Koronavirüs kapsamında alınan tedbirler sonrası adeta kaderlerine terk edilen tır şoförleri durumdan şikayet ediyor. İstekleri ise eskisi gibi sıramatikin devreye girmesi
Koronavirüs (Kovid-19) tehdidi nedeniyle Şırnak’ın Silopi ilçesinden Irak Federal Kürdistan Bölgesi’ne açılan Habur Sınır Kapısı, 1 Mart’tan bu yana insan geçişine kapalı. TIR ve kamyon geçişlerinin ise kontrollü yapıldığı sınır kapısında İstanbul, Adana, Mersin ve Antep başta olmak üzere birçok kentten yola çıkan şoförlerin yönlerini Habur’a çevirmesi sonucu günlerdir binlerce TIR’dan oluşan kuyruk oluştu.
Habur’dan başlayan kuyruğun uzunluğu yaklaşık 75 kilometreyi bulmuş durumda.
Bu yüzden araç kuyruğu girmek de kontrollü bir hale getirilip, İpekyolu üzerinde Nusaybin ve Kızıltepe ilçelerinin sınırları içinde kontrol ve duraklama noktaları oluşturuldu. Ancak bunlar yeterli olmayınca Urfa’nın Viranşehir ilçesinde de benzer bir uygulama başlatıldı.
İnsani ihtiyaçlar karşılanmıyor
Oluşturulan kontrol ve duraklama noktalarında binlerce TIR sıraya girerken, şoförlerin ne zamana kadar bekleyecekleri konusunda ise tam bir belirsizlik hali hakim. Yol kenarındaki bekleme alanlarında araçlarının içerisinde uyumak veya beslenme ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalan şoförler, tuvalet ihtiyaçlarını karşılayacak bir imkandan da yoksun. Binlerce kişinin bir arada bulunduğu araç kuyruğunda uygun dezenfekte şartların bulunmamasından kaynaklı şoförler salgın tehdidi altında.
Kızıltepe’deki kontrol noktasında bekleyen sürücülerden Dılşat Güzel, herhangi bir altyapı hazırlanmadan kontrol noktalarında bekletildiklerini dile getirdi. Kimsenin kendilerine bilgi dahi vermediğini söyleyen Güzel, “Neden burada bekletildiğimizi de anlamıyoruz. En azından bir kısmını bırakmalarını söylüyoruz. Bu kadar şoför ihtiyacını burada karşılayamıyor. Ne bir fırın ne de bir ekmek var burada” dedi.
Günde 500 aracın dahi bırakılması durumunda yoğunluk yaşanmayacağını belirten Güzel, “Ama sınıra yakın olan şoförler bile 5-6 gündür orada bekliyorlar. Biz buradan oraya gidene kadar bu haliyle 2 ayı bulur” diye konuştu.
Önlem alınmadı
Güzel, kendi önlemlerinin dışında salgına karşı herhangi bir önlem alınmamasına şu sözlerle tepki gösterdi: “Biz yoksullara kolonya ile dua düştü, cepleri dolu olanların zaten paraları var. Biz bu yol üstündeyiz, bir önlem yok. Koronavirüs geldiğinden beri Kürdistan’da bir önlem alınmadı. Kimse önlem alındı demesin.”
Sürücülerden Zeki Aslan da, yaşadıkları sorunun tek çözümün fabrikaların yüklemeleri durdurması ve gümrüklerin hızlandırılması olduğunu ifade etti.
Günlerdir yolda olduklarını ve bekletildikleri noktada salgına karşı hiçbir koruyucu önlem alınmadığını dile getiren Aslan, bu soruna çare bulunmasını istedi. Tır sürücülerinden Rezan Öğet ise, bekletildikleri noktada sadece ateşlerinin ölçüldüğünü ancak hastalığın tek belirtisinin ateş olmadığı hatırlatmasında bulundu.
Sıramatik getirilsin
Salgına karşı kendi başlarına aldıkları önlemler dışında hiçbir önlem alınmadığını söyleyen sürücülerden Hacı Baran da, sorunun şoförlerin sıralamaya konulması ile çözülebileceğini vurguladı. Baran, şoförlerin kendilerine verilecek sıra numaraları ile bölgede beklemek zorunda kalmayacaklarını ve sıraları geldiğinde yola çıkmalarının sağlanacağını kaydetti.
Hükümetin almış olduğu önlemlerin önemli ancak yetersiz bulan sürücülerden Can Sezai ise, en çok yol üzerindeki tesislerin yetersizliğinden şikayetçi. Tır kuyruğu sorununun ancak “sıramatik” adını verdikleri uygulama ile ortadan kalkabileceğini söyleyen Sezai, kendileri yollarda bu halde iken yetkililerin ‘Herkes eve kapansın’ şeklindeki sözlerine şöyle yanıt verdi: “Kapansın kapanmasına da herkesin ihtiyaçları vardır. İnsanlar hayatlarını hiçe sayarak yollara çıkıyorsa bu bir ihtiyaçtır. Sıramatik olsa bu kuyruk da düzelir. Herkes evinde de barınır. Çoluk çocuğunun içinde de olur. Bir nebze de olsa bu virüsün bulaşmaması açısından katkıda da bulunur. Kendini sağlıklı bir şekilde muhafaza etmiş olur. Sıramatik olsa herkes aracını garajlara koyar, evlerine gider. Hem haksızlık olmaz hem bu yığılmalar olmaz hem de insan sağlığına zarar verecek şeyler de olmaz.”