partilerle diyaloglar geliştirildi. Bu konferansın zeminini yaratan sayın Abdullah Öcalan’dı. 27 Şubat’ta yaptığı ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’ sonrası çalışmalar başlatıldı. Bu çağrının çalışmalarımız üzerinde çok olumlu etkisi oldu. Diyaloğun kapısı açıldı. DEM Parti görüşme sonrası Federe Kürdistan Bölgesi’ne gelip görüşmeler gerçekleştirdi. Daha sonra bu heyet Rojava’ya geldi. Farklı kesimlerle, görüşmeler ve diyaloglar oldu. Bu çağrı dört parçayı bir araya getirdi. Ve bu konferansla sonuçlandı. Konferansta alınan kararlar ve dört parçanın geleceğini oluşturacak tarihi bir ortak bildiri hazırlandı” ifadelerini kullandı.
Heyet kurulacak
Zeyneb Murad şunları belirtti: “Önümüzde daha büyük bir çalışma duruyor. Bir heyetin oluşturulması gerekiyor. Kurulacak bu heyetin Şam hükümeti ve özerk yönetim ile diyalog halinde olması gerekiyor. Bu heyetin içinde kimler yer alacak bunu yerelin kendisi, yani yerel güç belirleyecek. Beklentilerimiz büyük ve bu tarihi adımın amacına ulaşacağı heyecanını yaşıyoruz. Birlik olma iradesi oluştu. Ulusal kazanımlarını koruyacak güç birleşti. Bu yüzden şuan inancımız tam, bu süreci başarıya ulaştıracağız. Ancak herkesin sorumlu hareket etmesi gerekiyor. Herkesin tek nefes ve elle başarıya ulaştırmak için çabalaması gerekiyor. Kürt Ulusal Birliği Konferansını toplamak için daha fazla çalışma içinde, daha fazla mücadele içerisinde olmamız gerekiyor. Kürtler yüzyıllardır direniyor, bu direniş sonucunda büyük kazanımlar elde etti. Kadın devrimiyle dünyada etkili oldu. Bizler büyük kazanımlara sahibiz, bu sebeple herkese büyük sorumluluklar düşüyor.”
‘Rojava dört parçayı birleştirdi’
Konferansın Kuzey ve Doğu Suriye’de gerçekleştirilmesinin de ayrıca önemli olduğunu vurgulayan Zeyneb Murad, sözlerini şöyle sürdürdü: “Rojava Kürdistan dört parça Kürdistan’ın en küçük parçası ancak büyük mücadeleler vermiş ve büyük kazanımlar elde etmiştir. Bu sebeple Kürt sorununun çözülmesi için de ortak tutum konferansının gerçekleşmesi önemliydi. Yine 2014 süreçlerinde olduğu gibi Rojava dört parçayı ve halkları birleştirdi. Özellikle Rojava’da gerçekleştirilmesine büyük anlam ve önem yüklüyoruz. Kürt sorunun çözümü, Kürt halkının çelişkilerini gidermesi için daha fazla bir araya gelip bu atılan adımı güçlendirmemiz gerekiyor.”
Haber: Zeynep Durgut / MA