Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG), Derazor’da “Cizre Fırtınası” operasyonuyla fiziki varlığına son verdiği IŞİD’in esirlerini yargılama hazırlıkları sürüyor. Bu kapsamda uluslararası bir mahkemenin kurulması planlanırken,Kuzey ve Doğu Suriye’de bu işleri yürütecek hukuki bir komitenin kurulduğu belirtiliyor. Uluslararası güçlerle bu konuda görüşmeler devam ederken, DSG güçlerinin elinde bulunan IŞİD’liler, kurulması planlanan uluslararası mahkemelerde yargılanmak istiyor.
DSG güçlerinin elindeki binlerce IŞİD’li, Kuzey ve Doğu Suriye’nin çeşitli cezaevlerinde tutuluyor. Tutuklu IŞİD’lilerin yargılanabilmesi için kurulacak mahkeme için geçtiğimiz günlerde İsveç girişimde bulundu ve ilk toplantı 3 Haziran’da gerçekleştirilecek.İsveç’in girişimine Hollanda, Fransa,İngiltere ve Belçika gibi ülkelerin sıcak baktığı ifade ediliyor. Mezopotamya Ajansı’ndan Nazım Daştan’a konuşan Iraklı IŞİD mensubu Ömer Bedir Ferhan, Irak’a teslim edilmektense kurulacak bir uluslararası mahkemede yargılanmak istediğini söyledi.
Ordudan katılmış
Irak’ın Anbar vilayetinden olan Ferhan, 2015 yılında Irak ordusundayken IŞİD’e katılmış. Anbar, Felluce, El Qaim ve Ramadi gibi yerlerde kalmış. El Qaim bölgesinde bulunan petrol işlerinde yer aldığını kaydeden Ferhan, IŞİD içinde ise Ebu Mushab ismini kullandığını belirtti. El Qaim’den sonra Beyda kentine geçtiğini ifade eden Ferhan, kademe kademe IŞİD’in gerilemesinden sonra Suriye’de Derazor’a geldiklerini aktardı.
‘Burada yargılayın’
Derazor’un Hecin beldesine bağlı Baxoz köyünde yakalandığını anlatan Ferhan, “Biz Irak’a gitmektense bu mahkemelerde yargılanmak istiyoruz. Mahkemenin beni Suriye’de yargılamasını istiyorum. Irak’a dönmek istemiyorum. Irak’a gidince bizi yargılamaktan çok hepimizi öldürürler. Onun için oraya gitmekten çok, burada DSG’nin elinde kalmak istiyorum. Ben Irak ordusundayken IŞİD’e katıldım” dedi.
Bomba yapımında çalışmış
Irak’ın Hit kentinden olan Nasır Mıslıh da, 2015 yılında IŞİD’e katılmış ve Ebu Ehmed Saidi ismini almış.IŞİD içerisindeyken cezalandırılan Mıslıh, kendisine atılan iftiralardan dolayı herkesin içinde sağ elinin kesildiğini iddia etti. Mıslıh, IŞİD’in bunu herkesin içinde gerçekleştirdiğini aktardı. IŞİD’e geldikten sonra silah üretim yerlerinde çalıştığını anlatan Mıslıh, “Özellikle bombaların yapımında yer alıyordum. Kimyasal maddelerden patlayıcı üretiyorduk. Uzun bir süre bu alanda çalışma yürüttüm. Bazı yerlerde savaştım da” ifadelerini kullandı. Irak’a iade edilmeyi istemediğini ifade eden Mıslıh, devamında şunları söyledi: “Irak’ta yargılanmak istemiyorum. Yargılanacaksam burada yargılanmak istiyorum.Kuzey ve Doğu Suriye’de uluslararası bir mahkemenin kurulacağı belirtiliyor. Ben de burada yargılanmak istiyorum. Irak’ın adaletine inanmıyorum.”
Hol Kampı’na 3 hastane
IŞİD’e karşı operasyonlarda yakalanan 73 bin kişinin kaldığı Haseke Kantonu’ndaki HolKampı’nda 3 hastane açılacak.Kamp yönetimi, kimi dernek ve uluslararası kuruluşların ortaklığıyla kampta kalanların tıbbi ihtiyaçlarının karşılanması için çalışma yürütüyor.Kamp yönetimi, Heyva Sor aKurd ve Mar Yaqûb’un kuruluşlarının da desteğiyle 3 hastane açacak. Hastanelerin yapımı tamamlanmak üzere. Cizre bölgesindeki kampların sorumlularından Macide Emin, kampta kalanların sağlık ihtiyaçlarını karşılamak ve Haseke Kantonu’ndaki hastanelerin yükünü hafifletmek için kamp içerisinde hastane kurulduklarını söyledi. Emin, “Her bir hastanede 30 yatak olacak, bütün sağlık bölümleri bulunacak ve acil servisleri de olacak” bilgisi verdi.
HASEKE/MA