• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
15 Mayıs 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Manşet

Kürtçe nasıl yaşam dili olur?

15 Mayıs 2025 Perşembe - 00:00
Kategori: Manşet, Yaşam
Kürtçe nasıl yaşam dili olur?

Kürtçeye dönük yasaklar sürse de Kürtçenin geleceğe taşınması için yapılması gerekenler tartışılıyor.  Yazar, şair ve sanatçılara ‘Kürtçe nasıl yaşam dili olur?’ sorusunu sorduk

Selman Çiçek

Bugün 15 Mayıs Kürt Dil Bayramı. Her yıl bu 15 Mayıs haftasında anadilin önemi ve dil üzerindeki yasaklara dikkat çekmek için çeşitli etkinlikler düzenlenir. Bu yıl da yasakların gölgesinde dil bayramında Kürtçenin yaşatılması ve geleceğe taşırılması için çok sayıda etkinlik düzenleniyor. Bu etkinliklere katılan yazar, şair ve sanatçılara, “Kürtçe nasıl yaşam dili olur” sorusunu yönelttik.

Kürtçe ailede başlar

Eyyüp Güven

Araştırmacı Yazar Eyyüp Güven: “Öncelikle şunu söyleyebiliriz, bazı şeyler vardır çok klasiktir. Klasik olan nedir? Evde ve her yerde konuşun diyoruz ama maalesef kimse konuşmuyor. Bu sistemi oturtmamız ve tüm Kürt halkına yaymamız gerekiyor. Bu nasıl olacak? Çocukluktan itibaren resmi eğitim olmasa dahi en büyük eğitim ailede başlar. Eğer aile üyeleri evde kendi aralarında Kürtçe konuşursa inanıyorum ki başka diller için de ön açıcı olacaktır. Küçük bir örnek vereyim. Yanımda üç torunum var. Üçü de Antalya’da yaşamışlardı. Üçü de Türkçe konuşuyordu ama şimdi üçü de Kürtçe konuşuyor. Dedik ki onların yaşları daha 2, 3 ve 4, onlar sizinle Türkçe konuşsa bile siz onlarla Kürtçe konuşun. Şimdi Kürtçe konuşuyorlar. Şu anlama geliyor ki ilk olarak ailede anne ve baba bunu oturtursa daha güzel bir toplum inşa olur.

İkincisi öncelikle kendime de bir eleştirim var ama diğer yandan seçilmişlerin de Kürtçe bilmesi gerekiyor. Seçilen bana öncülük edecek. Biz artık Kürtçe konuşmanın bir sisteme oturtulmasını istiyoruz. Üçüncü olarak biz kurumlarımızda yazı yazanlar, öncülük etmeliyiz. Biz bunu istiyoruz. Eğer bu başarılırsa Kürtçenin önü bir adım daha açılacaktır. Eğer bu adım atılırsa bu yeni süreçte bunun başarılması çok önemli. Neden önemli? Süreç biraz yumuşadı, kapı biraz aralandı biz de bu kapıdan geçmeliyiz. Eğer bu olursa Kürtçe dili yüzde yüz daha başarılı bir seviyeye ulaşacaktır. Belli bir seviyeye geldikten sonra ise Kürtçenin resmi dil olmasını istiyoruz. Bu da bizim elimizde.”

Mücadelemiz dilimiz içindir

Siyabend Demir

Yazar Siyabend Demir: “Kürtçe dili için yıllardır mücadele veriliyor. İmha-inkar ile karşı karşıya kalmıştır. Bu mücadelemiz dilimizi yaşatmak içindir. Eğer dilimize sahip çıkmazsak dilimiz yok olacaktır. Dünyada birçok örneği var, birçok dil yok oldu. Bizim direnişimiz ve mücadelemizle dilimiz canlı kalmıştır. Dilimiz asimilasyona karşı kendini korumuş ve kurtarmıştır. Evet devlet dilimizi yok sayıyor. Biz bu zihniyete karşı mücadelemizi büyütmeliyiz ve dilimizi gündelik dil, yaşam dili haline getirmeliyiz. Bunun için bir an önce biz her alanda imza kampanyalarımızı başlatmalıyız. Her yerde her zaman Kürtçe dili resmi dil olsun diye ve kabul edilsin diye herkesi bu çalışmayı yürütmeye davet etmeliyiz. Kürtçe dilini hele ki Kürt Dil Bayramı ayına, 15 Mayıs Ana Dil Günü gibi böyle bir güne gerek duyulmamalı. Çalışmalarımızı belli bir seviyeye taşımamız gerekiyor ki devleti mecbur bırakalım, taleplerimiz karşısında adım atsın. Bilinen devlet artı demokrasi formülü işlemeli. Bugün sadece kurumlarımızda Kürtçe konuşmalıyız denilmemeli. Herkes üzerine düşen rolü oynamalı. Artık her Kürt diline sahip çıkmalı ve dilini yaşam dili haline getirmelidir. Dil ortaya çıktığında ve kurumsallaştığında o zaman evde de dışarda da kurumlarda da konuşulur. Ama biz ne yapıyoruz; Kürtçe bilenlerle sadece kendi aramızda Kürtçe konuşuyoruz. Ama artık her yerde ve her zaman Kürtçe konuşmalı ve dilimizi yaşam dili haline getirmeliyiz. Devlet bunları bizden iyi biliyor. Belediyelerimiziz kendi dillerinde eğitim vermesi yasaklandı. Belediyeler bu hizmeti veremez duruma geldi, devlet belediyeleri dil eğitim inşa etmesin diye önünü kapadı. Biz devlete adım attırmalıyız. Eğer biz dili eğitim üzerinden inşa etmezsek bunun dışında bir kurtuluşumuz yok.

Kurum ve kuruluşlarımızla alanlara çıkmalı, imza toplamalı, götürüp Meclis’e sunup Kürtçe dilinin tanınması ve resmi dil olması için mücadele etmeliyiz. Eğer Kürtçe dili resmi olursa Kürtlerin kulları da olur. Eğer Kürtçe resmi dil haline gelmezse yolumuz kapanır, önümüz de açık olmaz. Kurumların bize kurs açmasını da yeterli görmüyoruz. Artık düşüncelerimizi radikal bir şekilde dile getiriyoruz. Biz dilimizin resmi dil olarak tanınmasını istiyoruz. Bunun dışında devletten bir şey istemiyoruz. Biz dilimizin tanınmasını istiyoruz. Eğer dilimiz tanınırsa kültürümüz, ekonomimiz, toprağımız ve adımız da tanınmış olacak.”

Kürtçe kreşler olmalı

Yazar Ronahî Ferqinî: “Kürtçenin yaşam dili olması için, dilimizin yok olmaması için öncelikle ailede başlamalıyız. Eskiden ailede televizyon yoktu, kreş yoktu. Bugün ise okul öncesi eğitim kurumları var, bu da dilin yaşaması için. Kreşlerin anadilde eğitim vermesi gerekiyor. Eğer anadilde eğitim verilmiyorsa çocuklar orada asimile olmaya başlıyor. Gelecekte de yedi yaşına geldiğinde normal eğitime başladığında dilini tamamen unutmuş oluyor. Anne ve babalara bu konuda görev düşüyor evde konuşma ve eğitim dili Kürtçe olmalı 7 yaşına kadar. Ya da Kürtçe kreşler olmalı ve çocuklarımızı oralara eğitime göndermeliyiz. Çünkü çocuk yaşta öğrenilen dil kalıcı oluyor ve üniversiteye kadar da dil unutulmuyor. Bu yüzden çocuklar konuşmaya başlayınca gelecekte dilin asimile olmasının önüne geçecektir.”

Dilimiz resmi dil olmalı

Nurcan Delil

Şair Nurcan Delil: “Şimdi bir barış süreci başladı. Her açıdan Kürtlerin varlığı, Kürt dilinin varlığı için bu sürece sahip çıkılmalı ki sonuca varılsın. Barış sürecinde Kürt dilinin resmi olarak tanınmasını istiyoruz. Yaşamın her alanında Kürtlerin varlığı için Kürt dili resmi dil olmalı. Resmi dilin de yaşam dili olabilmesi için bizler diyoruz ki aileler okuldur. Şimdiye kadar dilimizi korumak için aile içinde direndik. Evimizi okul, üniversite yaptık. Ama artık bundan sonra aile dışında da dilimizi resmi dil olarak görmek istiyoruz. Her yerde her zaman Kürtçe konuşmalıyız. Bunun için Kürtçe kurslarımızı açacağız. Kurslarımızda Kürtçe dilimizi eğitim dili olarak artık çocuklarımıza öğreteceğiz. Dil öğrenimini baştan ele alarak kendi dilinde okuma-yazma bilmeyen kişilere okuma yazma öğretmeyi hedefliyoruz. Kürtçenin yaşam dili olabilmesi için Kürtçe öğrenimimizi dışarı taşımalıyız. Çoğunlukla Türkçe konuşuyoruz. Artık Kürtçe konuşmalı ve sahip çıkmalıyız. Çünkü bir mücadele veriyoruz ve mücadelemiz de ne içindir dilimiz, kültürümüz ve sanatımız içindir. Dil, kültür ve sanat da örgütlü bir şekilde başarıya ulaşır. Her açıdan dil ve edebiyat, dil ve sanat ilişkisi birbiriyle bağlantılıdır. Biz dilimizi yaşamın her alanına taşımalı ve bu ahlakla yaşamalıyız.”

Kürtçeye statü

Kürt Pen Eş Başkanı Ömer Fidan: “Kürtçenin yaşam dili olabilmesi için Kürtçenin statü sahibi olması gerekir. Bu statü hukuki ve resmi olarak tanınırsa, Kürtçenin yolu açılırsa, eğitim dili olacaktır. Devletin Kürtler için oluşturacağı bir dil değil bu alanda yıllardır çalışan kurum ve kuruluşlarımız buna öncülük etmelidir. Kürtçe statü sahibi olursa geniş kapsamlı bir eğitim olacaktır. Doğal olarak yaşam dili Kürtçeleşir ve dil aşama kaydeder. Bir dil kırk elli milyon kişi tarafından konuşulduğunda yasaklar doğal olarak kalkar, dilin üzerindeki kriminalizasyon kalkar ve dil ilerler.”

Dil kültürle gelişir

Gulan Mizgin

Tiyatrocu Gulan Mizgin: “Dili yaşatmanın yolu kültürü yaşatmakla alakalıdır. Biz kültürümüze ne kadar sahip çıkarsak dilimizi de o kadar yaşatmış oluruz. 8 yıllık kayyım tahribatının olduğu dönemde yine kültürel olarak üretim içerisinde olduk. Kürt tiyatrosu çok ciddi bir ivme kazandı. Fakat, bu yeterli gelmiyor. Anadilde eğitimin şart olması gerekiyor. Bunu çok hissedebiliyoruz. Hem anadilde eğitimin hem günlük ticari ilişkilerimizin, hastane ziyaretlerimizi veya günlük alışverişlerimizi tamamen Kürtçe yapmalıyız. Bir sanatçı olarak, kültürü yaşatmakla alakalı olduğunu düşünüyorum. Kültür olmadan salt Kürtçe konuşarak ben Kürt olduğumu izah edemem. Kültürümle Kürtlüğü yaşarım. Anadil de bunu destekleyen çok önemli bir faktör.”

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Gönülleri birleyecek toplumsal sözleşme ve barış

Sonraki Haber

Keşmir’de savaş: Pakistan neden ‘dost ve kardeş’?

Sonraki Haber
Rojava mutabakatı: Yeni-Osmanlıcılığın krizi

Keşmir’de savaş: Pakistan neden ‘dost ve kardeş’?

SON HABERLER

Rusya’da Wagner isyanı: Putin, bu bir darbedir

İstanbul’daki Rusya-Ukrayna görüşmesinde Putin yer almayacak

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Belucistan bağımsızlığını ilan etti

Belucistan bağımsızlığını ilan etti

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Gözlerden kaçmasın… Sekiz yaşındaki çocuk…

Sırrı Süreyya’nın dediği gibi… ‘Çocukların gözlerine bakarak…’

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Rojava mutabakatı: Yeni-Osmanlıcılığın krizi

Keşmir’de savaş: Pakistan neden ‘dost ve kardeş’?

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Kürtçe nasıl yaşam dili olur?

Kürtçe nasıl yaşam dili olur?

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Bir bilgeye vefa kitabı

‘Dil varlığın evidir’

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Hakikatin ruhu, yolda birlik, tarihi sorumluluklarımız (2)

Gönülleri birleyecek toplumsal sözleşme ve barış

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır