Sakarya’da ‘Kürt’ oldukları için oğlu ile birlikte silahlı saldırıya uğrayan Kadir Sakçı’nın (43) nefret cinayetine kurban gitmesi, geçtiğimiz yıl fındık toplamak üzere gittikleri Samsun’da ablası yine Kürt olduğu için öldürülen Turgut Akın’ın acısını tazeledi. Akın, “Madem kardeşiz, neden hep Kürt ölüyor?” diye sordu.
Sakarya’nın Hendek ilçesinde 16 Aralık günü önlerini kestikleri baba Kadir Sakçı (43) ve oğlu Murat Sakçı’ya (16) “Kürt müsünüz?” diye sorup, “Evet, Kürdüz” yanıtını alan grup içerisinde yer alan Hikmet Usta isimli saldırganın silahıyla açtığı ateş sonucu baba hayatını kaybederken, yaralı kurtulan oğlu bir haftayı aşkın süredir hastanede tedavi altında. İşlenen bu nefret cinayeti sonrası kaçan saldırgan Bursa’da yakalanıp, tutuklandı.
Sakarya Valiliği tarafından yapılan açıklamada ise, olayın “küfürlü konuşma” üzerine çıktığı, katil zanlısının da “sarhoş” olduğu ileri sürülerek, olaya adli bir vaka süsü verilmek istendi.
İşlenen nefret cinayeti ve sonrasında yapılan bu açıklama, geçtiğimiz yıl Samsun’da yine Kürt olduğu için öldürülen Perihan Akın’ın ailesinin acısını daha da katladı.
Urfa’nın Viranşehir ilçesinde yaşayan Akın ailesi, birçok aile gibi geçen yıl fındık toplamak için Samsun’da gitmişti. Bafracalı Mahallesi’nde kurdukları çadırda kalan ailelere, 7 Eylül 2017’de kaldıkları yerin hemen karşı tarafında bulunan Şuaiypli Mahallesi tarafından tüfeklerle ateş açıldı. Açılan ateş sonucu Perihan Akın yaşamını yitirirken, Nurcan Patak ise yaralandı.
‘Saldırganlar ‘sarhoştuk’ dedi’
Olayla ilgili başlatılan soruşturma sonucunda gözaltına alınan 15 kişiden biri tutuklandı. Verdikleri ifadelerinde “Sarhoştum nereye sıktığımı hatırlamıyorum” diyen saldırganlardan
14’ü yapılan yargılamadan ceza almadan kurtulurken, sadece tutuklu sanığa 21 yıl hapis cezası verildi. Üzerinden bir yılı aşkın zaman geçmesine rağmen aile olarak yaşadıkları acının azalmadığını dile getiren Perihan Akın’ın kardeşi Turgut Akın, batıda Kürt ailelerine dönük bu tür saldırıların basit birer adli vaka olarak değerlendirilip, faillerin aklanmasına isyan etti.
Olaydan sonra bir daha Samsun’a gitmediklerini söyleyen Akın, yargılama sürecinde ablasının öldürülmesinin bir nefret cinayeti olduğu yönündeki ısrarlarına rağmen, mahkeme heyetinin cinayeti adli bir vaka olarak ele almakta ısrar ettiğinden yakındı.
Kürtlere dönük kullanılan nefret dili ve düşmanca yaklaşıma karşı devletin hiçbir önlem almadığını kaydeden Akın, Sakarya’da yaşanan son cinayetin de bu bakış açısının göstergesi olduğunu vurguladı. Akın, bu tür ırkçı yaklaşımların önüne geçilmediği sürece benzer olaylarım ve ölümlerin yaşanmaya devan edeceği uyarısında bulundu.
‘Böyle bir kardeşlik olamaz’
Ablasının cinayetinde katilin sarhoşluk gerekçesine sığındığını, devletin de yine buna dayanarak olayı örtbas ettiğini belirten Akın, bu duruma “Bu olaylarda katiller hep aynı yöntemi kullanıyor. Ondan sonra da olayın üstü bir şekilde örtülüp unutturuluyor. Bugün Türkiye’de her fırsatta Kürt ve Türk’ün kardeş olduğu söyleniyor. Madem kardeşiz neden hep Kürt ölüyor. Bize bu ülkede Türk olduğu için öldürülen bir kişiyi gösterebiliyorlar mı? Gösteremiyorlar. Neden? Çünkü yok. Biz böyle bir kardeşlik istemiyoruz. Kürt olduğunu söyleyemeyeceksin, haklarını istemeyeceksin, öldüğünde ses çıkarmayacaksın öyle kardeş olacağız. Böyle kardeşlik batsın” sözleriyle tepki gösterdi.
Kaynak: MA / Erdoğan Alayumat