• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
10 Kasım 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Lou Salomé (1) – Azad Barış

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
4 Nisan 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Düşünce dünyasının yakın tarihinde büyük bir çığır açan, Nietzsche’nin aşk rüzgarına yelken açmayan, Rilke’nin çiçekli şiirlerine ilham olan ve Frued’un salon sohbetlerine yön veren Lou Salomé’dan bahsedeceğiz bu yazıda. Coğrafyamın onurlu kadınlarına atfen bahsetmek istiyorum Lou’dan.

Rojava’daki kadın mücadelesinin çağrıştırdığı bu lir edalı kadın, yaşadığı çağın eril tinine karşı tutarlı duruşu ve üretkenliği onu o çağın en radikal düşünürü olarak tarihe not etti. Ne Nietzsche’nin evlenme teklif ne de Freud’un bilgece boyun eğişi, salt onun kadınsı cemaliyle ilgili bir durum değildi, buna mukabil çağın ruhunu yeniden doğuracak bir kadın olduğunu bildikleri içindi. Freud’un en yakın arkadaş ve aile çevresine kadar kendisine koca bir meydan açan Lou, Berggasse’de küçük salonda bıraktığı etkiyle Freud’la olan dostluk ilişkisini bir kenara bırakarak psikanalizinde öncü kadınlarından biri oldu. Bu bağ o kadar güçlüydü ki, onu 49 yaşında tekrar Freud’un Viyana’sına geri getirdi. Ve yıllarca medeniyetin kültürel huzursuzluğunu aynı kentte birlikte hissettiler. İnsanlık ruhunu kabuğun altına indirmeyi başaran ve oradan ruhun bütün halleri üzerinde durmadan deneyler yapan o muzır mucidin yanı başında oldu yıllarca. Bu duruşun ruh bilincinin üzerinden bıraktığı etki o kadar büyüktü ki “O hepimiz üzerindeki üstünlüğünün istemsiz bir kanıtıdır” diyecek kadar etkilenmişti.

Bütün kaçışları nafileydi, yeri ruh dünyasının dehası, yeniçağın psikanalizinin mucidi ve dostu Freud’un yanıydı. O bağın esrarengiz rüzgarı Lou’yı tekrar Viyana’ya attı ama artık elinde Nietzsche ve Paul Rée’yin üzerinde sallanan kamçısı yoktu. Ama Viyana’daki evinin duvarında asılı duran o malum resimde hep ona eşlik etti. Resimde Friedrich ve Paul bir arabanın önüne atlar gibi diz çökmüşken Lou’nın elindeki kamçı üzerlerinde duruyordu. Bu salt bir anın kalıcılaşması değil, zaman ve mekanın bulunuşunu aşan kayıp bir bakışın simgesiydi belki de.

Resim Nietzsche’nin fikriydi ve Nietzsche’ye ait olan herhangi sıradan bir fikrin bile aşkın bir anlamı vardı. Ama Lou için bu anlam anın tat duyumundan başka bir şey değildi ve her şey o resim çekilmeden önceki anda kalmıştı. Anın tadı bulunmadan önceyse, Nietzsche’nin “kardeş beyin” dediği at terbiyecisi kadın, ikinci kez evlilik teklifini de alenen reddetmişti. Bu reddediliş Nietzsche’yi öldüren bir acıya dönüşmüştü. Aynı acıyı aylar öne Rée de aynı kamçının unutulmaz darbesiyle almıştı. Reddedilmenin ağırlığı altında yerle yeksan olan o kudretli iki adam çağın bütün eril dünyasının mecazi temsili olarak diz çökmüşlerdi bir kadının karşısında. Kendi gücünün farkında olan kadın, tarihe Lou olarak geçecekti.

Bu anlam karmaşası Lou’yu kısmi bir tedirginliğe sürüklemişti ve o bundan daha sonra hayatını gözden geçirmesine yol açan bir an olarak bahsedecekti. Oysa Nietzsche, o fotoğrafı üç arkadaşın arasındaki ilişkinin tan kızıllığı olarak görüyordu ve Lou’nın elindeki kamçı o zamanlar ona güç veren bir acıydı. Belki de o anın hatırına “ beni öldürmeyen acı, bana güç verir” demişti. Lou o kamçıyı hayatı boyunca ellinden bırakmadı ve dönemin önde gelen bütün erkeklerinin üzerinde salladı. Yaşamı ve mücadelesi boyunca,  dönemin tarihsel sürecini domine eden birçok erkeğe, hayatın narin bir kelebeğin kanat ömrü kadar zarif olduğunu öğretti. Ama bazıları Tanrılar adına ellerine aldıkları süslü bıçakları bırakmaya hiçte niyetli değildi.

Onun için Lou, birçoğunun şişmiş egolarına ve kibire yenik düşmüş yüzlerine tarihin en sihirli aynasını tutarak, kadının elindeki aynayı yeni bir evreye taşıdı. Eğer bugün dünyanın birçok yerinde kadınlar yüce bilgelerin ışığıyla yol alabiliyorlarsa, Lou’nın yıldızlara bakan gözlerindeki pekliğin kıymeti bir hayli büyüktür.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Bu yılki ‘Dünya Barış Günü’ diğer yıllardakinden neden daha önemli?

Vazgeçilmez olan Erdoğan mı yoksa emperyalist çıkarlar mı?

Yazar: Heval Elçi
10 Kasım 2025

6 Kasım’da ABD’nin önde gelen gazetelerinin birinde Gönül Tol tarafından kaleme alınan bir makale (1) Türkiye’de çok tartışılıyor. Makalede Tol,...

Mekânın demokratik örgütlenmesi: Kimlik, mekân, varlık

Mekânın demokratik örgütlenmesi: Kimlik, mekân, varlık

Yazar: Bedri Adanır
10 Kasım 2025

Barındığımız, var olduğumuz, kimliğimizi şekillendiren mekânın demokratik temelde örgütlenmesi, ancak örgütlü politik öznelerin Demokratik Toplum mücadelesini sahiplenmesiyle mümkündür. Demokratik mekân...

DADSAZ: Varlığın hukuk dili

DADSAZ: Varlığın hukuk dili

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
9 Kasım 2025

İçinden geçtiğimiz veya geçmeye çalıştığımız çözüm ve barış dönemi, bütüncül açıdan bakıldığında birçok şeyi dayatan, nasıl ve ne yapmalı sorularına...

2026 tarım bütçesi: Çiftçiyi değil faizi besleyen bütçe

2026 tarım bütçesi: Çiftçiyi değil faizi besleyen bütçe

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
9 Kasım 2025

Tarım sigortası, “Ba’de harabi’l-basra”dır. Yani Basra harap olduktan sonra soruna el atma işidir. Esas olarak bunun öncesinde olası afetleri önlemek...

İmralı’da bir selfie rüyası

CHP’ye 2. Uyarı: Sakın çözüm sürecinde geri adım atmayın

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
9 Kasım 2025

Geçtiğimiz günlerde CHP’yi uyaran bir yazı yazdım. Şimdi ikinci uyarım tamamen farklı bir cepheden, elbette gizli bir enformasyona dayalı değil,...

Heykeli dikilecek adam! Öyle mi?

Heykeli dikilecek adam! Öyle mi?

Yazar: Heval Elçi
9 Kasım 2025

Bazı suçlar, aradan yüz değil, bin yıl geçse de kabul edilebilir hale getirilemez. Siyah köle kadınları kesip biçerek 'Jinekolojinin Babası'...

Sonraki Haber

Gıda krizi her geçen gün büyüyor

SON HABERLER

ABD, Şam’da askeri üs kurmaya hazırlanıyor

Şara-Trump görüşmesi bugün: Gündemde neler var?

Yazar: Bedri Adanır
10 Kasım 2025

Sêrt’te 25 Kasım startı verildi

Sêrt’te 25 Kasım startı verildi

Yazar: Heval Elçi
10 Kasım 2025

‘Zayi’ kısa filminin özel gösterimine yoğun ilgi

‘Zayi’ kısa filminin özel gösterimine yoğun ilgi

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
10 Kasım 2025

Atış Yapı’ya TMSF kayyım olarak atandı

Atış Yapı’ya TMSF kayyım olarak atandı

Yazar: Heval Elçi
10 Kasım 2025

Berfîn Aktay’dan yeni single: Moza Zêrîn

Berfîn Aktay’dan yeni single: Moza Zêrîn

Yazar: Bedri Adanır
10 Kasım 2025

Göçmenleri taşıyan tekne battı: En az 13 ölü

Göçmenleri taşıyan tekne battı: En az 13 ölü

Yazar: Bedri Adanır
10 Kasım 2025

İBB soruşturmasında bazı dosyalar ayrıldı

İBB soruşturmasında bazı dosyalar ayrıldı

Yazar: Heval Elçi
10 Kasım 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır