Ekonomik krizin fuarları da olumsuz etkilediğini söyleyen yayıncı İsmail Aktaş, ‘Bize bu işi yapmakta ısrar ettiren durum Kürtçe yayınlara olan ilginin yükselmesi. Bu noktada biz yayıncılığı sürdürmeye gayret gösteriyoruz’ dedi
Şirin Bayık
Amed’de kentin dinamiğini kitapla buluşturan Diyarbakır 9’uncu Kitap Fuarı, okuyucularını bekliyor. 26 Ekim’e kadar devam edecek fuarda ise okuyucuyu 31’i Kürtçe 200 yayınevi, seminer, panel, söyleşilerden oluşan 68 etkinlik bekliyor. Tüyap Fuarcılık Grubu tarafından, Türkiye Yayıncılar Birliği iş birliğiyle ve Amed Ticaret ve Sanayi Odası’nın destekleriyle düzenlenen fuarın adresi ise Mezopotamya Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi. Fuar, bir yandan kentte heyecan yaratırken bir yandan da okuma adaletsizliğini tekrar gözler önüne seriyor.
‘Ekonomik kriz engeli’
Konuya ilişkin gazetemize konuşan yayıncı İsmail Aktaş, fuarın ekonomik sebeplerden dolayı beklentilerinin altında bir ilgiyle karşılandığını söyledi:
“Türkiye ve Kürdistan’da birçok fuara gittiğimizde gördüğümüz nokta bu. İnsanlar kitaba ciddi bir ilgi gösteriyor, dokunuyor, temas kuruyor, inceliyor ama alım gücü çok zayıf. Ekonomik zorluklar sebebiyle yayıncı yayınlayamıyor, yazar yazamıyor, okuyucu okuyamıyor. Gazete ve kitap satışlarının düştüğü bir süreçteyiz.”
Ekonomik koşulların lise ve üniversite öğrencilerindeki kitap erişimine dair etkilerine dikkat çeken Aktaş, “Özellikle lise düzeyindeki ve altındaki öğrenci grupların fuarlara gelmesi onlarda inanılmaz psikolojik bir travma yaratıyor” dedi. Devamında, “Çünkü çocukların alım gücü yok. Kitaplara ekonomik sebeplerden dolayı erişim sorunu yaşayan çocuklarda müthiş bir travma gözlemliyoruz. Üniversite öğrenci grupları da aynı zamanda daha nitelikli okur grubundan ve aynı şeyi onlar da yaşıyor. Burslarından, yeme-içmelerinden kısarak kitaba erişmeye çalışıyorlar. Burada okurun kitaba erişim noktasında sistem müthiş bir engel koyuyor. Okursa da sistemle entegrasyon içerisinde olan daha tekdüze, okuyucuya bir şey katmayacak niteliksiz kitap okutmaya teşvik ediyor. Bazı yayıncılar bu sebeple burada bulunmak için çok ciddi maliyetler ödüyor. Ancak kimi yayıncılara ise çok ciddi teşvikler verilerek olanaklar sağlanıyor. Özellikle Kürt yayıncı ve alternatif yayıncılara bu olanaklar sağlanmıyor” değerlendirmesini yaptı.
‘Fuarlar şehrin nefes alma damarlarıdır’
İsmail Aktaş, ekonomik krizlerde toplumun önce kitaplardan ve kültür-sanat ihtiyaçlarından kısmaya başladıklarını söyledi. Aynı zamanda tüm bu olumsuzluklara rağmen fuarların düzenlenmesinin de önemli olduğuna dikkat çekti: “Kitap fuarları yayıncı, yazarlarla okuyucuları doğrudan buluşturan bir noktada. O yüzden bu fuarların önemli olduğunu düşünüyoruz. Özellikle bunların şehir meydanlarında yapılması çok önemli. Bir talebimiz de kendi alternatif fuarlarımızın inşa edilmesidir. Kürtler kendi sokaklarında, meydanlarında bunu yapabilmeli. Bunu inşa edebildiği anda doğrudan okura ulaşabilecektir. Çünkü TÜYAP gibi fuarlar ciddi maliyetli fuarlar. Bu maliyet ile meydanlarda yapılsa, yerel yönetimler, sivil toplum örgütleri öncülük etse buraya katılamayanların da doğrudan katılımı gelir. Fuarlar şehrin nefes alma damarlarıdır. Ama geldiğimiz noktada kapitalizm maalesef kitap fuarlarını vurmaya başladı. Rant piyasası yayıncıları ‘para kaynağı’ olarak görmeye başladı.”
Kürtçe yayınlara ilgi artıyor
Öte yandan her sene daha fazla Kürtçe yayınevinin katıldığı fuarlara ilişkin de değerlendirme yapan Aktaş, bu durumun ise kendilerine umut verdiğini dile getirdi. Aktaş, “bize bu işi yapmakta ısrar ettiren durum Kürtçe yayınlara olan ilginin yükselmesi. Bu ulusal sahiplenme bizi mutlu ediyor. Statüsüz olan bir Kürt dilinden bahsediyoruz. Hala anadilinde eğitimin yasak olduğu, Kürtçenin tartışmalı olduğu ve yok sayıldığı bir dönemde yaşıyoruz. Buna rağmen Kürtlerin kendi anadiline sahip çıkması bizi mutlu ediyor. Bu noktada biz yayıncılığı sürdürmeye gayret gösteriyoruz” dedi.
‘Kürtler seçici kitap okuyor’
İsmail Aktaş, son olarak Hem Kürdistan hem Türkiye’de birçok fuara katıldığını da ekleyerek, “Okurlarda, müthiş bir umut görüyorum. Kürt okurlar, Türkiye standardının üzerinde okurlar. Kürtler kitap okumada nitelikli okur statüsünde. Kürtler seçici kitap okuyor. Son dönemlerde inanılmaz tarih kitapları okuyor. Yakın çağ, siyaset-politika, kuramsal kitaplar en çok tercih edilen kitaplar arasında. Hem Kürt gençleri hem de orta yaş üstü insanlarımız okuyor. Bir de ailelerde çocuklara Kürtçe kitap alma noktasında bir ilerleme var. Bu bilinçlenmeyi önemsiyoruz. Çünkü yasaklı bir dil ve kültürden bahsediyoruz. Ancak buna rağmen müthiş bir okuyucu kitlesi ile karşılaşıyoruz” şeklinde konuştu.